Deprem riski en az olan iller hangileri başlığı farklı ama bir o kadarda depremle bütüncül konulara değinmemizi sağlayacaktır. Böylece jeolojik zaman, jeolojik özellikler, masif arazi gibi kavramlara değinmemiz gerekecektir. Bu noktada Türkiye'de deprem riskinin az olduğu yerler kısmına masif arazi diyebiliriz. Ek olarak Türkiye'de deprem riski en az olan bölge için genç ülke olup olmadığımıza bakmamız gerekecektir. Üstünde durulması gereken konuların fazlalığı ortadır. Deprem riski olmayan iller hangileri başlığı ile her şey teker teker anlatılacaktır.  

Deprem Riski En Az Olan İller Hangileri?

Deprem konusunun daha iyi anlaşılması için ülkemizin jeolojik geçmişi incelememiz gerekir. Türkiye'nin hangi jeolojik zamanda oluştuğu deprem ile doğrudan ilgilidir. Ülkemizin genç bir ülke olduğu bu konu içerisinde ifade edilebilir. Genç ülke olma özelliğinden kaynaklı da birtakım özellikleri vardır. Örneğin ülkemizin ege bölgesinde yer altındaki sıcak suyun varlığı genç ülke olmamızdan kaynaklanmaktadır. Genç ülke olduğumuzdan dolayı deprem riski en az olan illerin sayısı azdır. Dolayısıyla masif arazi sayımız da azdır.

Türkiye'de Deprem Riski En Az Olan Bölge Nerelerdir?

Deprem bölgesinin en az olan bölgelerde ya da şehirlerde yer altı hareket halinde değil demektir. Dolayısıyla artık o bölgedeki yer altı artık oturmuş, hareket etmiyor ve deprem riski oluşturmuyor demektir. Bu arazilerin ya da bölgelerin bir adı vardır. O da masif arazilerdir. Ülkemizin bazı bölgelerinde de bu özellikte araziler vardır ve toplamda 12 tane olduğu vurgulanabilir. Bu arazilerde deprem riski çok azdır. Anlatılanlardan hareketle Türkiye'de deprem riski en az olan bölgeler şu şekildedir: Ergene Ovası Konya Ovası Tuz Gölü ve Çevresi Taşeli Platosu Sinop ve Çevresi Doğu Karadeniz Kıyıları

Türkiye'de Deprem Riski En Az Olan Şehirler Hangileridir?

Türkiye'de deprem riski en az olan şehirler deprem riski en az olan bölgelerdeki yerlerdir. Dolayısıyla birbiriyle bağlantılı bir durum söz konusudur. Deprem riski en az olan şehirler diğer şehirlere göre yer yapısı hareketsizdir ve daha katıdır. Bu sebeple de depremin gerçekleşme olasılığı daha düşüktür. Böylece Türkiye'de deprem riski en az olan bazı şehirler şu şekilde sıralanabilir: Sinop Trabzon Giresun Ankara Edirne Nevşehir Konya Karaman

"7-10 metreye kadar yer değiştirmiş alanlar var"

  Tatar, bölgede yaşanan iki büyük deprem sonrası birbirinden farklı 7 ayrı fay parçasının kırıldığını, dünyanın hiçbir bölgesinde, hiçbir jeolojik ortamında böyle bir afetin yaşanmadığını dile getirdi. Fay kırılmaları nedeniyle 7-8 metreye varan yatay yönde yer değiştirmeler yaşandığına değinen Tatar, "Bunlar bölgede hem jeolojik anlamda yüzey kırığı oluştururken, diğer yandan afet kadastrosu diye adlandırdığımız 7-10 metreye kadar yer değiştirmiş parseller, tarla sınırları, binalar, yerleşim yerleri var. Bunların her birinin ayrı ayrı çalışılması gerekiyor. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü bununla ilgili çalışmaları yapıyor." ifadelerini kullandı. Türkiye'de aktif 485 fay hattından her birinin 5,5 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeli bulunduğuna işaret eden Tatar, bu fayların en son ne zaman yıkıcı deprem ürettiği, hangi büyüklükte sarsıntı meydana geldiği gibi parametrelerinin bilinmesi gerektiğini belirtti.

"Bizim bir an önce bu şehirlerimizi daha dirençli hale getirmemiz gerekiyor"

Tatar, bu parametrelerin bilinmesi durumunda o fayın gelecekte deprem üretme potansiyelinin daha iyi anlaşılacağını anlatarak, şunları kaydetti: "AFAD'ın içinde olduğu Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız, MTA Genel Müdürlüğümüz ve TÜBİTAK ile bütün faylar çalışılmaya başlandı, bu çok önemli bir aşama. Sivas özelinde veya Orta Anadolu özelinde çok uzun yıllar deprem üretmemiş ama aktif olduğunu bildiğimiz, uzun yıllar suskun olan fay hatları var. Bu fay hatlarının hasar yaratması için illa bir yerleşim yerinden geçmesi de gerekmiyor, bunu Elazığ ve İzmir'de gördük. Tamamen zeminden kaynaklanan problemler oldu. O açıdan Sivas her ne kadar içinden aktif fay hattı geçen şehir olmasa bile Suşehri, Doğanşar, Koyulhisar, Gölova, Akıncılar ilçelerimizin içinden Kuzey Anadolu Fay Zonu'nun değişik kolları geçiyor. Şarkışla civarından Deliler fay hattının değişik kolları geçiyor. Buraların deprem üretme potansiyeli var. Bir deprem ürettiğinde de maksimum deprem üreteceği değerler biliniyor. Her halükarda bir deprem olduğunda Sivas ve bu bölgede bulunan tüm şehirlerimizde riskli yapıların belirlenmesi gerekir. Bizim bir an önce bu şehirlerimizi daha dirençli hale getirmemiz gerekiyor. Bu tür yerlerde zemin çok önemli ve Sivas'ın bu anlamda özellikle zeminin iyi olmadığını bildiğimiz alanlarını daha dirençli hale getirmemiz gerekiyor."