Türk sinema izleyicisinde merak uyandıran, sanatsal bir bilimkurgu filmi, Türk yapımı Tin:Parabiosis’in galası önceki akşam Torun Center’da gerçekleşti. Filmin senaristi ve yönetmeni Mahmut Temur’un alışılmışın dışında, sinemaya farklı bir boyut kazandırmayı amaçladığı film, seyirciden tam not aldı. Yapımcılığını Mustafa Bozali ve Özgür Karagöz’ün üstlendiği, yönetmen koltuğuna Mahmut Temur’un oturduğu filmde rol alan Onur Yenidünya, Melda Ayık, Hamza Akbulut, Sanaz Zahraei ve Ceren Şule performanslarıyla beğeni topladı. Kullanılan teknik, görsel efektler ve hikayesiyle dikkat çeken Tin:Parabiosis, yurt içi ve yurt dışındaki festivallerde boy gösterdikten sonra beyazperdede sinemaseverlerle buluşacak.

DENENMEMİŞ BİR İŞİ DENEDİK

Gösterim öncesi kameraların karşısına geçen film ekibi ve oyuncular, muhabirlerin sorularını yanıtladı. Filmin senarist ve yönetmeni Mahmut Temur, denenmemiş bir şeyi denediklerini ifade ederek şöyle konuştu: “Arkadaşlarımızla birlikte inandığımız bir projenin içine girdik. Aslında yapılmamış bir şeyi denedik. Biraz da riskliydi. Çünkü sanatsal bir bilimkurgu deneyelim dedik. Hikâyenin dili, kullanılan teknik itibariyle farklı bir şeyi denedik ve karşılık bulamama ihtimalini de göze aldık. Her şeye rağmen biz inandık ve yaptık. Hikayemiz 4 farklı mekânda ve 4 farklı zamanda geçiyor. Finalinde ise bütün yaşanılan her şeyin tek zamanda yaşanıldığını görüyoruz. Kuantum fiziğiyle de ilintili bir durum. Hikâye zamansızlıkta geçen bütün hikayeleri anlatıyor. Biraz anlaşılmazı zor bir hikâye. Kafada soru işaretleri olacak ama finalde herkes ‘Aaa bu böyleymiş’ diyecek.”

Filmin oyuncularından Hamza Akbulut, “Benim ilk oyunculuk deneyimim. Umarım siz de izleyince beğenirsiniz. Çok güzel bir ekiple çalıştım. Desteklerini esirgemediler. Bütün ekip arkadaşlarımı teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Melekler geri dönüyor! Melekler geri dönüyor!

Oyuncu Melda Ayık, “Birbirimizi çok sevdik. Çok güzel bir sinerji oluştu aramızda. Bu da kameraya, filme yansıdı diye düşünüyorum. Çok samimi bir film çıktı ortaya. Elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalıştık. Sonuçtan memnunuz. Mahmut hocama ve ekip arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

Onur Yenidünya ise festivallerde başarı beklediklerini ifade ederek “Bilim kurgusal, sanatsal, duygusal bir film oldu. İzledikten sonra tekrar izlemek isteyeceğiniz bir iş oldu. Türkiye’deki yapımların arasında alışılmışın dışında bir iş. Çekimler çok keyifliydi. Festival yolculuğuna başlıyoruz. Umarım gittiği yerlerde hak ettiği ödülleri alacaktır. Bizi de ülkemizi de gururlandırır” sözlerine yer verdi.

AŞKSIZ HAYAT OLMAZ

Filmin gala gecesine usta oyuncu Halil Ergün ve Hilmi Özçelik katıldı. Halil Ergün, muhabirlerin “Sizin bilimkurgu filmlerine bakış acınız nedir? Teklif gelse nasıl bir rolde oynamak istersiniz?” sorusuna aşk üzerinden yanıt verdi. “Aşksız hayat olmaz” diyen Halil Ergün, “Sanatın bütün boyutlarına saygım var. İhtiyacım ve iştahım da var. Bizler oyuncuyuz. Kendimizi bulabileceğimiz roller olursa oynarız. Heyecanlı ve meraklı bir karakteri oynamak isterdim. Düşünsenize uzaydasınız ve gidiyorsunuz. Aşağıdan yıllarca yukarı bakmışsınız ve resmin içindesiniz. Yalnız orada bile aşk olsun. Başka türlü hayat mı zenginleşir” diye konuştu.

TRAKTÖR KULLANIRIM, ÇAPA YAPARIM

Halil Ergün, doğup büyüdüğü topraklar olan İznik’e dönmek gibi bir hayalinin olduğunu ifade etti: “Toprak sahibi bir ailenin çocuğuyum. Toprakla büyüdüm. Hala çiftliğime dönmek istiyorum. Traktör kullanırım, çapa yaparım, sebze ekerim, çiçekçiyim. Annemin bahçesi büyüktü ve müthiş çiçekler vardı. Zeytinleri kooperatife satarız, hale göndeririz. Ticaret yapmayı pek anlamam”

OYUNCULUK YAPMAK İÇİN PARA YATIRMAM

Son yıllarda oyunculuğun yanı sıra yapımcılık yapan ünlü isimlerin olduğu hatırlatılan Halil Ergün, o isimleri eleştirdi. Oyunculuk yapmak için para yatırmayacağını söyleyen Halil Ergün, “Prodüktörlük yapmayı hiç düşünmedim. 80’e yakın sinema filminde oynadım. 10 sene dizi yaptım. Orada biraz para kazandık ama hiç farklı bir projeye destek vermek aklıma gelmedi. Ticaret başka bir şey, sanatın işlevini savunmak, onun peşinde koşmak başka bir şey. Oyunculuk yapmak için para yatırmam. Yani kendi paramı yatırarak filmde oynamak benim defterimde yok. Başkaları yapıyordur, prodüktör oluyordur” şeklinde konuştu.

Kaynak: snobmagazin