‘Halk ilk zaferini kazandı’
Go-Kart ile ilgili mahkemenin yürütmeyi durdurma kararını değerlendiren Başkan Mustafa İnce, “Güzelbahçe'de yapılacak yatırıma ve yatırımcıya her zaman sıcak baktık. Bölgemizdeki bir yatırımcının go-kart pisti adı altında yapmak istediği yatırım ile ilgili çekincelerimizi ve karşı duruşumuzu tüm kamuoyu ile paylaştık. Burada en önemlisi de halkın duruşu çok netti: Go-kart’ı Güzelbahçe’de istemiyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yaptığı 5000 ve 1000’lik planlara istinaden yapılan itirazlara İzmir 5. İdare Mahkemesi “Dava konusu parsellerin bir bölümünün ve çevresinin tarımsal alan bütünlüğü bağlamında 5403 sayılı Yasa kapsamında dikili tarım arazisi kapsamında olduğu, dava konusu parsellerde yaşlı zeytin ağaçları bulunduğu, alanın yakın çevresinde de yer yer zeytinlikler olduğu, söz konusu Go-Kart eğitim pisti şeklinde bir kullanımın tarımsal alan bütünlüğünün ve zeytinlik alanların bozulmasına sebep olacağı 2577 Sayılı Kanunun 27.maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmiştir” ifadesini kullanmıştır. Yani bizlerin ısrarla belirttiği; tarım alanı ve asırlık zeytin ağaçlarına zarar vereceğini İdare Mahkemesi de bu kararla onaylamış oldu. Bu karar çok önemli bir karar. Bu dava GÜLDER ve vatandaşlar tarafından açılan davanın yürütmeyi durdurma kararıdır. Buna istinaden bir plan daha yapıldı. Güzelbahçe Belediyesi olarak ikinci plana askı süresinde itirazımı yapmıştık. Bu itirazdan sonrada davamızı açtık. İkinci planla da ilgili süreç devam etmektedir. Bu vizyonlu projenin yolu yok. Dünyadan bir çok misafiri ağırlayacağını söyleyen girişimci yolu olmayan bir alana ‘büyük vizyonlu proje’ diyor. Hukuksal olarak yolu yok. Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin vermiş olduğu bu karar yapmış olduğumuz haklı direnişin ilk basamağıdır. Bu konuda emek koyan başta GÜLDER, STK’lar ve Güzelbahçe halkımıza teşekkür ediyoruz” dedi.‘Gereği neyse yapacağız’
Hobi Bahçelerinin yaratmış olduğu sorunlara da değinen Başkan İnce, “Biz hobi bahçelerine de karşı değiliz. Tarım alanlarında vatandaşlarımızın ekonomik tarım yapmasına, yani ekstansif tarım yapmalarına karşı değiliz. Şehir merkezinde yaşayan vatandaşlarımızın maydanoz, roka, marul, domates, patates yetiştirsinler buna da itirazımız yok. Ama bu alanları parsel parsel bölüp konut arazilerine dönüştürülüp, bunların içerisine binalar yapılmasına karşıyız. Çözüm önerileri de getiriyoruz. Vatandaşımızın parseli mi var, bina yapamıyor mu, inşaat ruhsatı alabilecek konumda değil mi, kanunlar bunu vermiyor mu? Biz diyoruz ki bir tane konteyner koysun. İhtiyacını karşılayabilecek şekilde koysun. Ama burayı bölüp bölüp satmasın. Biz buna karşıyız. Biz yıkım kararlarını başlattık. Birçoğunu uyguladık. Bazıları yürütmeyi durdurma kararı aldılar buna da saygılıyız. Hukuku sonuna kadar kullanmalarına saygı gösteriyoruz. Biz hatalıysak hukuk buna karar vermişse ona uyacağız. Fakat bizi haklı gösteriyorsa gereği neyse de yapacağız. Biz kimsenin yapısını yıkmak istemiyoruz. Biz mağduriyet oluşmasın, kendileri nasıl yapılarını koydularsa, zarara da uğramamaları için kendilerinin kaldırmasına da izin veriyoruz. Parsellenmiş ve satılmış yapıların olduğu yerde kamu yararından söz edilemez. Böyle bir doğru yok. Biz kimsenin yapısına işlem uygulamak istemiyoruz, verilen süreleri iyi değerlendirsinler ve bu süreler dâhilin de kullandıkları alanları sadece tarım maksadıyla kullanabilirler. Yapılarını temelleri yoksa yüklesinler, uygun yerlere götürsünler. Madem taşına biliyorsa taşısınlar. Biz hobi bahçesi görünümlü havuzlu kaçak villalara Güzelbahçe’de izin vermeyeceğiz. Buradan kamuoyuna da bilgisini veriyoruz” dedi.
Editör: TE Bilisim