Dünyadaki en büyük 10 limandan biri olacağı ifade edilen Kuzey Ege Çandarlı Limanı’nın akibeti merak konusu oluyor. Yapımına başlanmasının üzerinden neredeyse 10 yıllık bir süre geçen limanın mendirek ve dalgakıranıyla çürümeye terk edildiği ifade ediliyor. Konuyla igili Ege Telgraf’a konuşan Çin İş Geliştirme Dostluk Derneği Ege Bölge Temsilcisi ve Serbest Danışman Salih Ertan, limanın stratejik önemine ilişkin açıklamalarda bulundu. Çandarlı Limanı’nın geçmişinin 1970’li yıllara dayandığını belirterek açıklamalarına başlayan Ertan, “Çandarlı Limanı özellikle son dönemlerde oldukça önemli hale geldi. Eylül ayı başında ESBAŞ’ın önayak olmasıyla hükümetten Batı Anadolu Serbest Bölge’nin kurulacağı açıklaması yapıldı. Batı Anadolu Serbest Bölgesi’nin Çandarlı Limanı, İstanbul-Çanakkale Otoyolu ve Çanakkale Boğazı ile lojistik altyapısını güçlendireceği vurgulandı. Bu açıklamanın ardından limanı artık bu bölge ile düşünmek gerekiyor. Menemen’deki serbest bölge de var... Liman bu iki serbest bölge için bir çıkış. Dolayısıyla bu nedenle Çandarlı Limanı projesi bir kez daha çok ama çok önemli hale geldi” dedi. salih-ertanKİMSE GELMEDİ’ “Bununla ilgili “Alsancak Limanı’nı Körfez’in dışına çıkarıyoruz” gibi kamuoyunda yanlış bir algı var. Çandarlı Limanı’nın bambaşka bir işlevi var” sözleriyle açıklamalarını sürdüren Ertan, şu ifadeleri kullandı: “Çandarlı Limanı, bir aktarma limanı... Konteyner limanı değil. İzmir’in arka sahası 40 ila 50 bin kilometrekare genişliğinde İpek Yolu’nun batı yakasında bir yatırım üssü. Firmalar gelip burada yatırımlarını yapsınlar. Aslında bakarsanız ortada plan yok ama projeler sürüyor... 2013 yılının aralık ayında son ihale yapıldı. Bunun nedeni de yanlış hesap. Yapılan ihalede son bir amil hüküm var. Bu limanın kapasitesi 4 milyon TEU yani 20’lik 4 milyon adet konteyner doldur ve boşalt yapacak. Taş çatlasa bu rakam 5’e çıkar. Amil hüküm, 12 milyon TU olacağının taahhüt edilmesiydi. Bu da imkansız. Bu yüzden 2013 yılında kimse gelmedi. Biri çılgınca bir teklif ortaya atsaydı ihaleyi alıp götürecekti. O tarihten sonra da bir daha ihale yapılamadı. 697 milyon lira harcandığı açıklanan limanın ihale süreci de böylece uzun süre sürüncemede kaldı. Şimdiki eğilim de ‘Bundan vazgeçelim’ minvalinde. Çandarlı Limanı için "Avrupa'nın en büyük yedinci konteyner limanı Pire'yi yarış dışı bırakacak" vaadiyle yola çıkılsa da gelinen nokta bu hedefin oldukça uzağında. Anlayacağınız, liman adeta yılan hikayesine döndü.” İpek Yolu’nun batı kapısının İstanbul olarak görüldüğünü ancak kentin Demir İpek Yolu ile uzaktan yakından alakası olmadığını söyleyen Ertan, “Tüm noktalar İzmir ile birleşiyor. Şu anda ülkemiz ekonomik sıkıntılarla boğuşuyor. Bu liman Türkiye’ye katma değer, istihdam katacak ama kimsenin bu derdi yok. Türkiye’nin lojistik merkezi İzmir. Aliağa ve Çandarlı’yı bu anlayış ile örgütleyip planlarsak bu kent ayağa kalkacak. Lojistiğin merkez kenti İzmir’dir; bunu uzakta aramaya gerek yok. İlk ihaledeki bazı maddeler yumuşatılmalı, Çandarlı Limanı’nı ülke ekonomisine kazandıralım” diye konuştu. YAĞMUR DAŞTAN / ÖZEL HABER