Çin'in Wuhan kentinde başlayarak tüm dünyayı tehdit eden ve son olarak da geçtiğimiz hafta içerisinde Türkiye'ye ulaşan koronavirüs salgını nedeniyle her kesim olumsuz etkilendi. Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak nitelendirilen virüsten kaçış için birçok ülke adeta seferberlik ilan ederken, Türkiye'de geniş bir panik havası hakim. İzmir'de sokakların boş görüntüsü objektiflere yansırken, kamu kurumlarında alınan tatil kararları da dün itibarı ile uygulanmaya başladı. Son olarak İçişleri Bakanlığı tarafından 81 ilin valiliğine gönderilen "Koronavirüs tedbirleri" başlıklı genelgeyle salgın nedeniyle neredeyse bütün işletmeler kapandı. Gelişmelerin ardından gözler İzmir'de eğlencenin kalbi olan başta Kordon olmak üzere, Bostanlı, Bornova, Göztepe ve Alsancak ile Türkiye'nin en büyük açık hava alışveriş merkezi konumundaki Kemeraltı'na çevrildi. Virüsü kriz olarak niteleyen esnaf temsilcileri Ege Telgraf'a yaptıkları açıklamalarda yaşanan ekonomik krizin gölgesinde son darbeyi de korona virüsüyle yediklerini aktardı. Çok sayıda alkollü eğlence mekanı ve restorana ev sahipliği yapan Göztepe semtinde esnafın kepenk indirdiği dikkatlerden kaçmazken, son gelişmeleri aktaran Yalı İşadamları İşletmeciler Derneği Başkanı Rıfat Erdal, "Bu yasak 15 gün sürecek deniyor ancak, bu 15 gün içerisinde bünyemizde çalışan personelimizin maaşları, sigortaları, faturalarımız, ödediğimiz vergiler, işyeri kiraları ne olacak belli değil. Zaten bir krizin içerisindeyiz. Bu bölgede zaten zor durumdayken, bir de böyle bir şey olması bizi gerçekten güç durumda bıraktı. Biz zaten kiramızı bile doğru düzgün ödeyemezken, 15-20 gün mekanları kapatmamamız nasıl sonuçlanacak bilemiyoruz. Evet, dernek olarak üyelerimizi korumaya çalışıyoruz ancak bizim de bağlı bulunduğumuz meslek odaları var. Odaların hükümet ile neler görüşecek nasıl neticelenecek merak ediyoruz. Karşımızda bir salgın var, elbette kimse bunu istemez, önlem alınacaksa biz de önlem alalım. Ama kayıplarımız nasıl karşılanacak? Esnaf olarak biz de devlete ödediğimiz vergilerde erteleme talep ediyoruz. Bu ay kiramızı vermeyelim, önümüzdeki ayda da işletmelerimiz açık olduğu gün kadar kira ödeyelim gibi teklifler öneriliyor. Ancak bu durum bizi aşıyor. Her şeyden önce bunun için bir kanuni düzenleme yapılması lazım. Karşımızda devlet yok, buralar özel mülkiyet, mal sahiplerine ne diyeceğiz? Tek güvencemiz sigortalarımız. Onlar da sel, yangın, deprem gibi özel afet durumlarını karşılıyor. Böyle bir durumda yasal bir zemini olmadan bize nasıl yardımcı olacaklar? En azından Defterdarlık'a ödediğimiz işgaliye bedelleri için meslek odalarının devlet ile bir uzlaşmaya varmasını temenni ediyoruz. Pazar günü buralar adeta bir terk edilmiş şehir havasına bürünmüştü. Karşımızdaki manzara kıyamet filmlerini aratmıyordu ve caddeler, restoranlar bomboştu. Şu anda adeta 1980'li yılları yaşıyoruz" dedi.

KEMERALTI BOŞ KALDI

İzmir'de krizin bir diğer adresi ise kentin alışveriş geleneği olan Kemeraltı idi. Hafta içi olmasına karşın, resmi dairelerde personele verilen özel sağlık izinlerinin de etkisiyle sokaklar boşaldı, öğlen arasında restoranlar boş kaldı, kimi çarşı esnafı işyerlerini dahi açmadı. Virüs karşısında tedirgin günler geçirdiklerini ancak vatandaşları ve işyeri sahiplerini paniğe kapılmamaları konusunda uyaran Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Semih Girgin, "Çarşı şu anda virüsten ötürü boş durumda. Kemeraltı'nın hali aslında ülkenin haliyle aynı. Yapabileceğimiz tek şey, devletten gelen resmi makamlardan gelen açıklamalar doğrultusunda gereken tedbirleri alıp, ona göre davranmak. Elimizden başka bir şey gelmiyor. Sonuçta bu bir salgın ve herkes kendi sağlığını korumak zorunda. Şu anda sokağa çıkma yasağı ilan edilmedi. Elbette ihtiyaçlarını erteleyip bu korkudan ötürü evinden çıkmayacak olanlar var. Ancak ihtiyaçlarını görmek için çarşıya pazara çıkmak zorunda olan da bir kesim var. Buna ilaveten işletme sahibi ve esnafların da sabit ödemeleri var. Kira, stopaj, faturalar, personel maaşları, bunlar hayatın gerçekleri... Devlet bununla ilgili bir şey söylemedi, ne yapacağız henüz belli değil. İnsanlar hayatın akışına devam etmek zorunda. Esnaf bu noktada koruma altına alınmalı. Biz bu dertlerimizi gündeme taşıyıp da kimseyi paniğe sevk etmek istemiyoruz. Ne olursa olsun önceliğimiz devletten gelen resmi açıklamalardır. Hükümet ne derse üzerimize düşen görevi yapmaya hazırız. Gereken fedakarlığı bizler esnaf olarak zaten gösteriyoruz. Kemeraltı'nın en büyük artısı açık hava alışveriş merkezi olması. Kaldı ki bizde bir gelenek var. Herkese kendini koruması için tavsiyeler verip devlete yardımcı olacağız, gelen müşterilerimize kolonya vereceğiz. Kendimizi koruyacağız, birlik olup bu krizi aşacağız. Eğer panik olursak sadece Kemeraltı değil, ülke ekonomisi büyük zarar görür. Devlet sokağa çıkma yasağı ilan etmediği müddetçe dükkanlarımız açıktır. Son kapatma kararının içeriği bir muamma. Ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz. Sonuçta bu işyerlerinde çalışan da ücretli bir kesim var. Bu insanlar geçimini nasıl sağlayacak, ne yapacak, bilmiyoruz. Sabretmekten başka çaremiz yok" diye konuştu. Erman Şentürk / Özel Haber