İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in kentteki son durağı Kemalpaşa oldu. İlçede vatandaşa seslenen Akşener, burada yaptığı konuşmada da iktidarı sert bir dille eleştirdi. Konuşmalarına, iktidarın siyasi üslubu üzerinden eleştiri yaparak başlayan Akşener, “Bizi bölen, bizi birbirimizle kavga ettiren bir dil üzerinden politika yapıyorlar. Hani derler ya ‘Ceketimi assam seçilirim’ diye ceketini asıp seçilmek üzerine politik ve siyasi bir dil inşa edildi. Bunun neticesinde çırak çıkan kim, sizsiniz. Çırak çıkan besici, esnaf, emekli, EYT’li, 3600 ek gösterge bekleyen polisler başta olmak üzere devlet memurları oldu. 3600 ek göstergeyi çok pahalı bulanlar, söz verip cayanlar 24 milyar lirayı Sayın Erdoğan’ın ahbabı olan Hariri’nin cebine koydu. Buraya yok ama Hariri’ye çok. Kimin cebinden, sizin cebinizden. Sizi keklediler, sizi! Sizi kazıkladıklar, sizi! Dolayısıyla biz ne yapacağız biliyor musunuz, o esnaf dükkanının müşterisi nasıl velinimetse seçmen velinimet olacak. El ele vereceğiz bu harami düzeni beraber yıkacağız. El ele vereceğiz sizi unutanları sandıkta demokrasiyle emekliliğin tadını çıkarmaya yollayacağız” dedi. ‘KAĞIDI DA KEŞFETTİ’ “Bu kadar hayattan, bu kadar dünyadan, seçmeninden, milletinden uzak olmak olabilir mi?” sözleriyle açıklamalarını sürdüren Akşener, “Sayın Erdoğan diyor ki, ‘Ben gece 23.00’da manda yoğurdunun içine şunu bunu koyar, yer yatarım şifadır.’ Amenna! Ama o şifalı karışı her bir vatandaşın yemesi ve içmesi için senin imkan sağlama görevin var muhterem! Sen onu yerine getiriyor musun, hayır. Ben bugün, İzmir’in ilçelerindeyim. Bornova’yı zengin biliriz, dimi? Bornova’da ‘Akşama pişirecek bir lokma yemeğim yok, oruçluyum. Orucumu nasıl açacağım?’ diyen bir kadınla karşılaştım. Yazıklar olsun be, yazıklar olsun! Yaşlı bir hanımla karşılaştım, ‘3 bin 200 lira maaş alıyorum, bin lira kira ödüyorum. Elektrik parası geldi’ diyen. Bu kadın ne pişirecek? Bu kadın ne yapacak? Bir esnaf dükkanına girdim, sadece ‘Vitrindeki elektrikleri açıyorum, hiç klima yakmadım. 350 lira elektrik faturası geldi’ dedi. 15 bin lira elektrik faturası gelen esnaf ne kazanacak kardeşim! O esnaf olmasa sanayici çalışabilir mi? O esnaf bu ülkenin bel kemiğidir. Doğalgaza zam üstüne zam, elektriklere zam üstüne zam. Ancak ağam bizle eğleniy… Arkadaş gençlere akıl veriyor, ‘Önce kitap okuyacaksınız’ diyor, amenna. Ancak ‘Kağıt kitap’ diyor. Haklı adam, kağıdı buldu ya. Kağıdı da keşfetti. Dolayısıyla kağıttan basılmış kitap olacak. Yahu arkadaş, o kadar zamandır geziyorum. Lise talebeleri diyor ki, ‘Biz test kitabı alamıyoruz. 80 lira, 90 lira, 100 lira. Bu 100 liralık kitabı alacak refahı, geliri o çocuğun babasına, anasına vereceksin ki o çocuk o kitapları alsın. Diyor ki ‘İyi demlenmiş çay ve aromalı kahve ile oturup sohbet edin.’ Nerede? Gençlerle konuşuyor, fakir evlerine, yoksul evlerine giriyorum. ‘En en ucuz bir yerde kahve 8 lira’ diyor. Belki burada daha pahalı ama benim gittiğim yerde çocuğun söylediği 8 lira. Daha vahimi de var… Size düşüyor ki ‘Taş yiyin!’ Gençler, Z kuşağı… Aman Allahım bir meşhursunuz, bir meşhur… ‘Cici, cici’ denilerek övülüyor amma velakin ne yapacakmışsınız biliyor musunuz? Önce ülkemizin şehirlerini, sonra dünyayı gezecekmişsiniz. Buradan Bandırmaya gidemeyenler var, dünyayı gezecek bu çocuklar. Neyle, nasıl yani? Yok. Ancak bu arkadaşın, yandaşlarının çocuklarının sosyal medya hesaplarına bakın. Porche yarıştırıyorlar, BMW yarıştırıyorlar. Ana, neler yarıştırıyorlar…” dedi. Vatandaştan yükselen ‘Pudra şekeri’ sözleri üzerine ise Akşener, “Pudraya bir şey deme, kafa bulduruyor” cevabını verdi. ‘AZ KALDI, BİR YILIMIZ VAR’ Söylediklerinin hiçbirinde abartma olmadığının da altını çizen İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, şu ifadeleri kullandı: “Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, babasının cepleri boş gençlere bunları söylüyor. Okuyorsunuz, mezun olduğunuzda işiniz hazır. Demiyor ki ‘Okurken burslarınız hazır.’ Demiyor ki ‘Hem okuyup hem garsonluk yapmak zorunda kalan evlatlarım, sizden özür dilerim.’ Bunları demiyor ama 24 milyar lirayı Hariri’nin cebine atıyor. Beş maaş alanlara ne diyeceğimi bilemiyorum. 314 bin lira maaş alan bakan yardımcısına ne diyeceğim, bilemiyorum. 11 maaş alanlar var ne diyeceğim, bilemiyorum. Sadece mübarek Ramazan günü haram olsun, zıkkım olsun diyorum. Bu düzeni, bu harami düzeni birlikte yıkacağız. EYT’lilerle beraber yıkacağız. Bu harami düzeni besicilerimizle beraber yıkacağız. Emekli maaşlarını söyle söyleye tamamını 2 bin 500 lira yaptılar ama o da uçtu, gitti. Dilimizde tüy bitti, ‘Emekli maaşının en düşüğünü asgari ücrete sabitleyin’ dedik. ‘Asgari ücret bile yetmez ama eşitleyin, bu insanlar çocuğuna, torununa hediye alabilsin’ dedik. Bir yılımız kaldı, bunu biz yerine getireceğiz. Bu ülkenin soygununun, israfının, rüşvetin önüne geçersek imkanları çok yüksek. Aç insan kalmaz, açık insan kalmaz. Yeter ki liyakatin, şeffalığın, adaletin, hukukun üstünlüğünün, üretene saygının sonsuz olduğu bir anlayış iş başına geçsin. Onun için az kaldı, bir yılımız var. Allahın izni ile beraberce seçmenin velinimet olduğunu, bu ağaların suratına suratına çarpacağız!” Konuşmalarının ardından Akşener, Menderes ve Bornova’da olduğu gibi Kemalpaşa’da da esnaf ziyareti yaptı. İlçedeki dükkanları bir bir dolaşan Akşener, esnafın yaşadığı sorunları dinledi. Yağmur Daştan / Özel Haber