Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Salgın ve kuraklık nedeniyle ortaya çıkan durumu istismar ederek, hububat ile et, süt, yem fiyatlarını aşırı şekilde yükseltmeye çalışanlara da izin vermeyeceğiz." dedi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslenen Erdoğan, toplantıda, küresel bir sağlık krizine dönüşen yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını başta olmak üzere gündemlerindeki dış politika, güvenlik ve diğer başlıklara ilişkin değerlendirmeler yaptıklarını söyledi. Türkiye'nin, dünyada salgın sürecini tüm boyutlarıyla başarıyla yürüten ülkelerin ilk sıralarında yer aldığını belirten Erdoğan, etkili ve yerinde tedbirler sayesinde pek çok ülkeden olumlu yönde ayrıştıklarını vurguladı. Erdoğan, "Dünyanın pek çok yerinde testler ücrete tabi iken biz salgının başından beri vatandaşlarımıza ücretsiz test hizmeti sunduk. Aynı şekilde aşı hizmetlerini de diğer ülkeler gibi ücretsiz olarak vatandaşımıza veriyoruz. Buradan tüm vatandaşlarımıza, artık 18 yaşın üzerindeki herkese açılmış olan aşı randevularını bir an önce alarak, kendilerini ve sevdiklerini bu musibetten korumaları çağrısında bulunuyorum. Çünkü şu anda dünyada bu hastalığa karşı aşı dışında kullanılabilecek, işe yaradığı bilinen başka bir tedbir yoktur. Aşı konusunda yürütülen olumsuz kampanyaların hiçbirinin de ilmi ve akli temele dayanmadığının altını tekrar çizmek istiyorum." diye konuştu. "Tedbirlere uymaya devam etmeliyiz" Sağlık Bakanlığının hazırladığı salgın yönetimi ve çalışma rehberlerine uygun çalışma ortamının sağlanmasına yönelik denetimlerin süreceğine dikkati çeken Erdoğan, "Toplumsal bağışıklık elde edilene kadar hep birlikte temizlik, maske, mesafe başta olmak üzere tedbirlere uymaya devam etmeliyiz." ifadesini kullandı. Sağlık tedbirlerinin yanında, salgın döneminde çeşitli başlıklar altında hayata geçirdikleri uygulamalarla milletin her kesimine destek olduklarını dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu çerçevede bütçeden ve çeşitli fonlardan sunduğumuz doğrudan desteklerin tutarı 150 milyar lirayı aşmış durumdadır. Yıl sonuna kadar bu tutarın 196 milyar liraya, yani milli gelirimizin yüzde 3,5'ine ulaşmasını bekliyoruz. Kullandırılan ve tüm ertelenen krediler ile vergi ve sosyal güvenlik primleri yoluyla da 524 milyar liralık, yani milli gelirin yüzde 9,3'ü kadar bir kaynağı harekete geçirdik. Bu sayede ihtiyaç sahibi vatandaşımızdan çalışanımıza, üreticimize, yatırımcımıza kadar kimseyi yalnız bırakmadık. Tarım desteklerinde de bu yıl toplam desteğin yüzde 63'ünü, yani 15 milyar lirasını en fazla finansmana ihtiyaç duyulan ilk 6 ayda, üreticilerimizin hesaplarına yatırdık. Uyguladığımız etkin müdahale alımları ile hem alım yaptığımız ürünlerin kapsamını genişlettik, hem de çiftçimizin yüzünü güldürecek fiyatları açıkladık." "Hububat ile et, süt, yem fiyatlarını aşırı şekilde yükseltmeye çalışanlara izin vermeyeceğiz" Tarımda yaşanan kuraklık sebebiyle ortaya çıkacak muhtemel sıkıntılara karşı tedbirleri aldıklarına işaret eden Erdoğan, şunları paylaştı: "Toprak Mahsulleri Ofisi, hasat nedeniyle haziran ayında ara verdiği uygun fiyatlı arpa ve buğday gibi yem ham maddesi satışına temmuzda devam edecektir. Gelecek yılki hasat dönemine kadar sürecek bu uygulamadan yetiştirici, besici ve yem üreticilerinin tamamı faydalanacaktır. Besicilerimiz, yem ham maddesi almak için hayvan kayıt sistemine kayıtlı hayvan sayısı kadar Toprak Mahsulleri Ofisine başvurabilir. Yine hayvancılık sektörünün kaba yem ihtiyacını karşılamak amacıyla yem bitkileri desteğimiz de devam ediyor. Sadece bu yılın ilk 6 ayında yem bitkisi üretimi için 821 milyon lira destek ödemesi yaptık. Bu destekler sayesinde ülkemizde yem bitkileri ekim alanı 758 bin hektardan 2,5 milyon hektara yükseldi. Salgın ve kuraklık nedeniyle ortaya çıkan durumu istismar ederek, hububat ile et, süt, yem fiyatlarını aşırı şekilde yükseltmeye çalışanlara da izin vermeyeceğiz." Son 19 yılda hayata geçirdikleri 227 milyar liralık yatırımla 45 milyar metreküp suyun depolanmasının, kuraklığa karşı en büyük kozları olduğunu vurgulayan Erdoğan, bugün de toplantı öncesi Ankara için çok önemli olan arıtma ve atık su toplama kollektörleri ile Gerede Sistemi, Kırıkkale Sulakyurt Sulaması ve Çankırı Dereçatı Barajı'nı hizmete açtıklarını hatırlatarak, yaklaşık 1,5 milyar liralık bu yatırımların hayırlı olmasını diledi. Her alanda aynı tutarlı ve kararlı yaklaşımı sergilediklerini belirten Erdoğan, "Sahip olduğumuz bu bütüncül yaklaşım sayesinde dünya küçülürken, Avrupa Birliği ülkeleri küçülürken, biz 2020 yılını büyüme ile kapattık." değerlendirmesinde bulundu. Sanayi üretiminde de olumlu gelişmelerin yaşandığını söyleyen Erdoğan, açıklanan son verilerde, bir önceki yılın aynı dönemine göre üretimde yüzde 66, ciroda yüzde 97'lik bir artış olduğunu kaydetti. Erdoğan, bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 7'lik bir büyüme performansı yakalandığına dikkati çekerek, "Bu tablonun bizleri sevindiren tarafı, büyümeye, yatırımların, özellikle de makine-teçhizat yatırımlarının katkısının artıyor olmasıdır. Ayrıca büyümede dış talep ile iç talep arasında arzuladığımız dengeleme de başlamıştır. İkinci çeyreğe ilişkin öncü göstergeler, baz etkisinin de devreye girmesiyle yıllık yüzde 20 civarında bir büyümeye işaret ediyor. Yılın tamamını ise Orta Vadeli Program hedefimiz olan yüzde 5,8'in üzerinde bir büyümeyle kapatacağımız anlaşılıyor." sözlerini sarf etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Emeklilerimize bir müjde vermek istiyorum. Emeklilerimizin temmuz ayı emekli aylıkları ile bayram ikramiyelerini Kurban Bayramı öncesinde ödeyeceğiz. Yine emeklilerimizin aylıklarında Ocak-Temmuz dönemi TÜFE oranını dikkate alarak yüzde 8,45 oranında artış yapıyoruz. Böylece 12,7 milyon vatandaşımıza 12,3 milyar lirası Kurban Bayramı ikramiyesi olmak üzere toplamda 38 milyar liralık bir ödeme gerçekleştireceğiz. Diğer yandan İller Bankamız, Avrupa Birliği, Dünya Bankası ve Fransız Kalkınma Ajansı ile 15 belediyemizi kapsayan toplamı 5,8 milyar lirayı bulan bir hibe ve kredi anlaşması imzaladı. Bu kaynakla 18 milyon vatandaşımıza ve 2,3 milyon sığınmacıya daha iyi altyapı hizmeti verilmesi sağlanacaktır." Türkiye ekonomisinin en sağlam alanlarından birisinin kamu maliyesi olduğunu aktaran Erdoğan, ocak-mayıs döneminde güçlü bir bütçe performansı gösterildiğini bildirdi. Geçen senenin ilk 5 ayında bütçe açığının 90,1 milyar lira olduğunu, bunun 2021'in aynı döneminde 7,5 milyar liraya gerilediğini bildiren Erdoğan, 2021 yılı bütçe açığı hedefinin aşağı yönlü revize edilerek milli gelirin yüzde 3,5'ine çekildiğini, bu şekilde oluşturacak mali alanın vatandaşların ihtiyaçları için kullanılacağını belirtti. Erdoğan, vergi politikalarında gelir ihtiyacı ile vergi yükleri arasındaki hassas dengeyi korumaya özen gösterdiklerini vurguladı. Ekonomik kararlara olumsuz etki edecek, yatırımları ve girişimciliği engelleyebilecek mahiyette ağır bir vergi yükünün ortaya çıkmasının istenmediğinin altını çizen Erdoğan, hükümetleri döneminde giyimde, ilaç ve tedavi hizmetlerinde, eğitimde, yeme içme, turizm ile zirai faaliyetlerde KDV indirimleri yapıldığını hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca eğitim kurumlarına kuruluşlarından itibaren 5 yıl süreyle gelir ve kurumlar vergisi istisnası sağlandığını aktardı. Asgari geçim indirimi uygulamasını getirerek çalışanın vergi yükünü düşürdüklerini söyleyen Erdoğan, üç çocuklu asgari ücretlinin aylık vergi yükünü sıfıra kadar indirdiklerini bildirdi.