Korona salgını ile karantina günleri yaşamasaydık bugünlerde r çok güzel iki tur programımız olacaktı. Durum böyle olunca bizler de önümüzü göremeyince doğal olarak turlarımızı dondurduk. Şüphesiz her şey eskiye dönecek. Ve bu kadar evde kalmak yeter diyerek kontrollü ve önlemler alınmış turlarımızı gerçekleştireceğiz. ‘YİNE KEŞFEDECEĞİZ’ Yine doğanın kucağında denizin, güneşin tadını çıkaracağız. Daha kıymet bilerek, daha farkındalığımız artmış olarak. Çevremizi, doğayı korumak, sahip çıkmak özellikle ülkemize bahşedilen değerlerine sahip çıkacağız. Çevre dostu olmamız çok önemli. Bizim ülkemiz gerçekten tam bir cennet. Her anlamda. Doğasından tarihine, güzelliklerine, coğrafyasına, iklimine, dağlarına taşlarına kadar eşi benzeri yok. ADIM ADIM TÜRKİYE Karantina günlerimizin hemen arkasından yurt dışı turlarımızı yapamayacağımız aşina. İşte bu süreç ülkemizi keşfetmek için bir fırsat olacaktır. Ülkemizi karış karış gezeceğiz. Tüm güzellikleri birlikte yaşayacağız. Örneğin önümüzdeki aylada lavanta hasadı ve Isparta gül hasadı turlarımız olacaktı. Bu iki turumuzda da Salda Gölü’ne gitmenin heyecanı içindeydik. Türkiye’nin Maldivlerine. SALDA GÖLÜ Mavinin turkuaz hali bir tutku ve tutkusu olan herkesin mutlaka gitmesi gereken bir yer Salda. Bir krater gölü. Salda’da su rengini cam göbeğinden başlayıp, en derin yerlerde çivit mavisine kadar uzatan bir şölen adeta. 184 metre derinliği ile Türkiye’nin en derin göllerinden. SALDA VE MARS Salda’nın gizemi, yalnızca derin suları değil. Salda Mars özellikleri taşıyor. Salda’nın beyaz kayaya benzer kıyıları var. Uzaktan kaya sanıyorsunuz ama elinize aldığınızda kolayca pestilleşen beyaz bir tortu olduğunu görüyorsunuz. Bilimde stromatolik kayaçlar olarak geçen bu yapılara Mars’ta da rastlanması sebebiyle kızıl gezegenin milyon yıllar önce Salda’ya benzediği düşünülüyor. Dünyada bu tip kayaç oluşumların olduğu 2 yerden biriymiş Salda, diğeri de Kanada’da imiş. BURDUR’DA Salda Gölü, Burdur’un Yeşilova İlçesi’nde. İlçe merkezinden Salda’ya gitmek 4 kilometre Burdur merkezden 75 kilometre Isparta merkeze 106 kilometre Denizli merkeze 83 kilometre YARIMGÜN Salda’da yaklaşık yarım gün geçiriyoruz bizler. O bembeyaz kumlarına basmaya bile kıyamıyoruz. Yalnızca fotoğraflamak için adeta. Ama o kıymetli sodalı suyuna da girmeden olmaz. Suyun kaldırma kuvveti olmadığından sadece belimize kadar girip çıkıyoruz. Yüzmek zor ve riskli bu sodalı suda. GÖLÜN KORUNMASI Öyle özgün ki. Gerçekten bir mucize. Çevresi sakin. Tesis yok. Salda’nın korunması için bazılarının gelişmemiş demesini kulak tıkamak zorundayız. Çünkü ne kadar tesis ve modernlik dediğimiz yapılanma olursa bu güzellik ve özellik o kadar hızla yok olacak demektir. Salda’nın korunması açısından bu “az gelişmişlik” aslında büyük velinimet. Efsane gün batımı fotoları çekmek için hava açıksa hele harika bir yer.  Mükemmel kareler yakalanır. Uzmanlara göre çıplak ayakla bile basmamak gerekirken bu kumsala geçen hafta traktörler, iş makineleri geçti bu güzelim sahilde. Hepimizi toplumu çok derinden üzdü. Bakir kalmasından rahatsızlık duyulabilinir, anlıyorum. Ancak herkes biliyor ki, modernleştirmek bu gölün ve güzelliklerinin sonu olacaktır. Umarız dokunulmaz ve en yakın zamanda yine o güzelim Salda’ya gideriz. ‘ANILARIMIZ’ Salda’da gökyüzü de hep bir başka. Etrafındaki yeşil, mavi, turkuaz ve bembeyaz kumsal. Türkiye’nin Maldivleri. Bir gidişimizde hava bozmuştu ve su yılanları gölün üzerine çıkmıştı. Bir tanesi bize çok yakındı. Zararsız olmasına rağmen ürkmüştük.  İnşallah bundan sonrada göl ve çevresi, bitkileri, hayvanları korunur da yine bir su yılanı bizi karşılar.. Salda turumuzu yaparken Burdur veya Isparta ilimizde konaklıyoruz. En önemli müzelerden olan Burdur Müzesi ve Sagalassos Antik Kenti’ni ziyaret ediyoruz. Hiç unutamayacağımız lavanta veya gül bahçelerine gidiyoruz. Yalnızca hayal olabilecek kadar güzellikleri yaşayıp anılarımızla dönüyoruz. ÖZELLİKLERİ Salda Gölü, Burdur’un Yeşilova İlçesi’nde  bin 180 metrede bir krater gölü. Kar beyaz kumu, cam gibi turkuaz suyu ile Türkiye’nin Maldivler’i. ✔ Öncelikle Salda, Türkiye’nin en temiz dünyanın beşinci en temiz gölü! Suyu o kadar berrak ki rengi Maldivler ile  yarışır turkuazlıkta. ✔ Hatta 184 metreye varan derinliğiyle Türkiye’nin en derin tatlı su gölü. ✔ Kumu da rengi gibi Maldivlerle aynı beyazlıkta. Ona bu beyaz rengi veren de magnezyum minerali. ✔ Çevresindeki alan sadece Salda Gölü’ne özgü endemik bitki ve hayvan türlerine sahip. Göl içinde 3 endemik tatlı su balığı, göl çevresinde ise yaban domuzu, tilki, kaplumbağaların değişik cinsleri var. Burası, kışın da soyu tükenmekte olan dikkuyruk ördeklerinin yaşam alanı. ✔ Sit alanı olduğundan çevresi imara açık değildi. . Bu nedenle de henüz (!) el değmemiş güzellikte. Göl 1989’da Sit Alanı ilan edilmiş, ama sonrasında 1992’de, turizm amaçlı kısıtlı imara izin çıkmış (Üzülerek yazıyorum ) ✔ Tektonik bir krater gölü olduğundan Salda’nın suyu soda, magnezyum açısından oldukça zengin. Zaten o eşsiz beyaz kumsalının sırrı da yine magnezyum. Hepsi cilde saça iyi gelen şeyler. ✔ Kumu da killi yapıda olduğundan cilde çok iyi gelen çamur banyosuna çok müsait. ✔ Etrafındaki müsait alanla, tüm Türkiye’den kampçıların, karavancıların, bisikletçilerin en popüler uğrak noktalarından biri. Her sene kamp festivalleri burada yaşanıyor. Bircan Tağıl / Özel Haber