İzmir'de meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki depremde çok sayıda bina yıkıldı ya da hasar gördü. 2-3 yıllık milyonluk plazaların duvarları, kirişleri ise patladı. İnşaat Mühendisleri Odası Hasar Tespit Komisyonu’nda çalışmalarını yürüten Yüksek İnşaat Mühendisi Mutlu Burak Paksoy, yeni binaların aldığı hasara yönelik açıklamalarda bulundu. Yeni yönetmeliğe göre, kolon ve tuğla duvarlar arasında özel bir detay uygulanması gerektiğini dile getiren Paksoy, “Bu uygulanmadığı için yeni binalarda tuğla duvarlarda büyük hasarlar oldu. Bunun yanı sıra altında alışveriş merkezi olan, duvar olmayıp tamamen camlardan oluşan binalarda da yumuşak kat etkisi dediğimiz bir etki var. Üzerindeki katlar duvarlardan dolayı ağır ama alt katlar yumuşak, dolayısıyla bu da binalara büyük hasarlar vermektedir” ifadelerini kullandı.

Hasarları iki çeşit olarak düşünüyoruz

Yüksek katlı binaların zemin arttırıcı özelliği olduğunu özellikle Bornova ve çevresinde az katlı imar planları önerdiklerini söyleyen Yüksek İnşaat Mühendisi Mutlu Burak Paksoy, bina tamamlandıktan sonra yapılan tadilatların tehlikeli olabileceğini belirterek, “Hasarları iki çeşit olarak düşünüyoruz. Yapısal yani taşıyıcı sistem hasarları ki bunlar istenmeyenler, yapısal olmayan tuğla duvar gibi onarılabilecek hasarlar. Dolayısıyla depremlerde bina hiç çatlamayacak, hiç hasar almayacak diye düşünmemek lazım. Taşıyıcı olmayan elemanlar hasar alabilir. Depreme dayanıklı bina tasarımı için öncelikle zemin seçimi çok önemli. Buralara meslek odaları az katlı imar planları önermektedir. Yüksek katlı binalar depremde zemini arttırıcı etkisinden dolayı oldukça sallanmaktadır ve taşıyıcı olmayan duvarlar da hasar görmektedir. Bina bittikten sonra tadilatlar yapılarak binanın dengesi bozulabiliyor. Bu tip etkiler de yeni binaların hasar görmesine sebebiyet verebiliyor” diye konuştu. (DHA)