Müsilajın, denizdeki biyolojik üretimin ilk aşaması olan bitkisel planktonların aşırı çoğalması sonucu salgıladıkları şeffaf ve yapışkan bir madde olduğunu belirten Sarı, bu fenomenin su sıcaklığı, durağanlık ve kirlilik gibi etmenlerin tetiklemesiyle ortaya çıktığını ifade etti.

Prof. Dr. Sarı, 2021 yazında Marmara Denizi'ni etkileyen müsilajın, Erdek Körfezi'nde yapılan dalışlarda 10 metre derinlikten 24 metreye kadar yayıldığını vurguladı. Müsilajın, suyun soğuması nedeniyle şu anda denizin dibinde askıda olduğunu, ancak su ısındıkça yüzeye çıkacağını belirtti. Bu süreçte, mercan, midye, pina gibi deniz canlıları tehlikeye giriyor.

Nazilli’de temizlik krizi: Kötü koku ihbarı üzerine zorla temizlenen evden 4 kamyon çöp çıktı! Nazilli’de temizlik krizi: Kötü koku ihbarı üzerine zorla temizlenen evden 4 kamyon çöp çıktı!

Marmara Denizi'nde yaşanan kirliliği ve atıkları ele alan Sarı, "25 milyon insanın atıkları denize salınıyor. Sanayi atıkları, tarımsal atıklar, ilaçlar ve gübreler denize karışıyor. Bu kirliliği temizlemek için atıkların doğru şekilde arıtılması gerekiyor. Ancak şu ana kadar sağlanan ilerleme sadece yüzde 0,7" dedi.

Pinaların denizin temizliğine katkı sağlayamayacağını da belirten Sarı, bu canlıların sadece deniz çayırlarında yaşadığını ve denizin temizlenmesi için asıl çözümün atıkların arıtılması olduğunu ifade etti. Yosunları ve deniz çayırlarını sökerek pinaların yaşam alanlarını yok etmenin büyük bir hata olduğunu belirten Sarı, denizlerin çöp kutusu olarak görülmemesi gerektiğini vurguladı.

Müsilajın tehdidinin arttığını ve denizlerin temizlenmesi için yapılması gerekenlerin acilen hayata geçirilmesi gerektiğini söyleyen Sarı, herkesin daha fazla bilinçlenmesi gerektiğinin altını çizdi.

Kaynak: İHA