Ege Telgraf'ın sorularını yanıtlayan Tüm Emekliler Sendikası MYK Üyesi İbrahim Yılmaz, 65 yaş üzeri vatandaşlara getirilen yeni sokağa çıkma yasağına ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Yılmaz, uygulamanın yanlış olduğunu dile getirdi ve "Yaşlıları eve kapatmak virüse karşı çözüm değildir. Bizleri ötekileştirmeyin" dedi. Korona virüsü Türkiye'de yayılmaya devam ediyor. Alınan önlemler kapsamında risk grubundaki 65 yaş üzeri vatandaşların sokağa çıkması yasaklandı. Bu uygulamayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Sanki bu hastalığa sadece 65 yaş üzeri yaşlılar yakalanıyormuş gibi davranılmasını doğru bulmuyoruz. Haberlerde 65 yaş aşağı, 65 yaş yukarı deniyor. Ama bu salgın 40 yaşındaki insanları da vuruyor. Bu ülkede sadece yaşlılar bu hastalığa yakalanıyor gibi bir hava yaratılıyor. Bankta oturan yaşlıların üzerine su atmak, yaşlı ihbar hattı gibi uygulamalar getirmek utanç vericidir. Öncelikle güzelce konuşursunuz. Bu insanlığın son raddesine gelindiğinin bir kanıtıdır. Şu anda büyük bir ötekileştirmeyle karşı karşıyayız. Emeklileri, yaşlıları gözden çıkardılar mı? Bu insanlar parka neden geliyor oturuyor, neden dışarı çıkıyor? Önce bunu bir sorun. İlk önce yaşlıların sorunları nedir, bunları bir inceleyin. Belki çocukları evde onları korumak ve hijyen sağlamak için temizlik yapacak. Emekli nereye gidecek? Zorunlu olarak dışarıya çıkan arkadaşlarımız çok. Önce buna çözüm bulunmalı. Yaşlı vatandaşları korumak amacıyla adeta bir seferberlik başladı. Sık sık haberlere konu olan bu duyarlılık sizce olumlu bir şey mi? Sorun sadece parkta oturan emekliler değil. Üzerimizde mahalle baskısı kuruluyor. Vatandaş dışarıda yaşlı birisini gördü mü, bize adeta vebalıymışız gibi davranıyor. Böyle bir şey olabilir mi? Aramızda emekli olup da maaşıyla geçinemeyen ve bir işte çalışmak zorunda olan arkadaşlarımız var. Neden bizi böyle ötekileştiriyorsunuz? Neden insanları birbirine düşürüyorsunuz? Şimdi onlar ne yapacak? Borç harç içinde geçiniyoruz, borçları ve hacizden ötürü aylıklarından kesinti yapılan sıfır maaş alanlar ne olacak? Önce sorunlarımızla bir ilgilenin. Mağdur emekliyi ikinci kez mağdur etmenin anlamı yok. Bugün 100 lira fazla promosyon ücreti alabilmek için, bu zamanda canını tehlikeye atıp banka kapılarında gezen emekliler var. Yaşlıları sokaklardan toplamadan önce bu süreçte tedbir yani destek olarak elektrik ve doğalgaz faturalarını devlet ödeyecek deyin. Bir de sıkılmadan bize borçlarınızı internet bankacılığıyla ödeyebilirsiniz diyorlar. Bir sorun bakalım bizim internet alacak durumumuz var mı? Emeklide internet ne arar? Evimizi çok güzel geçindirdik de sıra internet bağlatmaya mı geldi? Çoğu emekli daha elektriğini, suyunu, doğalgaz faturasını bile ödeyemiyor. İnternet bizim için şu hayat koşullarında bir lüks, adeta bir hayal.

‘EMEKLİYE DESTEK YOK’

Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından sonra en düşük emekli maaşı 1500 liraya çıkartıldı, 1000'er lira olarak ödenen bayram ikramiyeleri de 2 ay öne çekildi. Açıklanan önlem paketindeki maddeleri nasıl karşıladınız? Bize hiçbir destek yok. Bu paraların bize erken ödenmesi bir çözüm değil. Bu süreçte sağlığın önemi bir kez daha anlaşıldı. Öncelikle sağlıkta katkı paylarını kaldırın, sağlık imkanlarını genişletin. Siz yaşlılara eve git diyorsunuz, peki hastaneye gitmek zorunda olanlar ne olacak? Bu insanlar nasıl sağlık hizmeti alacak? Lafta yaşlıya evde sağlık ve bakım hizmeti desteği verilecekti. Hani nerede? Bu paketin yalan olduğu gün gibi ortada. Siz emekliye kolonya dağıtmakla mı bu hastalığa çözüm getireceksiniz? Konut kredisine yüzde on indirim yapmışlar. Soruyorum, hangi emekli gidip bu maaşlarla ev alabiliyor? 1500-2000 lira maaşla ev alabilir misiniz? Bir kere banka bu maaşlara kredi vermez, verse de 1500-2000 liralar kredinin taksiti bile etmez. Uçak biletlerine, otellere indirim yapmışlar. Yaşlılara yasak getiriyorsunuz, insanlara sokağa çıkma diyorsunuz, uçak biletlerine KDV indirimi getiriyorsunuz. Bu nasıl mantıktır? Siz önce en azından bu süreçte gıdadaki, sağlık hizmetlerindeki, temel tüketim maddelerindeki KDV'yi kaldırın. Bugün ekmek alırken, su alırken, kolonya alırken halen yüzde 18 KDV ödüyoruz. Bu paket yandaşları kurtarma paketidir. Her şey kandırmaca, her şey yalan. Karantina günleri olarak da adlandırılan bu süreçte elinizdeki mevcut maddi imkanlarınız size yeterli geliyor mu? Şimdi herkes eve kapandı, tüketim arttı. Gelecek aya elektrik, doğalgaz, su faturalarını nasıl ödeyeceğiz bilmiyoruz. Zaten günü kurtaracak bir maddi durumdayız. Önümüzdeki ay muhtemelen karanlıkta oturacağız. Halk bunun üstesinden gelecek, elbet bugünleri de atlatacağız. Ama bugünler geçtikten sonra bunca masrafımızı, giderimizi nasıl kapatacağız? Bu süreçte emeklinin elektrik, doğalgaz ve su gibi tüketim giderleri ücretsiz olmalı. Aldığımız para belli, şimdi onun üç dört katını harcıyoruz. Hükümet acilen yeni bir paket açıklamalı. Çözüm üretmeliler. Biz bu yeni paket için beklenti içerisindeyiz. Eve kapanan yaşlı vatandaşlar neler yapıyor? Nasıl vakit geçiriyorsunuz? Temel ihtiyaçlarınızı karşılayabiliyor musunuz, ne gibi zorluklarla karşılaşıyorsunuz? Kendimden örnek verecek olursam, ben çoğunlukla evde kitap okuyarak vakit geçiriyorum. Eve hiç kimseyi kabul edemiyoruz, yalnızız. Sıkıldık. İhtiyaçlarımızı karşılamakta zorluk yaşıyoruz. Sağ olsun çocuklarımız, torunlarımız yardımcı oluyorlar. Kimsesi olmayanlar biraz daha güç durumda. Mahallemizdeki komşularımız, genç arkadaşlarımız yardıma koşuyorlar ama her yerde bu imkan yok. Gençlere ve sağlıkçılara bugünlerde büyük bir teşekkür borçluyuz. Pazara, markete çıkamıyoruz. Hükümet insanları eve kapatıyor ama hiçbir çözüm üretmiyor. Vatandaş televizyonlardaki çağrıları değil, vicdanını dinlesin. Yaşlıları hor görmeyin. Bu insanlara sahip çıkın. Bize tepki göstermeden önce derdimize kulak versin. Bu süreçte topluma ilaç gibi gelecek bir çağrıda bulunmak istiyoruz. Her genç çevresindeki bir yaşlıya yardım etsin. Mesela market alışverişimiz için bize yardımcı olabilirler. Bu yasak ortamında yaşlıların buna gerçekten ihtiyacı var. Peki bu salgına karşı kesin çözüm nedir? Salgını kontrol altına almak için sadece bize yönelik sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi yeterli değildir. Çünkü bu hastalık herkese bulaşıyor. Yalnız 65 yaş üzeri vatandaşlar korona virüsüne yakalanmıyor. Bekar olup da annesi ve babasıyla yaşayan bir genci düşünün. Fabrikada bin kişi çalışıyor, servisle işe gidip geliyor. Akşam eve geldiğinde virüs varsa eve taşıyacak. O zaman bana bulaşmayacak mı? Benim dışarı çıkmamamın ne faydası kaldı? 65 yaş üzerine eve kapatıp, diğer herkesi dışarı salarsanız bu hastalığının, salgının önüne geçemezsiniz. Bu nedenden ötürü genel bir sokağa çıkma yasağı ilan edilmeli. Avrupa'da ve dünyadaki gibi devlet de bizlere destek olmalı. Sağlık, gıda, tüketim harcamaları devlet tarafından desteklenmeli. Bugün Avrupa'da da birçok ülkede sokağa çıkma yasağı ilan ediliyor. Mesela Amerika'da devlet her vatandaşa destek için 1000'er dolar, Avrupa'da ise hükümetler vatandaşına 1000 Euro destek verdi. Biz maaşımızı alırken o kadar kesinti yapılıyor. O kesintiler neden yapılıyor? Neden bu kara günler için bizlerden toplanan o paralar şimdi kullanılmıyor? Suriyelilere 40 milyar lira harcadık diye çıkıp açıklama yaptılar mı? Peki kendi vatandaşınızın o kadar değeri kalmadı mı? Avrupa'da hükümetler vatandaşı için paket açıklıyor, bizim hükümet patronlar için paket açıklıyor. Erman Şentürk / Özel Haber