İzmir'deki özel bir hastanede Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı olarak görev yapan 40 yaşındaki bir çocuk babası Demir'e 23 Kasım 2020'de Kovid-19 teşhisi kondu. Bir süre evinde karantinada kalan Demir, sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine Ege Üniversitesi Hastanesinde tedavi altına alındı. Artan eklem ağrıları ve ateşinin düşmemesi nedeniyle 8 gün yoğun bakımda kalan Demir, tedavinin ardından çok sevdiği mesleğine dönmenin mutluluğunu yaşıyor. "Ölüm korkusu yaşadım" Uzman doktor Devran Demir, görev yaptığı hastanede Kovid-19 hastalığı sürecinde oksijen değerinin 80'e kadar düştüğünü, bu nedenle zorlukla nefes aldığını söyledi. Hastalığın vücudunda hızlı ilerlediğini belirten Demir, şunları kaydetti: "Akciğerlerimde tutulmalar başladı. İnsan o süreçte öncelikle hastalığın bu kadar kötüleşeceğini düşünemiyor. Ailemde bu hastalığı geçirenler oldu ama hastane ya da yoğun bakımda tedavi gören olmadı. Oksijen değerlerimin düştüğü dönemde ölüm korkusu yaşadım. Akciğerlerimde hava açlığı hissettim. Burun destekli oksijen tedavisine rağmen değerlerim bir süre yükselmedi. Eklem ağrılarım geçmedi. Kovid-19 sürecinde doğum ya da böbrek sancısı yaşadığınız zamanki ağrının on kat daha şiddetli bir ağrı hissediyorsunuz. Hiç kesilmeyen o ağrı sizi bir süre sonra takatsiz bırakıyor." Meslektaşlarının kendisini iyileştirmek için çok mücadele verdiğini anlatan Demir, yoğun bakımdaki sağlık çalışanlarının hastaları yaşatmak için insan üstü bir çaba gösterdiğine dikkati çekti. Bu salgından kurtulmanın tek yolunun aşı olmaktan geçtiğine işaret eden Demir, aşı olmak istemeyenleri aydınlatmak için çaba gösterdiğini aktardı. Demir, "Kovid-19 aşısı olmak istemeyen vatandaşlar hastaların yoğun bakımlarda yaşadıkları acıları görseler aşı olurlar. Sağlık çalışanları çok yoruldu. Birçok meslektaşımız hayatını kaybetti. Onlara aşı olarak destek vermeliyiz. Aşı yapılmaması özellikle de sağlık çalışanlarının vebalini almaktır." diye konuştu. (AA)