Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Yeni Ekonomi Programı’nı (YEP) açıkladı. Bu seneki Yeni Ekonomi Programı’nın ana temalarını “Yeni Dengelenme”, “Yeni Normal” ve “Yeni Ekonomi” olarak belirlediklerini söyleyen Bakan Albayrak her birini ayrı bir meydan okuma olarak gördüklerini vurguladı. Programda bu yıl için büyü yüzde 0,3, 2021 için yüzde 5,8, 2022 ve 2023 yılları için de yüzde 5 olarak belirlendi. Bu yıl yüzde 10,5 düzeyinde gerçekleşeceği tahmin edilen enflasyonun ise gelecek 3 yılda kademeli düşürülmesi hedeflendi.
İSTİHDAM VE ÖTELEME
Yaşanan salgın sürecinin tüm dünya ekonomisini olumsuz etkilediğini ve açıklanan programın eksik olduğunu söyleyen Ekonomist
Coşkun Küçüközmen, “Burada dikkat edilmesi gereken, bugüne kadar yapılan pek çok işlem kör topal ilerlerken bu korona virüs salgını ülkeleri domino taşı gibi yerle bir etti. Önce ulaşım ve sınırların kapanması ile turizm yara aldı. Futbol, karnavallar iptal edildi. Milyarlarca yatırım bunlar. Oteller doluluk açısından sıfıra yakın. Bir otel pek çok yan sektörü besliyor. Bu kritik durumda en önemli faktör istihdam. İnsanların işsiz kalmaması, kısa çalışma ödeneği süresinin uzatılması söz konusu. Vergiler ötelendi fakat sürecin ne zaman biteceği bilinmiyor. Ben para kazanamadan para istersen, ‘Yeniden ötele’ demek zorunda kalırım. Bu ekonomi açısından en büyük sorun.” diye konuştu.
Hedeflerin senaryolar dahilinde konuşulduğunu belirten Küçüközmen, “Daha az insanla daha çok üretilebilir. THY çalışan sayısı 150 bin, cirosu 10 milyar dolar. Whatsapp’ta çalışan sayısı 58, cirosu 30 milyar dolar. Dolayısıyla, yüzde yüz büyüyeceğiz denmiyor. Olası senaryolarla beklenen rakamlar olarak açıklandı. Aşı bulunması gibi faktörler dikkate alınarak açıklamalarda bulunuldu. Türkiye ekonomi ve finansla desteklendiği koşulda şanslı bir ülke. Fakat dış borçlar, dış borçların dolara endeksli olması, zamanında yapılması gereken faiz artırımları vardı. Biz yapmadık. Dolar, altın fırlamış, kim TL’de para tutmak ister. Ev arsa alamıyoruz, ofisleri boşaltıyoruz. Artık insanlar evden çalışmak istiyor. Bu koşullarda ilerleyiş elbette zor ve belirsiz” dedi.
STRATEJİK REFORM
Yeni Ekonomi Programı’nın çıkmazları olduğu kadar ekonomik gerçeklerle ülke adına bir yüzleşme olduğunu söyleyen Küçüközmen, “Yapısal reformların yapılması hep ertelediğimiz şeyler. Hükümet onlara ‘Stratejik Reformlar’ ismini verdi. Yani Hükümet artık bu dediği başlığın altında ‘gerçeklerle yüzleşmesinin’ ilk adımı diyorum. İthalat- ihracat dengesizliğimiz devam ediyor, dijitalleşmeden bahsediyoruz fakat istikrar ve süreklilik yok. İstihdam ve öteleme mevcut. Devamlılık olmadığı sürece ekonomide kalkınma ve başarı mümkün değil. Gerçeklerle yüzleşip odaklanacağımız yapısal reformlar artık söz konusu olmalı” ifadelerini kullandı.
Rana Beyza Öztürk / Özel Haber
