T.C. Sağlık Bakanı şöyle diyor: “Kovid 19 testi pozitif (+) olsa bile hastalık belirtileri yoksa hasta sayılmaz.” Ekliyor: “Hasta değil, vakadır.” Konuyu açalım: Bir anne adayında gebelik testi p...

T.C. Sağlık Bakanı şöyle diyor: “Kovid 19 testi pozitif (+) olsa bile hastalık belirtileri yoksa hasta sayılmaz.” Ekliyor: “Hasta değil, vakadır.” Konuyu açalım: Bir anne adayında gebelik testi pozitif. Bulantısı, karnında şişkinliği, aşermesi yoksa gebe değildir. Başka örnek: Bir kişide genel kontrol amaçlı yapılan testlerde tümör göstergeleri (marker) yüksek, ya da kan değerlerinde bazı olumsuzluklar var; örneğin akyuvar sayısı çok yüksek, ya da alyuvar sayısı çok düşük. Ancak, yakınması yok. Oldukça sağlıklı görünüyor. Bakan’a göre hasta sayılmaz. Vakadır. Aslına bakarsak ülkemizde, ortada çok ciddi bir vaka var. Bu da “güvensizlik” vakası. Ülkemizde bugün her alanda tam bir güvensizlik ortamı var. Koronadan çok daha ciddi olan konu budur. Hasta sayıları inandırıcı gelmiyor. Yoğun Bakım doluluk oranları şüpheyle karşılanıyor. Ağır hasta sayıları gerçeği yansıtmıyor. Neden? Çünkü güvenilmiyor. 11 Mart 2020 tarihinden başlamak üzere, her gün, ama her gün açıklamalarda bulunan, konuyu yakından takip eden, bir yandan bütün Türkiye’nin Kovid 19 ile ilgili rakamlarını alan, toplayan, gece gündüz demeden çalışan Bakan’ın yorulması çok doğal. Kilolu olması, büyük bir olasılıkla insülin direncinin de olması nedeniyle zaman zaman hata yapmasını olağan karşılıyorum. Kolay değil, bu süreci yönetmek. Ancak, bunların hiçbiri bazı bilgileri ve rakamları saklamasına gerekçe olamaz. Avrupa’da sadece Türkiye’de devletin paylaştığı rakamlara inançsızlık ve güvensizlik var. Neden, seçim mi? Ekonomi mi? İtibar mı? Uluslarası ilişkiler mi? Neden, neden, neden? Afet yönetiminde en önemli husus doğru bilgi, güvenilir bilgidir. Eğer doğru bilgi ve güvenilir bilgi zamanında ulaşmazsa fısıltı gazetesi harekete geçer.