Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla İzmir’deki Halkapınar Spor Salonu'nda düzenlenen ilçe belediye başkan adaylarının tanıtım toplantısına katıldım. Görevini yerine getirmeye çalışan yerel bir gazeteci olarak program sırasında çok sayıda şehir dışından tanıdığım dostlarım aradı. Ekran fotoğrafları attı. ‘Seni şu ulusal tv kanalında gördüm, bu ulusal tv kanalında şöyle yaparken gördüm’ söylemleri gün boyu devam etti. 
Nasıl olmasın ki; büyük önem verilen program için dev basın platform kurulmuş. Ulusal düzeydeki medya kurumlarımız son teknoloji ekipmanlarıyla platformda yerlerini almış. Dijital sistemle donatılmış canlı yayın araçları, dijital kameralar, led ışıklar, koltuklar, bistro masalar adeta yok yok. Tamda bir gece önce AK Parti İzmir Milletvekili gazeteci Şebnem Bursalı’nın sosyal medyasından paylaştığı gibi. AK Parti’nin Türkiye geneline vereceği mesajlar için ortam hazırdı. 
Bu dev ulusal medyayı platformda gören düz mantıkta biri çok rahat, ‘Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı veya başkan adaylarının başka basına ihtiyacı yok. Her gün bir ulusal medyaya çıksa yerel seçimin sonu gelir’ diyebilir. Yerel medyaya da ne gerek var? sorusuna cevap aramaya gerek bile duymayabilirdi. 
Taki ki benim gözlerinin gördüğünü kulaklarımın duyduğunu duyuncaya kadar. 
Dakikalar önce Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Konak Belediye Başkan Adaylığını duyurduğu AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, ulusal bir medyanın canlı yayın girişinde şunları yaşadı.
Spiker- Buca’nın mevcut belediye başkanı.......... diye giriş yaptı
Çankırı-Başını salladı.....
Spiker-Konak’ın mevcut belediye başkanı....diye toparlamak istedi
Çankırı-Yine başını salladı
Üçüncüde spriker durumu topladı. 
AK Parti’nin ilçe belediye başkan adayları sırasıyla ulusal düzeydeki medya kuruluşları aracılığıyla Türkiye’ye seslendi.  
Görevim sırasında ulusal medyadan beni gören ülkenin farklı kentlerindeki dostlarım ekran fotoğrafları attı. Ama o fotoğrafta bana eksik bir şeyler varmış gibi geldi. 
Bergama’dan Selçuk’a, Çeşme’den Ödemiş’e 30 ilçedeki basın mensupları o fotoğrafta olsaydı. Onlara da asgari imkanlar sağlanabilseydi. Başkan adaylarına, milletvekillerine ilçelerindeki AK Parti üyesi olmayanların kafasındaki soruları da yöneltebilselerdi. Yerel basın duyduğu değil yaşadıklarından çıkardığı soruları sorsaydı. Yerel yönetime talip olan adaylardan aldığı cevapları okuyucularına aktarmış olsaydı.  
İzmir’de de  yerel yönetimlerin belirlenmesi için 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimlerde AK Parti açısından daha farklı bir tablo artaya çıkabilir miydi? 
Yerel basının yerel seçimlerde etkisi var mı?
Var ise o fotoğraftaki eksik tamamlanmalıdır!