Giderek artan hayvana şiddet olayları nedeniyle toplumun geniş kesimi Hayvan Hakları Yasası’nın bir an önce çıkmasını ve suçluların hak ettikleri cezayı almasını istiyor. Sosyal medyada bunun için art ardına kampanyalar başlatılıyor, çağrılar yapılıyor. Yetersiz görülen yasanın değiştirilmesi için TBMM’de bütün partiler bir taslak üzerinde uzlaşmış durumda ancak aylardır mesafe alınamıyor. Hayvan Hakları İzleme Komitesi (HAKİM), 2020 yılının ilk 6 ayında yaşanan hayvan hakkı ihlalleri raporunu  online düzenlediği basın toplantısında açıkladı.  2020 yılının ilk 6 ayında “en az”  522 milyon 349 bin 599 yaşam hakkı gaspı raporlandı. HAYTAP (Hayvan Hakları Federasyonu) İzmir Temsilcisi Esin Önder, "Kanun çıkmadıktan sonra çözüm mümkün değil. 5199 sayılı kanunun düzeltilmesi gerekiyor, kabahatlerden çıkıp ceza kapsamına alınmasıyla mümkün olabilir” ifadelerini kullandı.

‘KABAHAT DEĞİL CEZA’

Uzun yıllardır mücadele içerisinde olduklarını ve yaşananların ülke adına çok üzücü olduğunu belirten Önder, “Senelerdir düzelmesi için bakanlıklara yazıyoruz. Şimdi ‘Haydi’ diye bir uygulama çıkarıldı. İçişleri Bakanlığı tarafından bir polis birimi kuruldu. Böyle bir ihlal yaşandığında polisler gelip yapanı bulacak. Kişi bulunduktan sonra ne değişecek? Kabahat sayıldıktan sonra değil haydi, maydi yapsalar bir işe yaramaz” diyerek tepkisini dile getirdi. Önder, uygulamanın yeterli olmadığını belirtti, “İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne gittik. Uygulama şehirde nasıl yapılacak diye sorduk. Onlara dedik ki “Ne işe yarayacaksınız?”. Yapanı buluruz diyorlar. Peki cezası ne? Kabahatler Kanunu’na göre para cezası olacak. Boşu boşuna yapılan göz boyama eylemleri. Bizler hapis cezası olmasını istiyoruz” açıklamalarında bulundu.

‘SİCİLE İŞLEMELİ’

Hayvanların ve kadın cinayetlerinin bir bütün olduğunu belirten Önder, “Tecavüz edip, öldürenlere hiç bir ceza yok. Komşusunun köpeğini öldürüyor adam. Kabul etmiyoruz bu durumu artık. Kadınlara ve çocuklara yapılanları kabul etmediğimiz gibi. Baktığımızda konular aslında bir bütün. Küçücük 90 günlük çocuğa tecavüz haberi var. Ülkede bazı konuları artık ele alma vakti geldi. Her gün ülkemin kadını öldürülüyor, ama bir turist dayak yediğinde Turizm Bakanı ‘Kınıyorum’ yazabiliyor. Artık bu konuların kabahatlerden çıkarılıp, ceza olarak ele almadıktan sonra anlamı yok. Hatta sicile işlenmediği sürece problemlerimizi çözemeyiz. Okula çocuğunuzu gönderdiğinizde, öğretmen yahut servis şoförü tecavüzcü farz edelim. Bilmiyoruz, eğer siciline yazılsa okul onu almazdı. Ceza olmalı ki, güvenlik önlemleri alabilelim. Kimse sorumluları bulmuyor. İfşa edilemiyor. Oysa bilinmesi gerekiyor. Başka türlü bu konunun çözümü mümkün değil” diye konuştu. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber