MEMDUH GÜNEY-EGE TELGRAF- İnciraltı’nda, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından onaylanan imar planlarına ilişkin TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Toplantıda sürpriz bir gelişme yaşandı. İnciraltı Gelişim Derneği (İNGEDER) üyeleri basın toplantısında girdi. Basın açıklamasına itiraz eden İNGEDER Başkanı Tayfun Karabulut söz almak istedi. TMMOB yönetimi tarafından Karabulut’a toplantı sonrası söz verildi.
Açıklamada, “İnciraltı’nın son 40 yıla damga vuran önemli bir mücadele alanı” olduğu belirtildi. “Değişen otoritelerin İnciraltı’nı ranta kurban etme konusunda gösterdikleri kararlılık, TMMOB olarak İnciraltı’nı zenginleşme aracı haline getirmeme mücadelesi olarak karşılığını her dönem bulmuştur” diye ifade edildi.
“KENT POLİTİKALARINI KENTSEL RANTLAR ŞEKİLLENDİRİYOR”
Açıklamayı yapan şube başkanı Aykut Akdemir seçim dönemini hatırlatarak, “Bilindiği üzere 14 Mayıs seçimlerinin hemen 3 gün öncesinde İnciraltı’na ilişkin imar planları askıya çıkarılmıştır. Basında odaların buna itiraz etmediği ve buna onay verip vermediği tartışılmış ancak tartışılan konular arasında askıya çıkan planların bir itiraz metniyle düzeltilebilecek bir idari işlem olup olmadığı yer almamıştır. Daha öncesinde buna alana ilişkin alınmış ve kesinleşmiş mahkeme kararları yokmuş gibi tartışılan İnciraltı planı süreçleri, bu alanı bugünkü tartışmalara getiren uzun hikayesini görmezden gelmekten öteye gitmeyecektir. Aslında İnciraltı, bu kentin geçmişteki üst ölçekli planlarında, tarımsal niteliğinin korunması ve buna ek olarak geliştirilmesi gereken bir alan olarak öngörülmüş ve gelişme baskısından korunması istenmiştir. Ancak ülkemizde birçok alanda olduğu gibi mekânsal politikalarda da bir dönüm noktasını oluşturan 80’li yıllarla birlikte, kentsel rantlara endekslenen ekonomik beklentiler kent politikalarını şekillendirmiştir. 1989 yılında ilk kez turizm sınırı merkezi belirlenerek yetki Turizm Bakanlığı’na verilmiş ve bu sınır süreç içerisinde adım adım genişletilmiştir. Bu süreçle paralel olarak parçacıl planlar yapılmaya başlanmış ve İnciraltı sürece yayılmış şekilde yapılaşmaya konu edilmeye çalışılmıştır. Tüm bu süreç İnciraltı’ndaki imar beklentisini doğurmuş ve bu beklenti zamanla sistematik olarak büyümüştür” diye belirtti..
“EXPO ADAYLIĞINDA PROJELER ÜRETİLDİ”
İmar beklentisinin karşılanması için İzmir’in EXPO adaylığı süresinde projelerin üretildiği belirtilen açıklamada, “Bölgenin tarım dışı amaçla kullanılmasına yönelik İl Toprak Koruma Kurulu Kararı ve İmar Planları idari yargı denetimine tabi tutulmuş, iptal edilmiş ve hukuki anlamda İnciraltı’nın yapılaşma açılması defteri kapanmıştır” ifadeleri kullanıldı.
“KÖRFEZ GEÇİŞ PROJESİ’Nİ İZMİRLİLERİN MÜCADELESİ DURDURDU”
Akdemir yaptığı açıklamada Körfez Geçiş Projesi’ne değinerek, “Alınan kararlar sonrasında ise bölgeyi tehdit eden Körfez Geçiş Projesi ile İzmir halkının karşısına çıkıp bölgedeki planları başka kanaldan yürütme gayretleri sürmüştür. Körfez Geçiş Projesi’ne karşı İzmirlilerin verdiği örgütlü mücadele de kısa denilebilecek bir sürede karşılık bulmuş mahkeme kararıyla bu projede iptal edilmiştir” dedi.
“MAHKEME KARARLARI RANT PEŞİNDEKİLERİ KESMİYOR”
Akdemir, “Mahkeme kararlarının 40 yıldır İnciraltı rantının peşinde olanların iştahını kesmeye hiçbir zaman yetmemiş olması sonucu 14 Mayıs’tan tam 3 gün önce seçimi de bir fırsata çevirerek Körfez Geçiş projesinin bağlantı yollarını içeren bir imar planını onaylayıp askıya çıkarmışlardır. Her ne kadar alelacele seçime yetiştirme kaygısıyla yapılan planlarda bir sürü teknik problem olsa da bahsettiğimiz süreç İnciraltı’nda teknik olarak tartışılacak bir konu ölçeğinde düşünülemez” diye belirtti.
“DAVAYA MÜDAHİL OLMAYA DAVET EDİYORUZ”
Gerek merkezi gerek yerel idarelerin işinin gayrimenkul alanlarını oluşturulması olduğunu söyleyen Akdemir, “Hele ki kentin İnciraltı gibi önemli bir karbon yutak alanı olması özelliğinin kent genelinde sağladığı faydalar düşünüldüğünde tablo daha net ortaya çıkmaktadır. İdarenin asıl görevi işi sürekli planları plan kararlarını rant odaklı müdahalelerle delik deşik hale getirmek yerine kentin planlarına sadık kalmak ve kentin planlı gelişmesini sürdürmektir” dedi ve “14 Mayıs seçimleri öncesinde onaylanan imar planlarının kamu yararıyla şehircilik ilkeleriyle hukuka uygunlukla hiçbir ilgisi yoktur. Bu kapsamda TMMOB olarak söz konusu imar planlarına dava açmış bulunuyor ve tüm İzmirlileri İzmir 8. İdare Mahkemesi 2023/26 E. No’lu dosyada görülen davada TMMOB yanında müdahil olmaya çalışıyoruz” diye belirtti.
“BÖYLE BİR ALAN RANTA BIRAKILMAMALI”
Açıklamanın ardından salonda bulunan İNGEDER Başkanı Tayfun Karabulut, açıklamayı yapan Aykut Akdemir’in sözlerinin yanlış yargılar içerdiğini belirtti. İkili arasında gerçekleşen konuşmanın ardından Aykut Akdemir, tavırlarının açık ve net olduğunu belirterek “İnciraltı’nın tarım alanı özelliğinin korunması lazım. Tarım alanlarının yok edildiği bütün yaşam alanlarımızın ranta kurban edildiği bir dönemde böyle bir alanı ranta bırakmak hiç akıllıca değildir. Bizde tarım alanlarının korunması ve yeşil alanlarının korunarak artırılması için mücadele edeceğiz” diye belirtti.
“KİMSE BİZİ İZMİR’E DÜŞMAN GÖSTERMESİN”
TMMOB’un yaptığı açıklamanın ardından basın mensuplarının karşısına geçen İNGEDER Başkanı Tayfun Karabulut yapılan basın açıklamasını eleştirdi. Karabulut, kendilerinin yok sayılmaması gerektiğini belirterek, “İnciraltı’nı ayakta tutan sahip çıkan bizdik. Biz buranın doğanın korunacağı bir şekilde planlanabileceğini de söyledik. Bizim vatandaş olarak suçumuz ne? Bizler dedelerimizin mirasına sahip çıkıyoruz. İnciraltı’nın sahibi var ve bu sahipleri suçlu göstermek hata olur. Bugün bizi İzmir’e karşı suçlu göstererek arkadan sermayenin dolaşmasına izin verenlerin karşısında duracağız. Hakkımızın yenmemesi için nerede mücadele edilecekse o mücadeleyi vermekten çekinmeyeceğiz. Tekrar söylüyorum kimse bizi İzmir’e karşı düşman göstermeye çalışmasın” dedi.