Memduh GÜNEY-EGETELGRAF/İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İzmir Büyükşehir Belediyesine yönelik gerçekleştirilen soruşturma kapsamında gözaltına alınan eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in gözaltında verdiği ifade metni ortaya çıktı.
Soyer’in ifadesinde öne çıkan soru ve cevaplar şu şekilde oldu;
SORU: İzmir Büyükşehir Belediyesi Teftiş Kurulu Başkanlığının 11.11.2024 tarih ve E-59519469-663.05-2269687 sayılı ve inceleme konulu evrakında özetle; Başkanlık makamının onayı doğrultusunda İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Belediye İştirakı İZBETON A.Ş. nin yürüttüğü işler ile ilgili ilgili kurumların ve İçişlerleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği ve İzmir Büyükşehir Teftiş Kurulu Başkanlığınca İnceleme Raporu düzenlendiği, düzenlenen rapor doğrultusunda bazı Belediye görevlileri ve İZBETON A.Ş. yetkilileri hakkında yasal işlem yapılmasına yönelik tespit edilmesi üzerine, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğu belirtilerek İçişleri Bakanlığı Mülkiye Teftiş Kurulu Başkanlığının 11/10/2024 tarih ve 62764468-663.07-E(35-7)20295 sayılı yazısı ekinde İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilen 09.08.2024 tarih ve (35-7)18893 numaralı Tevdi Raporunun konusu kısmında; Uzundere Mahallesinde İzmir Büyükşehİr Belediyesince kentsel dönüşüm ile ilgili III. ve IV. Etapların da önce İZBETON A.Ş.’ye, daha sonra bu şirket tarafından da III. Etabın S.S. İş Alemi Yeni Yaşam Konut Yapı Kooperatifine, IV. Etap işlerin de S.S. Egeli İş İnsanları Konut Yapı Kooperatifine, Gaziemir’de kentsel dönüşüm kapsamında I. Etap inşaatın da İZBETON A.Ş.’ye devrini müteakip S.S. İş İnsanları Gaziemir Konut Yapı Kooperatifine devredildiği iddiası ile ilgili olarak, yasa ve usule aykırı olarak İZBETON A.Ş.’nin kendisine devredilen işleri özel hukuk tüzel kişiliği taşıyan kooperatiflere devredilmesi olduğu belirtilmektedir. Belirtilen hususlar ile ilgili ifadenizi veriniz?
CEVAP: İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından oy birliği ile alınan karar sonrası bahse konu yapı ve inşaat işleri İzBeton A.Ş.’ ye sözleşme ile verilmiştir. Sonrasında ise İzBeton A.Ş. tarafından kooperatiflere işin verilmesi hakkında benim dahil olmadığım bir konudur. Bu işlemleri İzBeton A.Ş. adına Genel Müdür olan Heval Savaş KAYA tarafından sözleşmeler dahilinde yapılmıştır. İzBeton A.Ş. tarafından Kooperatiflere yapılan devirde ise herhangi bir usulsüzlük olduğunu da düşünmüyorum.
Davacı ve şikayetçi olan kooperatif mağduru M.D.’nin ifadesinde yer alan beyanlara göre; “Ödemelerin usulsüz olup olmadığı hususunun araştırılmasını istiyorum. 28.06.2025 yapılan kooperatifin olağan genel kurulu toplantısında kooperatif üyelerinden toplanan 90.000.000 (doksan milyon) TL paranın evvelce bir tarihte Merter Mühendislik isimli bir inşaat şirketine peşinat olarak işe başlama ücreti adı altında verildiğini kooperatifte Veysel KARA'dan öğrendim. Bu toplantıda hatta biz üyelerin ödediği tutarlardan Merter Mühendislik isimli bir inşaat şirketine verilen 90.000.00 (Doksan Milyon) TL dışında 31.12.2024 tarihi itibari ile 187.000.000 n'üz Seksen Yedi Milyon) TL paranın Ziraat Bankasında kooperatif adına açılan vadeli hesapta değerlendirildiğini öğrendim. Merter Mühendislik isimli firmanın da bu konuda herhangi bir sorumluluğu varsa bununda araştırılarak gerekli tedbirlerin uygulanmasını istiyorum. Ben bu işe İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZBETON garantisi olması sebebi ile girdim ve şuanda toplamda 439.000 TL zararım vardır. Bu süreçle ilgili tarafımdan aslı gibi yapılarak imzalanan belgeleri dosyaya eklenmek üzere siz görevlilere teslim ediyorum. Beni zarara uğratan İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZBETON ve diğer sorumlular hakkında” olduğunu beyan etmiştir M.D.’nin beyanında belirttiği hususlar ile ilgili detaylı ifadenizi veriniz?
CEVAP: M.E.isimli şahsın beyanları tarafıma okundu ve okutturuldu. Musa ERDEN isimli şahsı tanımam. Kooperatif adına toplanan paraların ne yapıldığını bilmiyorum. Nerelerde harcandı nerelere gönderildi bilmiyorum. Dile getirilen sorunlar kooperatif yönetimi ile üyeler arasında olan sorunlardır. Konunun benimle bir ilgisi yoktur. Bu beyanın nitelikli dolandırıcılık suçu ile ilgisi yoktur.
Tunç Soyer’in gözaltında alınan ifadesine son olarak ifadesine eklediği cümleler şu şekilde;
“İlk hususu açacak olursak; parayla satın alınmayan tek şey zamandır. İnsanın kişisel hayatında yaşadığı zaman kaybı telafisi mümkün olmayan zararlar yaratabilir. Örneğin gidebileceğiniz bir sınavı kaçırmanız hayat boyu size bedel ödetebilir. Peki kişisel hayatta bu kadar önemli olan zaman kaybı kamu hayatına toplumsal hayata nasıl yansır. Türk hukuk mevzuatı kamusal alanda çalışan atanmış yada seçilmişlerin yaratacakları zaman kaybı ile ilgili hukuki düzenlemeler konusunda yeterli değildir. Örneğin görevi ihmal, görevi kötüye kullanma gibi düzenlemeler dışındaki büyük eksiklikten söz ediyorum. Yıllardır açılan kentsel dönüşüm ihalelerine kimsenim katılmaması nedeni ile sürgit sonuçsuz kalan kentsel dönüşüm hedefi aynı yolu takip etseydim bugün benim ifademin alınmasını gerektirmeyecekti. Yani yaratacağım zaman kaybı Türk hukuk sistemi tarafından sorgulanmazdı. Oysaki yapılmayan kentsel dönüşüm olağan üstü büyük toplumsal kayıplara, can kayıplarına, mal kayıplarına yol açarak büyük kamusal zarar doğurabilirdi. Kısacası atanmış ya da seçilmiş kamu görevlilerinin görevlerini yeterince ifa etmemeleri nedeni ile sorgulanmamaları toplumsal olarak telafisi imkansız kamu zararlarına yol açabilir. Bu nedenle müteahhitlerin katılmaması sebebi ile sonuçsuz kalan kentsel dönüşüm ihalelerinin yaratacağı büyük kamu zararını öngördüğümden çare arayarak kooperatif modeli gibi bir uygulamayı yürürlüğe sokmaya karar verdik. Bu süreçte ilk adım Belediye Şirketi olan İzBeton A.Ş.’ nin ihaleye katılması idi. İkinci adım ise İzmir’ in kurumsal ticaret kurumlarını davet ederek yani İzmir Ticaret Odası, İZSİAD, ESİAD, EBSO gibi kurumların üyelerini davet ederek bu süreçte kooperatif üyesi olmaları ve kentsel dönüşüme katılmaya davet ettim. Uyguladığımız model dünyada örnek gösterilecek ve bir çok yerde uygulanabilecek özellikler taşımaktadır. Ekonomik demokrasi olarak tarif edilen ve halkın toplu üretim gücü haline gelerek ekonomide ağırlığını koyması haline gelen bu model en güçlü enstrüman olarak kooperatifleri kullanır. Bu tarz uygulamayı yani kooperatifçiliği sadece kentsel dönüşüm ve tarımsal üretim alanında değil ulaşımda İzTaşıt modeli ile geri dönüşümde Çöp Toplayıcılarının Kooperatifleşmesiyle benzer adımları attık ve bu adımlar dünyaya ilham verecek Türkiye’ nin tüm yerel yönetimlerinde uygulanabilecek modellerdir.
İkinci hususu da açacak olursak; kedi ciğer hikayesini bilirsiniz. Vatandaş gider kasaptan 2.5 kilogram ciğer alır. Eve giderken bir şekilde ciğeri çaldırır. Şüphelendiği şahsa sorar ciğer nerede. O da az ilerideki kediyi gösterir ciğeri kedi yedi der. Adam kediyi tartar 2.5 kilogram gelir ve sorar kedi buradaysa ciğer nerede, ciğer buysa kedi nerede diye.
20 yıl önce EXPO 2015 adaylığı Genel Sekreterliği sırasında tek imza ile milyonlarca dolar harcama yaptım. Ardından 10 yıl Seferihisar Belediyesinde ve sonraki 5 yıl da İzmir Büyükşehir Belediyesinde milyarlarca liralık dev bütçeleri yönettim. Bir çok bakanlıktan, bir çok dev holdingten daha büyük paraları idare ettim. Halen Alsancak yada Alaçatı Port ta değil Seferihisar’ın Ulamış köyünün 900 metre kırsalında 75 metre kare zemine oturan 2.5 katlı bir evde ikamet ediyorum. Mal bayanım ortadadır. İkinci bir yazlık konutumda yoktur. Kısacası bu ciğer kediye sığmaz, mızrak çuvala sığmaz nitelikli yada niteliksiz dolandırıcılık bu haneye sığmaz. Çocukluğumdan beri aldığım aile terbiyesi ile maddi ve manevi tokluk ve şükretmenin erdemleri ile büyüdüm. Dünyayı anlamaya başladığım gençlik yıllarımdan itibaren sahip olmakla, olmak arasında ki farkı öğrendim ve sahip olmanın bitmek bilmez hırsına kapılmayıp olmak’ın sonsuz erdemlerine kavuşma hedefi ile yaşadım. Hayatımı şehrime, memleketime, insanlara, doğaya adadım. Bu suçlama bütün bu hikayeye yakışmaz. Bunu bana yakıştırmaya çalışmayın. Yazdığım kitabın ilk cümlesi derki bizi bilen bilir bilmeyene kendi gibi bilir. Mevlana’ nın bu sözü ifademin son sözü olsun.
Üzerime atılı bulunan suçlamaları da kabul etmiyorum. İfademe ekleyecek başkaca bir hususum yoktur”
23 AYRI TAŞERON FİRMAYA DEVREDİLDİ
Bilirkişi raporlarına yansıyan verilere göre, İZBETON A.Ş. ile kooperatifler arasında yapılan bu protokoller sonrasında projeler, toplamda 23 ayrı taşeron firmaya devredildi. Soruşturma kapsamında Soyer’e, bu kooperatiflerin yöneticileri ve taşeron firma sahipleriyle ticari ilişkisi olup olmadığı da soruldu. Soyer, söz konusu yöneticilerden bazılarını tanıdığını beyan etti. Şenol Aslanoğlu’nu CHP İzmir İl Başkanı olması nedeniyle tanıdığını, Hüseyin Cengiz’i ise İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği’ndeki görevinden dolayı bildiğini, bu kişilerle herhangi bir ticari ilişkisi olmadığını ifade etti. Diğer kooperatif yöneticilerini ve taşeron firma yetkililerini tanımadığını, hiçbiriyle herhangi bir ticari temasının bulunmadığını da söyledi.
KİRA YARDIMI ÖDEMELERİ YAPILDI
Uzundere 3 ve 4. Etap projelerinde, kentsel dönüşüm kapsamında hak sahiplerine yapılan toplam kira yardımı 28 milyon 675 bin 23 TL olarak kayıtlara geçti. Bu tutarın yıllara göre dağılımı; 2022’de 2,2 milyon TL, 2023’te 6,9 milyon TL, 2024 Haziran sonu itibarıyla 7,9 milyon TL olarak belirtildi. Uzundere 4. Etap için ise 2023’te 2,9 milyon TL, 2024 Haziran sonu itibarıyla 8,5 milyon TL kira yardımı ödemesi yapıldığı ifade edildi.
İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İLE İLGİSİ YOK
Soyer, tüm kira yardımı ödemelerinin 6306 sayılı yasa kapsamında hak sahiplerine yapıldığını, ödemelerin İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi kararı doğrultusunda belirlendiğini ve Sayıştay tarafından denetlendiğini söyledi. Kooperatiflerin her birinin ayrı tüzel kişilik olduğunu belirten Soyer, bu yapıların kendi taşeron firmalarıyla yaptığı sözleşmelerin İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ilgisi olmadığını ifade etti.