Yılın başından beri sanki bir deney yapılıyor biz de tüm insanlık olarak bu deneyin yapıldığı laboratuvarın içinde minik kobaylarız... Günlük yaşantımız, ruh halimiz, önceliklerimiz hatta sohbetlerim...

Yılın başından beri sanki bir deney yapılıyor biz de tüm insanlık olarak bu deneyin yapıldığı laboratuvarın içinde minik kobaylarız... Günlük yaşantımız, ruh halimiz, önceliklerimiz hatta sohbetlerimiz bile değişti. Her yerde gördüğümüz, duyduğumuz tek bir şey var; Evde kal Türkiye! Toplumsal anksiyetemizin tavan yaptığı bugünlerde elimizden geldiğince evde kalmaya çalışıyoruz. Tabi, kimsenin güzelim bahar aylarını sürekli evde geçiriyor olmaktan mutlu olduğunu düşünmüyorum ama evde olmanın farkında olmadığımız iyi yanları da yadsınamayacak kadar çok aslında… Bu küçük virüsün hayatımıza girmesiyle birçok çekirdek aile belki de hiç olmadığı kadar bir araya geldi. İşten, okuldan, bireysel sosyal hayatlardan bir anda uzaklaşıp evlere kapanınca aile içi sıcaklıktaki artış da kaçınılmaz oldu. Çalışma saatleri ya da izin günleri çakışan eşler uzun zaman sonra aynı masada yemek yiyip birlikte vakit geçirirken, gurbette evlat okutan anne-babalar da yavrularına vaktinden önce kavuştu. KRİZİ FIRSATA ÇEVİRİN Bence korona virüsün en iyi yanlarından biri de; önlem kapsamında belirlenen yasak ve kısıtlamaların getirdiği kişisel yetenek keşifleri oldu. Mesela ben; kafede bir dilimine en az 20 TL verdiğim çok sevdiğim o tatlıyı yapabiliyor, kendi saçlarımı da son derece başarılı bir şekilde kesebiliyormuşum. Kuaförler açık olsa saçlarımı kendim kesmeyi aklımın ucundan dahi geçirmez; tatlıyı da zaten yapamam diyerek denemeyi bile düşünmezdim. Ya da son dönemde popüler evde ekmek yapma furyası başlamaz, bir kısım erkekler de mutfağa, temizliğe merak salmazdı. Şimdi haklı olarak; “Hayatımıza girip bizi evlerimize kilitlediği için koronaya bir de teşekkür mü edelim?” diyenler olacaktır mutlaka. Etmeyelim tabi, o kadar da müteşekkir değiliz kendisine ama anlatmak istediğim krizi fırsata çevirmek yani olaya bakış açımızı biraz olsun değiştirebilmek. Eğer dışarı çıkıp çalışmak zorunda değilseniz evde yapılabilecek birçok etkinlik var aslında. Her şeyden önce evde geçirdiğimiz günleri spontane değil de plan dahilinde yaşamak daha doğru. Tabi ki, doğru beslenme, sağlıklı uyku ve sevdiklerinizle iletişim halinde kalmak yapılacaklar listesinin başını çekiyor. Listeye devam edecek olursak; uzun zamandır başlayamadığınız o kitaba ayıracak bolca vaktiniz var. Ya da hep ertelediğiniz diyet-spor ikilisini yavaş yavaş sakin hayatınıza dahil edebilirsiniz. Bir türlü fırsat yaratıp izleyemediğiniz dizi ve filmler için de epey vaktiniz olacak. Ayrıca dijital temizlik için de kesinlikle doğru zaman. Kısacası şimdiye kadar yapmak istediğiniz ama adım atamadığınız, fırsatınızın olmadığı ya da yarım bıraktığınız işlere alanlara yönelmenin tam zamanı. Bu size iyi hissettirecek ufak tefek dekor değişiklikleri gibi bir eylem de olabilir ahşap boyama veya şiir yazmak gibi bir hobi de olabilir. Mesele evde geçen zamanın kalitesini artırmak… Zaman dolu veya boş verimli veya değil buna bakmadan seyrinde ilerliyor. Kaygılarınızı azaltıp geçirdiğiniz anı keyfe dönüştürmek ise sadece sizin elinizde.