Mart ayında itibaren ülke geneline atılması beklenen normalleşme adımlarıyla birlikte uygulanan birçok yasağın da kademeli olarak kaldırılması bekleniyor. Pandemi sınırlamaları nedeniyle en çok mağdur olan kesimlerin başında gelen yaşlılar da yapılacak yeni düzenlemelerden yana ümitli. Tüm Emekliler Sendikası MYK Üyesi İbrahim Yılmaz, “Artık evde oturmaktan sağlığımızdan olduk. Aşı olan bizler evdeyiz aşı vurulmayanlar ise her gün sokakta. Bu tezatlık artık son bulsun ve Mart ayında yasaklar kaldırılsın” sözleriyle taleplerini duyurdu.

‘MUTLAKA İPTAL EDİLMELİ’

65 yaş ve üzeri vatandaşlara yönelik uygulanan pandemi yasakları nedeniyle yaşadıkları mağduriyetin sürdüğünü ifade eden Tüm Emekliler Sendikası MYK Üyesi İbrahim Yılmaz, Mart ayından itibaren atılması beklenen normalleşme adımları sonrasında beklentilerini şöyle aktardı: “Bize yönelik toplu ulaşım sınırlamasının kaldırılması belediyelerin tek başına yapacağı bir iş değil. Bununla ilgili öncelikle İçişleri Bakanlığı’nın genelge yayınlaması lazım. Yoksa büyükşehir belediyeleri bu yasağı tek başına uygulayama ya da tek başına iptal etme yetkisine sahip değil. Biz sendika olarak bunun kaldırılması için tepkimizi gösterdik, göstermeye de devam ediyoruz. Hatta kararın yürütmesinin durdurulması için dava açmıştık ve o davayla ilgili süreç de devam ediyor. Bu yasak mutlaka ve mutlaka iptal edilmeli. Sadece bu değil, belli saatlerden sonra sokağa çıkmamız da yasak. Bunların tümden kaldırılması gerekiyor. İnsanların artık evde oturmaktan sağlığı bozuldu. Hastaneye gitmek istiyoruz, gidemiyoruz. Sağlık hizmeti bile alamaz olduk. Emeklinin zaten özel bir hastaneye gitmesi mümkün değil. Aldığı bu ücretlerle emekli bir vatandaşın özel hastanelerde çıkan 200-300 liralık ek tedavi ücretini ve tetkiklerin parasını ödemesi imkansız gibi bir şey. Diğer yandan, toplu ulaşım yasak olduğundan devlet hastanesine gitmek için de ya eşimiz dostumuz, çocuğumuz bize yardım edecek ya da taksiyle ulaşım sağlayacağız. Peki, yakınımız yoksa ne yapacağız? Bugün nereden baksanız bir hastaneye gitmek için en az 60-70 lira para ödemeniz lazım. Ama biz devlet hastanesinde tedaviye ve aldığımız ilaçlara bu kadar para ödemiyoruz. Yani sırf bu yasak yüzünden verdiğimiz yol parası hastaneye vereceğimiz parayı geçiyor. İyi de emeklinin bunu karşılayabilecek durumu, öyle bol bir parası yok ki. Elimizde hastane randevumuz olduğuna dair belge var ama metroya, otobüse, vapura binemiyoruz. Ulaşım kartlarımızda HES kodu tanımı olduğundan kartlarımız blokeli durumda, hiç binemiyoruz. Sağlığımız için acil bir durum olsa bile sağlık hizmeti alamıyoruz. Çoğu zaman sınırlamalardan ötürü randevu bile alamıyoruz. İnsanların gidip özel hastanelerden sağlık hizmetlerini alabilmeleri ellerine geçen bu ücretlerle mümkün değil. Bu yanlış bir an önce son bulmalı.”

‘EN DİKKATLİ GRUP BİZİZ’

Yılmaz, son olarak yaşlıların aşı olmasına karşın evde oturduğunu belirterek sınırlamanın kaldırılmasını talep ettiklerini söyledi ve şöyle devam etti: “Eğer ki Mart ayında ülke olarak normalleşmeye başlayacaksak, öncelikle 65 yaş üzeri vatandaşlara getirilen bu yasaklar kaldırılmalı. Hatta ilk önce yapılması gereken iş budur. Biz normalleşmenin başlayacağını düşünüyoruz. Kendi penceremizden baktığımızda öncelikli beklentimiz toplu ulaşım sınırlamasının kaldırılmasıdır. Bunun ardından, sokağa çıkmak için bize verilen günlük üç saat limit çok yetersiz. Elbette bunun tamamen kaldırılmasını talep ediyoruz ama en azından bu üç saatin 5-6 saate çıkartılmasını ümit ediyoruz. Türkiye'de bu virüse karşı en dikkat eden bizim yaş gurubumuzdur. Yaşlı olduğumuzdan riskleri biliyoruz, tüm tedbirlere uyup önlemlerimizi alıyoruz. Ayrıca, aşılama süreci herkesin malumu. Şu anda bizim yaş gurubumuzda aşağı yukarı herkes aşı olmuş durumda. Diğer yandan gelin görün ki, nüfusun esas büyük bölümü olan ve her gün işe giden, dışarıya çıkan orta yaş gurubu henüz aşı olmadı. Aşı vurulanları eve kapattılar. Aşı olmayanlar ise sokakta geziyor. Peki o zaman bizi neden aşıladılar? Bana aşı vuruyorsun ama evde otur diyorsun. Aslında onların riski bizden daha çok. Eğer bizi korumak istiyorsanız, işe giden, dışarıya çıkan insana aşı vurun. Çünkü onlar akşam eve yanımıza dönüyor, biz yine risk altındayız. Bizi zaten bu yasaklarla aylardır eve hapsetmiş durumdalar.” Erman Şentürk / Özel Haber