Artan korona virüs vakaları sonrasında uygulanmaya başlanan yeni tedbirler kapsamında denetimler tüm hızıyla sürüyor. İzmir'de özellikle toplu taşıma araçlarında ve belediye otobüslerinde yapılan kontroller nedeniyle zor durumda olduklarını belirten <strong>DİSK Genel-İş Sendikası İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Engin Topal</strong>, <strong>ESHOT çalışanı</strong> üyelerinin cezalar nedeniyle son dönemde yaka silktiğini söyledi ve çözüm çağrısında bulundu. <h2>‘KABİNLER KORUYUCU’</h2> Son günlerde toplu ulaşım alanında yaşanan sıkıntılar ve şoförlerin karşı karşıya kaldıkları zorlu sürece ilişkin Ege Telgraf'a açıklamalarda bulunan DİSK Genel-İş Sendikası İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Engin Topal, "Şoförler otobüslerdeki kabinler sayesinde bu virüs riskinden korunuyor. Bununla ilgili bir sıkıntı yaşamıyoruz. Sadece kabinler değil, maskeleri ve koruyucu ekipmanlar sayesinde vakaların önüne büyük ölçüde geçilmiş durumda. Yeni gelen otobüsler de fabrika çıkışlı olarak kabinleriyle geliyor. Bu bizler için oldukça iyi bir önlem. Şoförler salgından kendini büyük ölçüde korumayı başarıyor. Çalıştığımız kurum da kullandığımız maskeler olsun, diğer koruyucu ekipmanlar olsun, ilk zamanlarda yaşanan sıkıntıları aştık ve büyük ölçüde tamamı karşılanıyor. İlk dönemlerdekine göre şoförler ve diğer personel arasında görülen vaka sayıları düştü. 4 bin kadar üyemizden şu anda yaklaşık 70 kişi karantinada. Ancak bunun tamamı şoförler değil. Garaj çalışanlarımız, atölye personeli de bu sayıya dahil. Aralarında temaslı olanlar ve evinde izolasyonda olan personel arkadaşlarımız da var. Şu anda bu açından korkulacak bir durum yok. Çalıştığımız kurum bize bu noktada sahip çıktığından ötürü bugüne dek çok şükür herhangi bir ücret, izin kesintisi gibi durumla da karşılamadık" dedi. <h2>‘GÖREV DEVLETİN’</h2> Şube Başkanı Topal, uygulanan tedbirler noktasında görevin şoförlerde değil, devlette olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: "Fakat bizim esas sıkıntımız artan denetimlerden yana. Emniyet seyir halindeki otobüsleri durduruyor. Özellikle ayakta duran yolcu sayısı, 65 yaş kartı kullanan vatandaşlar, 20 yaş altı gençler var mı, bunları tek tek kontrol ediliyor. Her ne kadar bu denetimler yapılsa da bazı sıkıntılar çözülmüş değil. Mesela bazı vatandaşlarımız 65 yaş kartı varsa bunu kullanmıyor, yerine normal ücret tarifesinden faydalanıp <strong>İzmirimkart</strong>'ı ile otobüse biniyor. Burada sıkıntıyı yaşayan haliyle biz şoförler oluyoruz. Bir kere her binen vatandaşın tek tek kimliğini kontrol etmemiz mümkün değil. Biz bununla uğraşamayız dedikçe emniyet şoförlere ceza yazmaya çalışıyor. Kesilen cezaları şoför mü ödeyecek, yoksa çalıştığımız kurum mu ödeyecek bu halen bir muamma. ESHOT ile bu konuda görüşmelerimiz sürüyor. Biz bu cezayı yersek ödeyemeyiz, buna maaşımız yetmez. Eğer ödersek de çalışamayız dedik. Biz günlerdir bu sıkıntı ile boğuşuyoruz ve halen buna bir çözüm bulunamadı. Vatandaş şoförü suçluyor, hep azar yiyoruz. Günah keçisi biz olmuş durumdayız. Yapılan denetimler sefer düzeninin aksamasına, haliyle bu noktada vatandaşın durakta daha fazla araç beklemesine ve çeşitli şikayetlere de yol açabiliyor. Ancak bunda biz şoförlerin hiçbir şekilde payı yok. Otobüslerdeki toplam yolcu sayısı ve ayakta taşınan yolcu sayısı ile ilgili bir belirsizlik var. Ayakta yolcu alınmayacak deniyor fakat ESHOT otobüsün üçte biri oranında yolcu taşınabilir diyor. Eskiden toplu taşımada ancak toplam yolcuların yüzde 50'si taşınabiliyordu. Şimdi bu kural da kalkmış durumda. Ve tedbir olarak geri de getirilmedi. Şu anda yasak ilan etmiyorlar, vatandaşa otobüse binmeyeceksin diyemiyorlar, sorumluluğu da yine vatandaşa, şoföre bırakıyorlar, topu bize atıyorlar. Sorumluluğu bize yükleyip de yasak olmadığı halde yasak uygulamamızı beklemesinler. Vatandaşa durduk yere otobüse binme, evinde otur mu diyelim? Kesin hükümler ve yeni tedbirler getirilmesi lazım. 65 yaş üstü vatandaş kartı iptal edildi diye normal ulaşım kartı ile seyahat ediyor ve bunu tespit edemiyorlar. Ama yeri geliyor, otobüste beyaz saçlı birini görüp gel bakalım kimliğini göster, sen kaç yaşındasın diye sorabiliyorlar. Biz otobüs mü kullanacağız, yoksa tek tek binen yolcuları mı kontrol edeceğiz?" <strong>Erman Şentürk / Özel Haber</strong>