Ulusal Süt Konseyi (USK) çiğ süt tavsiye fiyatının, 1 Ekim itibarıyla üreticinin eline litre başına net 7,50 lira geçecek şekilde belirlenmesine karar verdi. Konuyla ilgili tartışmalar devam ederken bir açıklama da Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Karakülçe’den geldi. Karakülçe, “Bu fiyatlarla üreticinin ayakta kalması imkansız” dedi.

Süt Konseyi’nin açıklamış olduğu fiyat, üreticiyi daha çok zora sokan ve emekçiyi emeğinin karşılığını alamayan bir noktaya getirir. Bunun neticesinde de mevcut hayvan popülasyonunun daha çok azalacağı, üreticinin kazanamaz hale geleceği bir gerçek. Fiyatın artırılması istenildiğinde bakanlıklardan onay verilmediği gibi, ‘Zam yapılırsa enflasyon artar’ gibi halkı oyalama tavrı sergilenmiştir. Tüm bunlar çerçevesinde ne yazık ki üzülerek söylüyorum ki adeta üreticiye ‘Üretme’ deniliyor” ifadelerini kullandı. Uzun süredir çiftçilerin girdi maliyetleri mücadele ettiğini ve her şeye rağmen ayakta kalmak için direndiğini de yorumlayan Karakülçe, “Yem, enerji ve girdi maliyetlerinin bu kadar yükseldiği bir durumda sütün fiyatının aynı kalmasını akıl almıyor. Bu iş aynı asgari ücret gibi oluyor; Ulusal Süt Konseyi yılda bir ya da iki sefer toplanıp fiyat belirliyor. Bu fiyat da daha önceden belirlenmiş. Üreticinin gönlü 9 ila 10.5 arasında bir rakam için böylesi bir rakam hiç olmadı. Üreticinin bu işi yapmaya devam edebilmesi için sütü 10 liradan aşağıya vermemesi gerekiyor. Belki de Cumhuriyet tarihimizde bir ilk oluyor; süt hammaddesine talip çıkan sanayiciler, ‘Bu şekilde devam ederse süt alamayız’ diyor. Bu fiyatlarla bu işin sürdürülebilirliği mümkün değil. Enflasyon yükselmesin diye de böylesi adımlar atılması doğru değil. Ülkedeki hayvancılık enflasyona kurban ediyor, cefakar hayvancılarımız sadece üretime değil hayata da küstürülüyor” dedi.

Sadece süt fiyatlarında değil, kırmızı et fiyatlarında da önümüzdeki günlerde ciddi bir artış beklentisi olduğunu hatırlatan DSP’li Karakülçe, “Kırmızı et sektöründe de üreticiler zarar noktasında. Bu fiyatlarla hayvan kesimi yapamayacaklarını söylüyorlar. Yem fiyatları sürekli yükseldiği için sürekli zarar ediyorlar. Tüm bunlara karşı bir de yurtdışından hayvan getirilmesine izin verdiler. Yerli üreticimizi teşviklerle motive edip üretimi artırmak yerine, yurtdışında üretim yapanları zengin ediyorlar. Tüm bu yaşananların vatandaşa da yansıması çok kötü. İnsanımız artık kırmızı eti kasap vitrininde sütü de ancak rüyalarında görecek. Bunu her platformda dile getirecek, mücadelemizi sürdüreceğiz. Üreticimizin her daim yanında olacağız” diye konuştu.

YAĞMUR DAŞTAN / ÖZEL HABER