İrem Buse Kırkkayalı-EGE TELGRAF-Sıcak havaların etkisini artırdığı yaz aylarında vücudun en çok ihtiyaç duyduğu şey, kuşkusuz yeterli su ve mineral takviyesi oluyor. Ancak her zaman litrelerce su içmek kolay olmuyor. Tam da bu noktada, doğanın bize sunduğu su oranı yüksek meyve ve sebzeler devreye giriyor. Özellikle karpuz, kavun, çilek, salatalık, domates gibi yaz ürünleri; hem doğal serinlik sunuyor hem de vücut dengesini içeriden onarıyor.
Beslenme uzmanlarının yaz ayları için ilk tavsiyesi, sıvı kaybını sadece su ile değil, aynı zamanda bol su içeren meyve ve sebzelerle de karşılamak yönünde. Bu gıdalar, yüksek su oranları sayesinde terle kaybedilen sıvıyı yerine koymaya yardımcı olurken; içerdiği vitamin, mineral ve antioksidanlarla da bağışıklık sistemini destekliyor.
KARPUZ VE KAVUN: EN GÜÇLÜ DOĞAL SIVI KAYNAĞI
Yaz sofralarının baş tacı olan karpuz ve kavun, yüzde 90’a yakın su içeriğiyle vücudun susuz kalmasını önlemeye yardımcı olur. Aynı zamanda içerdiği C vitamini sayesinde cildi güneşin zararlı etkilerine karşı korurken, potasyum ve magnezyum gibi minerallerle kas fonksiyonlarını destekler. Karpuzda bulunan “likopen” adlı antioksidanın, hücre yenilenmesini desteklediği de yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur.
SALATALIK VE DOMATES: SADECE YANINDA DEĞİL, MERKEZDE OLMALI
Geleneksel olarak her öğünde “yanında” sunulan salatalık ve domates aslında yazın tam birer kahramanıdır. Salatalık yüzde 95’e yakın su içerirken; içeriğindeki silika sayesinde cildin esnekliğini artırır, ödem atımına destek olur. Domates ise hem su oranı hem de içerdiği likopen, folik asit ve C vitamini ile sadece sindirimi kolaylaştırmaz, aynı zamanda güneşe bağlı yaşlanma belirtilerini de geciktirir.
ÇİLEK VE ŞEFTALİ: GÜNEŞİN YORDUĞU CİLDE DOĞAL DESTEK
Tatlı isteğini bastırmak için ideal birer seçenek olan çilek ve şeftali, yazın doğal atıştırmalıkları arasında yer alır. Çilek, hem su oranı hem de antioksidan kapasitesiyle bağışıklık sistemine destek sağlar. İçeriğinde bulunan ellagik asit, hücre yenilenmesine katkı sunar. Şeftali ise sindirimi kolaylaştırır ve lif içeriği sayesinde bağırsakları harekete geçirir. Her iki meyve de doğru porsiyonla tüketildiğinde hem tatlı ihtiyacını karşılar hem vücudu susuz bırakmaz.
GÜNLÜK BESLENMEYE NASIL DAHİL EDİLMELİ?
Uzmanlar, bu meyve ve sebzelerin sadece ana öğünlerde değil, öğün aralarında da tüketilmesini öneriyor. Özellikle sıcaklığın en yüksek olduğu 12.00–16.00 saatleri arasında bir dilim karpuz ya da bir kase çilek gibi soğuk ve su oranı yüksek besinler, hem enerji verir hem de sıvı ihtiyacını destekler. Ayrıca bu meyvelerle hazırlanan buzlu smoothie’ler ya da yoğurtlu kaseler de yaz boyunca hem sağlıklı hem serinletici bir alternatif sunar.
Yaz boyunca bu doğal ürünleri sofralarda daha fazla bulundurmak, sadece serin kalmak için değil, sağlıklı bir vücut için de büyük önem taşır. Özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik rahatsızlığı olan bireylerde su dengesi bozulduğunda oluşabilecek riskler düşünüldüğünde, bu tarz doğal takviyelerin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.
DOĞRU ZAMAN, DOĞRU BESİN: SAĞLIKLI YAZ ALIŞKANLIKLARI KAZANIN
Yaz ayları aynı zamanda yeni alışkanlıklar kazanmak için de ideal bir dönem. Su oranı yüksek meyve ve sebzeleri tüketme alışkanlığı, sadece bu mevsimle sınırlı kalmamalı. Mevsiminde ve taze tüketilen doğal gıdalar, yıl boyunca bağışıklık sistemini güçlendirirken, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının temelini oluşturur.
Unutmayın: serinlemek sadece klimanın işi değil. Doğru gıdalarla vücudu içeriden soğutmak da en az dış etkenler kadar önemli.