Ege Telgraf Web TV’nin konuğu İzmir Servisçiler Odası Başkanı Hasan Basri Bostancı’ydı. Gazeteci Hakan Serbest’in sunduğu ‘Gündem Özel’ programında, esnaftan istenen yeterlilik belgesinden korsan araçlara kadar servisçilerin sorunları masaya yatırıldı. SRC belgesinin dışında başka belgeler de istendiğini dile getiren Başkan Bostancı, “Belediyelere alınan bir belge SRC belgesi, psikoteknik belgesi, yaş sınırı var. Artı bir belge daha isteniyor. Sabıka kayıtlarını saymıyorum. Sürücü belgelerini söylüyorum. SRC belgesinde, mesleki yeterlilik yazıyor. Neden bir belge daha isteniyor” diye konuştu. <h2>‘AKÇELİ İŞLERE GİRMEYİZ’</h2> AB kriterlerine göre hazırlanan sürücü belgesine servisçi esnafının zaten sahip olduğunu dile getiren Bostancı, “Bir arkadaşımıza SRC belgesi verdik ve Almanya’da iş buldu. Başka bir bakanlıkta bir genel müdürün böyle bir belge istemesi ortada. 30 senelik şoföre eğitim verilecekmiş, arabanın altına bakıp akan bir yağ sızıntısı var mı onu kontrol edecekmiş. Yani zaten şoför esnafı zamanla yarışıyor. Arabasını park ettikten sonra arıza yaptı diyelim; servisine, tamirhaneye götürür esnafımız aracını. Taşımacılıkta bu böyle değil ki. Dolayısıyla mesleki yeterlilik belgesinin anlamsız olduğunu anlatıyorum. 800 lira kurs, 200 lira kart parası isteniyor. İzmir’de en az 10 bin, Türkiye’de 1 buçuk milyon kişi... Devletin bazı kademelerinin bundan haberi yok. İçişleri Bakanlığı’na, CIMER’e yazılar yazdım. Genel müdürlüklere, il müdürlüklerine de yazdım. AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ ile de görüştüm. Toplantı yaptık. Okul servis araçlarının yönetmeliğinin değişmesi gerekiyor. Ulaştırma Bakanlığı’ndan gelen cevap ortada. Tek bir bakanlığa bağlanmak isterdim. halk eğitim kurslarını birleştirelim. 3 belgeyle bu iş biter. Tek kartla internete girdiğinde aracına baktırmış mı, hepsine bakabilir esnaf. Devlet böyle bir hibe veriyor. Parayı önce yatıracaksınız. Sınavdan başarılı olursa iade edeceğiz parayı deniyor. MEB yetkisi almış kurslar var. Alan kurumların kimi 800, kimi bin lira diyor. 3 hak veriyor. Parayı madem iade edeceksin, bir evrak mektubu ver. Bunlar yaşanmasın. Akçeli işlere girmeyiz. Bu konuda ne yapmamız gerekiyorsa mücadele edeceğiz. Yönetmelik gereği süreç geçecek. Son tarih bu ay sonuna kadardı, yıl sonuna kadar uzattık. 20 ay çalışmamışız. Bu belgeye sahip kimse yok. 10 bin kişinin alması mümkün değil. Türkiye genelinde istenilen bir belge. Bu sürecin uzatılacağını düşünüyorum. İzmir Valisi’nin de çok hassas olduğunu görebiliyoruz” dedi. <h2>‘EMEK HIRSIZLARI’</h2> Trafikte korsan araçların son dönemde azaldığını açıklayan İzmir Servisçiler Odası Başkanı Hasan Basri Bostancı, “İl Emniyet Müdürümüz yeni geldi, Şamil Bey İl Emniyet Müdür Yardımcısı oldu. Trafiğin akışları bile değişti. Bizim emek hırsızları dediğimiz korsanlar, esnafın ekmeğini çalan emek hırsızları, 6 günde 60’tan fazla araç men edildi. Türkiye’nin geleceğini taşıyoruz. Sürekli kontrolü yapılan sektör servis taşımacılığı. Servis dendiği zaman biz denetleniyoruz. Bunları defalarca anlattık. S plakalı araç denetlendiği gibi S plakasız araçlara müdahale ediliyor. Farkı biz hemen fark ettik. Biz denetimden memnunuz. Ama emek hırsızlarıyla mücadele devam etmeli” ifadelerini kullandi. <h2>YA KADEMELi SAAT?</h2> Çoğu İzmirli’nin hayatını kabusa çeviren trafik sorununa da değinen Başkan Bostancı,“Şu an en büyük sorunumuz. Birçok veli özel araçla çocuklarını okula götürüyor. Belli sınıflarda eğitime ara veriliyor. Velilere açıkça diyebiliriz ki, “Bir defa araçlarımızda her türlü tedbirimiz var. Aşısız personelimiz yok. Sağlık için titizlikle hassasiyet gösteriyorlar. Veliler trafiğin sıkışmasına neden oluyor. Okul önüde uygunsuz parklar oluşuyor. Çocuklar servise güvenip binemiyor. Aşırı bir kalabalık var. Pandemiyi fırsata çevirelim. Kademeli saat uygulamasını harekete geçirelim. 07.00’dan 09.30’a kadar hem araç sayısı düşer, hem araçların ikinci, üçüncü işi yapma fırsatı olacak. Yarım saatlik yeri iki saatte gidiyoruz. A noktasından, B noktasına İzmir trafiği rahatlayacak. Pis gaz salınımı tehlikeli. Çevre temizliği, ekonomi her şeyin can damarı. Akaryakıt tasarrufu olacak, milli gelire katkısı olacak, Türkiye’ye güzel örnek olacak. En güzelini yapmaya çalışacağız. Tüm paydaşlarla birlikte bu geçiş sorunu çözecek” değerlendirmesinde bulundu. <strong>Rana Beyza Öztürk / Özel Haber</strong>