Tarımda yaşanan kuraklık Ege Bölgesi’nde ürkütücü boyut a ulaşıyor. Daha önce gündem haline getirdiğimiz Menemen Ovası’nın yaşadığı ve üretimi etkileyen susuzluk sorunu İzmir’in güney ilçesi Tire’de de kendini göstermeye başladı. Yıllar önce çevreci gruplar su kıtlığı konusunda uyarılarda bulunmuş, bilim insarı verileri paylaşmıştı. Bugün gelinen durumda su konusunda çok önemli adımlar atılması gerektiğini ifade eden Tire Ziraat Odası Başkanı Halil İbişoğlu, “Her yıl sondaj daha derine iniyor ve yeterli olmuyor. İZSU ve Büyükşehir Belediyesi’nin yer altı suyu çözümünden vazgeçip, göletlerle bu sorunu gidermesini istiyoruz” dedi. ‘ARITMAK ZORUNDAYIZ’ Su sorununun bir arada ve ortak akıl çerçevesinde çözülmesi gerektiğini belirten İbişoğlu aynı zamanda devlet ve yerel yönetimlere çağrıda bulundu. İbişoğlu, “Sulamanın tamamı yer altı sondaj kuyularıyla yapılıyor. Sular her yıl daha da derine gidiyor. Bazı bölgelerde 400 metreye inilmesine rağmen su bulunamaz oldu. Burda artık çözüm, bir damla yağmur suyunun boşa gitmemesi. İZSU ve Büyükşehir Belediyesi’nin yer altı suyu ile çözümden vazgeçip, göletlerle bu sorunu gidermesini istiyoruz. Yağmur sularının bir damlası bile boşa gitmesin. Evsel atık sularının arıtılıp tarımda kullanılması gerekiyor. Hep söylüyoruz, ülkemizde doğalgaz yok ithal ediyoruz. İthalatın ne olduğunu çok iyi biliyoruz. Karadeniz ve Akdeniz'de sular şarıl şarıl boşa gidiyor. Bu suların taşınıp tıpkı doğalgazda olduğu gibi yetersiz bölgelere ilaç olması gerekiyor. Nehirler boşuna denize akıyor. 20 senedir bu sorun konuşuluyor lakin artık ciddi sorunlar baş göstermeye başladı. Bu anlamda çözüm için bir sürü hamle yapılabilir”diye konuştu. ‘MENDERES TEMİZLENMELİ’ Bölgede yaşanan su sorununun hayvancılığı da ciddi anlamda etkileyeceğini belirten Tire Süt Kooperatif Başkanı Osman Öztürk de, “16 senedir belli başlı bölgelerde ciddi sorunlar yaşamaya başlamıştık. Susuzluk sorunu artık bölgeye yayıldı. Çalıştaylarda bu sorunlarımızı dile getiriyoruz ama 5 sene önce toplantı olmuş halen de herhangi bir sonuç alınmamış durumda. Burası Türkiye’nin hayvancılık merkezi. Hayvancılığın besin kaynaklarının birincisi silaj. Üreticiyi bilgilendirme yok, ekim müthiş arttı. Devletin genel olarak tarım politikasını belli bir düzene sokması lazım. Silaj ekimlerinin üst üste olmaması lazım veya damla sulamaya geçilmesi lazım. Sondaj uygulamasının denetlenmesi lazım. Çünkü bölgemizde gerçekten bir susuzluk mevcut. En azından bir ucundan bir ucuna girilip Menderes’in temizlenmesi lazım. Kış sularını yer altına verecek sistemler yerleştirilmesi lazım. Göletler yapılması lazım. Suların belli şartlarda dağıtılması lazım çiftçilere. Küçük Menderes bizim ovamızdan geçiyor. Tarım ve hayvancılığın genel sorunu, yem, fiyat, mazot, elektrik elbette ama bir nebze su olmazsa hayat yok. Suyun biz çözümünü bulamazsak bu bölgeler 20 sene sonra hayvancılığı bırakır. Bitki ekimini bırakırlar. Bu güzelim yerler 10 üretiyorsa 1 üretmek zorunda kalır” dedi. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber