Yerel seçim sürecinde ikinci perde de tamamlandı...
Birinci perdede belediye başkan adayları belirlendi. 
İkinci perdede belediye meclis üye adayları netleştirildi. 

Sürecin taaa başında kapsayıcı, karşılık beklemeksizin halka hizmeti Hak’ka hizmet bilinciyle nice aday adayları yollara çıkmıştı. Bazıları bileziğini bozdurdu, bazıları temel ihtiyaçlarından fedakarlıklar yaparak başvuru paralarını yatırdı. 
Ne de olsa Anayasa’da güvence altına alınan seçme ve seçilme hakkının bu kez SEÇİLME hakkını kullanmak istiyorlardı. Sahalara çıktılar. Gece-gündüz demeden gönül dilleriyle halka hitap ettiler. 

Seçmenlerin bıyık altı gülüşlerine, hele bir sizi aday yapsınlar da öyle görüşelim sözlerine aldırış etmeden. Projeler hazırladılar, sloganlar buldular, peş peşe sunumlar yaptılar. Yediden yetmişe kendilerini ifade ettiler. 

Halka, kanaat önderlerine, sivil toplum kuruluşlarına kendilerini anlatabilmişlerdi ama partilerinin karar vericilerine anlatabilmiş miydiler arzu ettikleri belediyeciliği? Aday adaylarının ‘acaba’larına haftalar sonra cevap geldi. Seçilme hakkını kullanmak isteyenler seçim yarışının ilk iki perdesinin pek de adil olmadığı gerçeğiyle yüzleşti. 

İsmini belediye başkan adaylığına, seçilebilir sıralardaki belediye meclis üyeliklerine yazdırabilenler büyük bir coşku yaşadı. Hayatını ihtimaller üzerine kurmayan çok sayıda aday adayı kırgın, küskün, üzgün ve öfkeli. Dost dediklerinden kaynaklı sırtları sızlıyor. 
Yerel seçim sürecinde her insan kendine yakışanı yapıyor! Kimileri siyasi düşmanlarıyla dost olup kucaklaşıyor. Kimileri dost bildikleri siyasetçilere fatura kesmek için gün sayıyor. 

KİM KİME GÖRE HAİN

Bazıları bazılarını hainlikle suçluyor bazıları bazılarını kırmızı halılarla karşılıyor. Kim kime göre hain, kim neye göre bölücü, kim kaybettiren veya kazandıran?
27 Ocak 2019'daki PM toplantısında CHP'nin Buca Belediye Başkan Adayı olarak açıklanan Suat Nezir'in adı o dönemdeki yerel seçimlere 40 gün kala genel merkez tarafından son anda geriye çekilmişti. En yakınlarının yürek burkan gözyaşlarını sinesine çeken Nezir, tam beş yıllık bir dönemde sabırla bekledi ama son noktada sevenlerinin çağrılarına kulak tıkayamadı. Yakasındaki CHP rozetli fotoğrafındaki detayı fark bile edemeden afişlerini dört bir yere astıran İYİ Parti Buca Belediye Başkan Adayı Suat Nezir’e kim, neye göre HAİN diyebilir!

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Osman Özgüven’in elinden tutarak çıktığı sahnede, Yaşam Boyu Onur Ödülü takdim ederken, “Eğer 1984-1994 arasında Osman Özgüven Dikili Belediye Başkanı olmasaydı bugün Özgür Özel burada olmazdı. Babam gibi severim” demişti. CHP Gençlik Kolları Buluşması’nda Özel, “Yeni dönemde sıradan belediye başkan adayları açıklamıyoruz, suyu bedava veren Osman Özgüvenleri açıklıyoruz” diye konuşmuştu. Gördüğü lüzum üzerine CHP’den istifa eden Özgüven’e kim, hangi hakla ne diyebilir?

KİMİN YÜREĞİ YETEBİLİR!

Menderes’i kentin çöplüğü yaptırmamak için dönemin CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na karşı çıkan Ergun Özgün’ün bağımsız olarak katıldığı seçimde CHP Menderes Belediye Başkan Adayı Ahmet Pala seçimi kaybetmişti. Geçtiğimiz 2019 yerel seçiminde CHP’den Menderes Belediye Başkan Adayı gösterilmeyen 1 dönem DSP’den 2 dönem de CHP’den belediye başkanlığı yapan Ergun Özgün bu seçimlerde İYİ Parti Menderes Belediye Başkan Adayı.

Özgün’ü hainlikle bölücülükle suçlamaya kimin yüreği yetebilir?

2014’de AK Parti’den istifa ederek CHP’ye geçen Zerrin Ak’ın ardından Tekeli Belediye Başkanı Hasan Toklu duygu yüklü partili kadınları teksin etmek için yaptığı konuşmayı şöyle dile getiriyordu, “Kadın kolları il başkanı namzetinin kişisel tercihlerine saygı duyulmalı. Kardeşimizin kendine göre haklı sebepleri olabilir. Bu karar bizleri ve sizleri üzdü. Zerrin başkan döneminde ne yapıyorsanız aynısını yapmaya devam edeceksiniz. Kadınlar ‘Zerrin Başkan söylüyordu bizler de yapıyorduk’ deyince duygu yüklendim, kelimeler boğazıma düğümlendi”. Zerrin Ak’ın ardından kimse HAİN diyemedi!
Sosyal etkinlikleriyle dar gelirlilerin gönlünde adeta taht kuran Zerrin Ak 2013'te ihtiyaç sahibi ailelerin yaklaşık 200 çocuğun sünnet organizasyonunu gerçekleştirecekti. Ünlü bir sanatçı aileleri sahne alarak mutlu edecekti. Sağlık sebebiyle o sanatçının yerine bir başka ses sanatçısı ücretsiz olarak sahne aldı. Sanatçının tek dileği Recep Tayyip Erdoğan için yaptığı şarkının kendisine ulaştırılmasıydı. O şarkıyı dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Başbakanı Erdoğan'a Zerrin Ak ulaştırdı. 

CHP’Lİ OLUNMADAN OLMAZ MI?

Dönemin CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin ve Menderes İlçe Başkanı Muammer Karabacak’ın koordinasyonunda Zerrin Ak parti değiştirmişti. Partide görev almaması için ‘o şarkı’yı allandıra pullandıra Deniz Yücel’inden Murat Bakanı’na, Ednan Arslan’ından Tunç Soyer’ine anlatanlar vardı. Babalarından anne rahimlerine düşerkenden CHP’li olunmadan partide görev alınamayacağını köşe yazarı arkadaşlarına yazdırdılar. 
Ötekileştirme ve çelme takmak için Zerrin Ak’ın arkasından laf söyleyen, CHP’de 7 göbektir olmakla övünen bazı isimler şimdi AK Parti belediye meclis üyeliği listesinin ilk sıralarına isimlerini yazdırdılar. Savunması da neymiş efendim, tecrübelerini mezara götürmek istemiyormuş! Zerrin Ak’ı RTE’cilikle CHP’de ötekileştirmek isteyen 7 göbek CHP’li çiçeği burnunda AK Parti Belediye Meclis üyeliği seçilir sıradaki şahsiyet, “Rozetimi o şarkı eşliğinde istiyorum. Yedi göbektir RTE hayranıyım” diyerek pişkinlikte sınır tanımaz ise şaşırmamak gerekir.
Kimin kendine mi kentine mi hizmet etmek istediğini bilmeden mangalda kül bırakmayanlar. 
“Büyük lokma ye, büyük konuşma!” der büyükler; çünkü bir gün bir yerde 

TARİH TÜKÜRDÜĞÜNÜ YALATIR İNSANA!