Mecliste dün görüşülerek kabul edilen, limanların işletme sürelerinin ihalesiz bir biçimde 49 yıllığına uzatan Kanun Teklifi görüşmelerinde söz alan, CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, ‘’Bu limanlar size dedelerinizden kalmadı, bu bir miras değil. Halkın malı onlar. Katarlıya, 5'li çeteye, yandaşa, ihaleye çıkmadan, Anayasa'ya aykırı bir biçimde peşkeş çekemezsiniz. Bunu yaparsanız ben size sadece ve sadece şunu söylerim. Sevsinler sizin milliyetçiliğinizi’’ dedi. Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifinin 6'ncı maddesi üzerinde söz alan Bayır, limanların işletmelerinin Katarlılara ve 5’li yandaş gruba verileceğinin altını çizerek, ‘’İçimizi acıtan bir başka durum da şu. Katarlı sadece limanı almıyor, İstanbul'da arazi kapatmıyor. Dün Beşiktaş ve Antalyaspor arasında oynanan Süper Kupa finali bile Katar'da oynanıyor. Katar, ‘Parayı veririm, düdüğü çalarım. Senin kupa maçını bile ben senin kendi ülkende sana seyrettirmem. Ancak, televizyondan seyredersin ama ben Katar'da, Katarlılara seyrettiririm’ diyor. Her şeyin çözümü para olmamalı’’ dedi. Yapılan zamlardan sonra, insanların elektrik kelimesinden nefret eder hale geldiğini belirten Bayır, ‘’Ne zaman elektrik kelimesini ağzıma alsam kulaklarımda yoğun bir çınlama oluyor. Bilmiyorum. Acaba, AKP'li vekillerin de kulaklarında böyle bir çınlama oluyor mu? Bende oldukça yoğun bir çınlama oluyor. Halkımız, elektrik kelimesinden nefret eder hâle geldi. Herhangi bir siyasinin ağzından da elektrik kelimesini duyduğunda ciddi ciddi kulaklarımızı çınlatıyorlar. Vatandaşlarımız, ‘Biz artık AKP iktidarından elektrik alamıyoruz. Çünkü çok pahalı’ diyor. Bu yüzden insanlarımız, AKP’den artık elektrik alamıyor. Emekli ise, ‘Ocağıma incir diken AKP'ye ilk seçimde oy yerine ektiğini atacağım sandıkta’ diyor’’ ifadelerini kullandı. Kanun Teklifinin maddeleri arasında yer alan stokçuluk konusuna da değinen Bayır, ‘’Hiçbir küçük esnafın stokçuluk yapma ihtimali yoktur. Bunlar ancak, büyük holdinglerin, 5'li çetenin yapabileceği bir şeydir. Bunu, hepimiz biliyoruz. Çünkü alıp sattığınız bir ürünün üzerine koyacağınız kârı, üzerine artı kâr olarak koysanız bile, yerine yenisi alınacak. Bunu da yeni fiyattan alacağınız için, o küçük esnafın aldığı şey artı kâr olmaz. Bunun önüne geçmek için, komisyonda bir öneri getirmiştim. Bir heyet oluşturulmasını ve oluşturulacak heyetin içerisine Ticaret ve Sanayi Odasından birer temsilci alınmasını önermiştim. Bunun nedeni de kontrole giden kişilerin, meslek erbabı olması gerektiği ile ilgiliydi. Çünkü, doğru kararı verebilirlerdi, ama ne yazık ki bu öneri kabul edilmedi, oldukça üzüldüm’’ diyerek sözlerini bitirdi.