Korona virüs salgını döneminde tavuk satışlarında olumsuz bir tablo ortaya çıkmadığını belirten Türkiye Kanatlı Eti Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve İzmir İli Kanatlı Eti Üreticileri Birliği Sözcüsü Varol Gürol, tavuk fiyatlarının geçen yıllara göre daha düşük olduğunu söyledi. Üretimdeki artış nedeniyle fiyatların düştüğünü vurgulayan Gürol, “Modern tesisler, daha iyi hayvan, daha verimli üretim var. Bir de bunun yanında iç piyasadaki mal fazlalaştı. Entegre firmalara bizler ürün yolluyoruz, ihracattaki düşüş nedeniyle her sene tavan yapan fiyatlar, bu yıl düştü” dedi. Varol-Gurol-tavuk-fiyatlari

‘Bize destek yok’

  Üreticinin kazancının değişmediğini, büyük entegre firmalar için kümes hayvanı bakımı yapıldığını hatırlatan Gürol, “Bizim fiyatlarımız değişmez, tavuk 20 lira da olsa 10 lira da olsa bizim bakım ücretlerimiz aynıdır. İşin kötü yanı ise bizlere hiç bir destek yok. Hayvancılıkta var. Büyükbaş ve küçükbaş olmak üzere... Tarımda da bir sürü destek var. Bizler ise üvey evlat muamelesi görüyoruz. Merkez birlik olarak Bakanlıktan destek istedik. ‘Sektörün bir sürü bölümü bundan faydalanıyor fakat bizde yok. Hayvan başı destekleme verin, sembolik rakam dahi olsa, sektör paydaşlarının tamamı faydalanıyor’ dedik. Yanıt olarak ‘Hayvan sizin değil, siz fason bakımı yapıyorsunuz biz bu parayı entegre tesislere vermek zorundayız’ dendi. Öyleyse bizler de tesislerimiz için metrekare üzerinden para talep ettik. Aldığımız yanıt ise ‘Bu sene desteklemeler dolu önümüzdeki sene programa bakalım’ olmuştu. Fakat bu yıl hiç bir şey olmadı. Korona sürecinde dahi hiç bir destek yok. Entegrelerimiz Türkiye’nin vergi rekortmeni firmalar. Biz de zenginmişiz gibi görünüyoruz. Oysa entegrelerin pazar üretimi yapan çiftçileriyiz. Bakım yapıp bakım ücreti alıyoruz” açıklamasında bulundu.

‘Politika yanlış’

2014 senesinden bu yana kar marjlarının düştüğünü söyleyen Gürol, “2014 senesine kadar bizim tarzda iş yapan işletmelerin işleri iyiydi. İhtiyaca cevap verecek kapasitedeydi. Sonra devlet politika değiştirdi, ‘Ben yüzde 50 hibeli kümesler yaptırmaya başlayacağım’ dedi. O kadar çok kümes yapıldı ki pazardaki ihtiyacın belki üç katı kümes yapıldı. Hal böyle olunca 2014 ve 2020 yılı gelirlerimiz arası bir uçurum oldu. Girdi maliyetlerimiz aşırı yükseldi fakat entegreler bunu absorbe edemediler. Zaman içerisinde bizim kar marjlarımız eriyerek bugünlere geldi. Bu durum devletin uyguladığı tarım politikaları ile alakalı. Ardından bizler 'en azından eski sistemle açılmış kümeslerin yenilenmesi lazım. Bu yatırımlar üretimden kalkmasın, hibe verilsin' istedik. Böyle bir şey olmadı. Bizim kümeslerimizin entegrelere yakın bölgede olması lazım. Yüzde doksanı entegrelere yakın alandadır. Ardından devlet kümes yapımına ve yenilenmesine izin verdi ama izni verdiği yerde entegre yok. Peki vatandaş yaptı kümesi, nereden hayvan alacak? Hiç bir yerden hayvan alamaz. Çünkü o işletmeye hiç bir entegre para vermez. Ölü yatırım olur. Bir takım politika yanlışlıkları var. Umuyorum tüm bu yanlışlıklar giderilir” diye konuştu. Rana Beyza Öztürk/ Özel Haber