Buca, İzmir’in en kalabalık nüfusa sahip ilçesi. İyisiyle kötüsüyle kendi adına marka olan Buca Cezaevi, köklü tarihi geçmişi, NATO kampüsü, üzüm bağları, Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Spor’u, Levant...
Buca, İzmir’in en kalabalık nüfusa sahip ilçesi. İyisiyle kötüsüyle kendi adına marka olan Buca Cezaevi, köklü tarihi geçmişi, NATO kampüsü, üzüm bağları, Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Spor’u, Levanten köşkleri ile Buca, herkesin zihninde bir şekilde yer buluyor.
İzmir gibi dünya turizminde marka olması gereken bir şehirde bu marka kimliğine en iyi yakışacak yerlerden biri de kesinlikle Buca. Buca Belediyesi, ilçenin öncelikle İzmir’de daha sonra da ulusal ve uluslararası alanda tanıtımı için harekete geçti.
Ülkemizin önde gelen seyahat yazarları, gurmeleri ve Instagram fenomenleri bu hafta sonu Buca sokaklarını arşınlayacak. 30’a yakın ismin Buca sokaklarında dolaşıp ilçeyi keşfedeceği etkinlikte hangi mekanların öne çıkacağı, hangi unuttuğumuz yapılarla karşılaşacağımızı herkes gibi ben de merak ediyorum.
Yerel yönetimlerin yıllardır ihmal ettiği kent tanıtımının Buca Belediyesi tarafından önemsenip, böyle nitelikli bir projeyle hayata geçirilmesini önemsiyorum. Proje kapsamında Buca Belediyesi tarafından yönetilecek olan Buca’yı Keşfet hesabı bundan sonraki dönemde Buca denildiğinde ilk akla gelen hesap olacak. Buca’nın zenin tarihi, yeme-içme kültürü, gelenekleri-görenekleri, kültür sanat yaşamı, köyleri ve sosyal yaşamıyla ilgili her şey bu hesapta paylaşılacak.
Buca ile ilgili görsellerde ise #bucayikesfet hashtagi kullanılacak. Buca’yı İzmir’de böyle bir işe imza atan ilk belediye olmasından dolayı kutluyorum. Önümüzdeki hafta sonu milyonlarca kişi #bucayikesfet hashtagi ile yapılan paylaşımları görecek. Buca’nın turizmden hak ettiği payı alması ve farkındalık yaratılması için önemli bir adım.
SOSYAL MEDYA
Pandeminin hayatımıza girişiyle birlikte turizm de diğer tüm sektörlerin başına geldiği gibi baştan aşağıya yenilenme ve dönüşüm sürecine girdi. Bireysel turizm etkinlikleri ve seyahat deneyimi öne çıktı. Bundan sonraki süreçte kalabalık kitlesel turizm etkinliklerinin yerini kişisel seyahatler alacak.
Gastronomi ve kültür turizminin öne çıkmasıyla oğlak, ızgara, et ve çorba kültürü ile çok zengin bir altyapıya sahip olan Buca’nın da bu pastadan pay alması gerek. Tanıtım ve daha geniş kitlelere ulaşmak açısından geleneksel medyanın birkaç adım önüne geçen sosyal medya fenomenleri pandemi ile birlikte hayatımızda daha da çok yerde yer alacak.
Markaların, yerel yönetimlerin ve kendini anlatmak isteyenlerin reklam ve tanıtım stratejilerinde sosyal medyaya bugüne kadar hiç bakmadıkları kadar ilgi göstermek durumundalar. Lafı daha fazla uzatmadan bu hafta sizleri #bucayikesfet hasthagi ile Instagram, Facebook ve Twitter’a bekliyoruz.
