Çok duyduğumuz, genelde ‘Diyet’ yaparken içilen sonrasında pek sık tüketilmeyen ‘Yeşil Çay’ dan bahsedelim. Özellikle sonbahara girdiğimiz şu günlerde elimiz artık sıcak içeceklere doğru kayıyor. Yeşil çay için yüksek antioksidan içeriği ve sağlık açısından faydalarıyla göz ardı edilmeyecek bir içecek diyebiliriz. Çay, Asya kökenli küçük bir ağaç olan ‘Camellia Sinensis’ bitkisinin yeşil yapraklarından elde ediliyor. Siyah, yeşil ve beyaz çayların aslında hep aynı bitkinin yapraklarıdır. Aralarındaki farklar işlenme şekilleridir. En önemli farkı, siyah çayın oksitlenmesidir. Yeşil çay daha az işlenerek tazeliğini korur ve antioksidan değeri daha yüksek kalarak bedenimiz üzerinde daha fazla olumlu katkı sağlar. İÇERİĞİ Yeşil çayın en önemli özelliği, epigallokateşin-3-gallat (EGCG) adı verilen bir kateşin içermesidir. Kateşinler, hücre hasarını önlemeye ve diğer faydalar sağlamaya yardımcı olan doğal antioksidanlardır. Bu maddeler vücutta serbest radikallerin oluşumunu azaltarak hücreleri hasara karşı korurlar. Vücuttaki iltihabı azaltmak ve kanserle savaşmaya yardımcı olmak gibi sağlık yararları olan doğal bileşikler olan polifenoller açısından zengindir. NASIL İÇMELİYİZ? Yeşil çay günümüzde hemen her yerde ulaşabileceğimiz bir çay olmuştur. İstediğimiz zaman aktarlarda, marketlerde kolaylıkla bulabiliriz. Yeşil çayın hazırlanması siyah çaya benzemekle beraber ılık olarak tüketmek daha fazla yarar sağlamaktadır. Bir fincan yeşil çay için su kaynadıktan sonra beş dakika bekletilir ve içerisine bir çay kaşığı ilave edilir, daha sonra 2 veya 3 dakika demlendikten sonra tüketilir. Fazla bekleyen, rengi değişen ve uzun süre demlenen çay faydadan çok zarara neden olabilir. KANSERE KARŞI SAVAŞIR Yeşil çay, güçlü antioksidanların mükemmel bir kaynağıdır. Vücutta serbest radikallerin oluşumunu artması ve oksidatif hasarın, kanserler de dahil olmak üzere, kronik hastalıklara yol açabileceğini gösterilmiştir. Antioksidanlar ise oksidatif hasara karşı korunmaya yardımcı olur. Yapılan çalışmalar, düzenli yeşil çayı içen kadınların, kadınlarda en yaygın kanserlerden biri olan, meme kanserine yakalanma riskinin yaklaşık yüzde 20-30 daha düşük olduğu yönündedir. Yeşil çay içen erkeklerin de prostat kanseri riskinin daha düşük olduğunu gözlemlenmiştir. ALZHEMİR RİSKİNİ AZALTABİLİR Düzenli yeşil çay tüketimi, beyin fonksiyonunu iyileştirebilir.  Alzheimer hastalığı yaygın bir nörodejeneratif hastalıktır ve yaşlı erişkinlerde sıkça karşılaşılan bir hastalıktır. Çalışmalar, yeşil çaydaki kateşin bileşiklerinin, beyindeki nöronlar üzerinde çeşitli koruyucu etkilere sahip olabileceğini ve  demans, alzhemir riskini azalttığını göstermektedir. Yeşil çaydaki biyoaktif bileşiklerin beyin üzerinde çeşitli koruyucu etkileri vardır. AĞIZ KOKUSUNU AZALTIR Yeşil çaydaki kateşinlerin ağız sağlığı için de faydaları vardır. Streptococcus mutans ağızda yaygın olarak bulunan bir bakteridir. Plak oluşumuna neden olur ve boşluklara ve diş çürümesine sebebiyet verebilir. Yeşil çaydaki kateşinlerin ağız bakterilerinin büyümesini engelleyebilmektedir. Kateşinler, ağızda bakteri üremesini engelleyerek ağız kokusu riskini azaltmaktadır. KOLESTEROLU İYİLEŞTİRİR Kardiyovasküler hastalıkları önlemeye yardımcı olabilir. Kardiyovasküler hastalıklar, dünya çapında önde gelen ölüm nedenleridir. Yapılan araştırmalar, yeşil çayın toplam kolesterol ve LDL (kötü) kolesterol seviyelerini iyileştirebileceğini gösteriyor. Yeşil çay ayrıca LDL partiküllerini kalp hastalığına giden yolun bir parçası olan oksidasyondan koruyan kanın antioksidan kapasitesini arttırır. Risk faktörleri üzerindeki faydalı etkileri göz önüne aldığımızda, yeşil çay içen kişilerin kardiyovasküler hastalıktan ölme riskinin %31'e kadar daha düşük olabileceği yönündedir. Kısacası yapılan araştırmalar, düzenli yeşil çay içen kişilerin kardiyovasküler hastalık riskinin daha düşük olduğunu gösterir. KİLO VERMENİZE YARDIMCI OLABİLİR Yeşil çay metabolizmayı hızlandırıcı etkiye sahiptir dolayısıyla kilo verme üzerinde önemli etkileri bulunmaktadır. Yeşil çayın içerisindeki EGCG olarak isimlendirilen antioksidanın vücuttaki yağ yakım hızını artırarak obeziteyle savaşmada rol oynayabileceği bildiriliyor. Çeşitli çalışmalarda yeşil çayda bulunan kateşinlerden yüksek oranda alan grupların total, deri altı karın yağlarında ve trigliseridlerinde büyük düşüş görüldü. Araştırmacılar, yeşil çayla alınan kateşinin, sindirim sisteminde enzimlerin aktivitesini yavaşlatarak ve kalorilerin bağırsaklar tarafından emilimini azaltarak, kilo kaybını artıracağı üzerine yoğunlaşmaktadır. Aynı zamanda, açlık hissini bastırarak tokluk süresinin uzamasına katkı sağlar. Bu durumda besin alımını azaltabilir. Tabii ki, kilo vermek için yeşil çay tek başına yeterli değildir. Yalnızca yeşil çay tüketip beslenme ve egzersize dikkat edilmediği sürece zayıflama konusunda olumlu bir sonuç alınmaz. ÖDEMİ AZALTABİLİR Ödem vücudun fazla miktarda su tutması sonucu oluşan vücuttaki şişkinliktir. Ödem ve şişkinlik sıkıntısı olan kişiler kilo verme döneminde problemler yol açabilir. Herhangi bir hastalık durumu yok ise ve düzenli egzersiz yapıdığı, uyku düzeni düzgün olduğu, tuz tüketimi azaltıldığı ve yeterli miktarda su tüketildiği halde, ödem problemi yaşanılıyorsa yeşil çay tüketmek bu sorunun çözülmesine yardımcı olabilir. Kilo verme sürecinde günde içilen 1 kupa yeşil çay vücuttaki şişkinliği gidermeye yardımcı olur. Düzenli tüketilen yeşil çay idrar yolu ve bağırsakları da hızlandırarak vücuttan su atımı gerçekleştirebilirler. Yeşil çay sindirimi düzenleyerek gaz problemlerini de çözüp karındaki şişkinliği azaltmaya destek olur. Duygu Upçin