İrem Buse KIRKKAYALI- EGE TELGRAF/ Yazın yaklaşmasıyla birlikte, herkesin aklındaki en önemli sorulardan biri güneşe nasıl korunmamız gerektiğidir. Güneş kremleri, artık yazın vazgeçilmez bir parçası haline gelmişken, 10 faktörlü, 20 faktörlü, 50 faktörlü ve hatta 100 faktörlü kremler piyasada boy gösteriyor. Reklamlarda sürekli olarak güneşin zararlı etkilerine dikkat çekilirken, bizler de bu ürünlere yönelmek zorunda kalıyoruz. Ancak, gerçek anlamda güneşe ne kadar maruz kalmalıyız ve hangi güneş kremi bizim için uygun? İşte, uzmanından güneş ışınları ve koruma hakkında önemli uyarılar.
Güneşin Zararlı Etkileri: Güneş Yanıkları ve Cilt Kanseri Riski
Güneş ışınlarının cilt üzerinde oluşturabileceği en belirgin zarar, güneş yanıklarıdır. Özellikle öğle saatlerinde güneşe maruz kalmak, kısa sürede ciddi güneş yanıklarına yol açabilir. Bu dönemde, cilt tipi ve maruz kalınan süre de yanıkların şiddetini etkileyen faktörler arasında yer alır. Açık tenli kişilerde güneş yanığı riski çok daha yüksektir. Bu durum, ciltte kızarıklıklara, su toplama ve yaralar gibi yapısal hasarlara yol açabilir. Güneş ışınlarının ciltteki etkilerini göz ardı etmemek, özellikle yaz aylarında son derece önemlidir.
Ancak, güneş ışınlarının cilt kanserlerine yol açıp açmadığı konusu hala tartışmalı bir alandır. Yapılan araştırmalar, güneşe aşırı maruz kalmanın cilt kanseri riskini artırabileceğine işaret etse de, bazı firmalar bu durumu abartarak tüketicilerde korku yaratmaya çalışmaktadır. İstatistikler, cilt kanserine yakalanma riskinin, beyaz tenli bireylerde yüzde 2.6, esmer kişilerde yüzde 0.6 ve siyah tenlilerde ise yüzde 0.1 olduğunu göstermektedir. Ayrıca, güneşe bağlı cilt kanseri vakalarının oldukça nadir olduğu da bir gerçektir.
Güneşin Faydaları: D Vitamini ve Sağlık Üzerindeki Pozitif Etkiler
Güneş ışınlarının, cilt üzerindeki zararlı etkilerinin yanı sıra birçok faydalı etkisi de vardır. İnsanlık tarihinin büyük bir kısmı güneş ışınları altında geçmiş ve bu süreçte vücut, güneşe alışmış ve ona uyum sağlamıştır. Güneş ışınları, ciltte D vitamini üretimini sağlayarak, bağışıklık sistemini güçlendirir ve kemik sağlığını korur. Ayrıca, güneş ışınları ruh halini iyileştirici etkiler yaparak, depresyonun önlenmesine yardımcı olabilir. Bu durumun en çarpıcı örneklerinden biri, intihar oranlarının en yüksek olduğu ülkelerin, güneşe en az maruz kalan İskandinav ülkeleri olmasıdır. Güneşli ülkelerde ise bu oranlar belirgin şekilde daha düşüktür.
Güneş ışınları, sadece psikolojik değil, aynı zamanda fizyolojik olarak da vücutta birçok olumlu etki yaratır. D vitamini, bağışıklık sistemi üzerinde koruyucu bir rol oynar ve birçok hastalığa karşı vücudu savunur. Özellikle romatizma gibi hastalıkların tedavisinde önemli bir faktördür. Bunun yanı sıra, güneş ışığı sayesinde vücutta serotonin hormonu salgılanır, bu da ruh halinin iyileşmesine ve depresyonla mücadeleye yardımcı olur.
Dikkat! Aşırı Güneşe Maruz Kalmak D Vitamini Üretimini Engelliyor
Yüksek koruma faktörlü güneş kremleri, cildin D vitamini üretimini engelleyebilir. Bu kremler, cilt üzerinde koruyucu bir bariyer oluşturur ancak aşırı kullanıldığında, D vitamini sentezini durdurabilir. Yani, güneş ışığından korunmaya çalışırken, bu durumun sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini göz ardı etmemek gerekir. Bu yüzden, güneşe maruz kalma süresini dengede tutmak, vücutta D vitamini üretimini engellemeyecek şekilde önlem almak son derece önemlidir.
Güneşe Maruz Kalma Süresi: Ne Zaman Güneşe Çıkmalı, Ne Zaman Kaçınmalı?
Güneşe maruz kalmanın, zararlarından korunmanın en etkili yolu, öğle saatlerinde güneş ışınlarından kaçınmaktır. 12 ile 3 arasında güneş ışınları en güçlü olduğu için, bu saatlerde dışarıda olmak, güneş yanıkları ve cilt hasarları riskini artırır. Ancak, bu saatlerin dışında kalan zaman dilimlerinde, gölge altında kalmak veya şemsiye kullanmak da oldukça faydalıdır. Özellikle açık tenli kişiler ve çocuklar, bu kurallara daha dikkatli bir şekilde uymalıdır. 1-1.5 saatten fazla güneş altında kalanlar, 30-50 faktörlü güneş kremi kullanmalıdır.
Güneş Kremlerinin Seçimi: Hangi Ürünler Doğru?
Güneş kremi seçerken, yalnızca yüksek faktörlü olanlar değil, aynı zamanda cilt tipinize uygun olanlar da önemlidir. Çocuklar ve yaşlılar gibi D vitamini üretimi konusunda daha hassas bireyler için, belirli süreler boyunca güneşe maruz kalmak ve bu süreyi fazla abartmamak gereklidir. Dünya Sağlık Örgütü, bedenin yaklaşık yüzde 30-40’ının 30 dakika boyunca güneş ışığına maruz kalmasını önermektedir. Bu süre, özellikle yaşlı bireyler için kritik öneme sahiptir.
Güneş Dostumuzdur, Ama Dikkatli Olmalıyız
Güneşe karşı duyulan korku ve endişe, gereksiz yere büyütülmemelidir. Güneş, hem fiziksel hem de ruhsal sağlığımız için vazgeçilmezdir. Güneş ışınlarından en iyi şekilde faydalanmak için, aşırıya kaçmadan, dengeli bir şekilde güneşe maruz kalmalı ve doğru önlemleri almalıyız. Güneş kremi, sadece belirli zamanlarda ve ihtiyaç duyduğumuzda kullanılmalıdır. Sağlıklı bir yaz geçirmek için, güneşe karşı korku değil, bilinçli bir yaklaşım benimsemek en doğrusu olacaktır.