Tertemiz denizi, yeşil doğasıyla parmak ısırtan güzelliğe sahip Ayvalık, uzun süredir maden arama haberleriyle gündeme geliyor. Ayvalık’a bağlı Altınova açıklarında denizin içinde demir madeni işletilmesi projesi ile ilgili ÇED süreci başlatılmış, bu da bölge sakinlerinin tepkisine yol açmıştı. Bir şirket tarafından demir cevherinin arama ve çıkarılması ile ilgili ÇED sürecinden itibaren, Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilciliği işin peşini bırakmadı. Derneğin Ayvalık Temsilcisi Bülent Özgen, “Konuyu Ayvalık halkına ve sosyal medya üzerinden gruplara duyurdum. 01.11.2017 tarihinden itibaren süratle kamuoyu oluşturuldu, çevre derneklerinin tepkileri sosyal medyada ve basında yer aldı. Ayvalık halkında infial uyandıran denizde maden çıkarılması olayı büyük bir tepkiyle karşılandı” dedi.
ÇEVRESEL RİSKLER
Başlangıçta gerekli çalışmaların başlatılması için CİMER yoluyla başvurduklarını belirten Özgen “Altınova açıklarında 1608. 33 hektarlık alanda maden aranmasını bilimsel olarak almak incelemek için Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilciliği olarak üniversitelere başvurdum.
Hazırlanan projenin ruhsat sahası ve çevresi için gerekli risk analizleri yapılmadı, dosyada verilen çevresel riskler ise genel teorik bilgilere dayandırıldı. Deniz tabanından alınarak işlenecek malzemenin mühendislik özelliklerinin hiçbiri belirlenmedi, işlem sonrasında malzemede oluşacak değişimler tespit edilmedi" ifadelerini kullandı. İşletme sırasında oluşacak gürültü seviyesinin ve deniz tabanından malzeme çekilmesi sırasında yaşayan canlıları etkilemesi açısından problemleri dile getirmek için başvurulara devam ettiklerini anlatan Özgen, Ege Üniversitesi’ne 28.11.2017 tarihinde Altınova açıklarında demir madeni çıkarılmasının ekosistemi konusunda görüş bildirilmesi için başvurdukları söyledi. Özgen “Kum alınırken, bu kum içinde yaşayan bentik organizmalar jet pompası ile emilecek ve ölümlere yol açabilecektir. Kumun geri bırakılmasının hiçbir önemi yoktur. Bentik canlıların azalması ve yok olması ile bu canlılarla beslenen organizmalar besin bulamayacak, hem pelajik hem de betik canlılar için tür çeşitliliği de etkilenecektir. Kumların alınıp tekrar bırakılması, denizde bulanıklığa sebep olacaktır. Bunun oluşması ışığın geçirgenliğini ve ışığın deniz ortamında yayılmasına engel olabilecektir. Görüldüğü üzere, raporlar denizden maden çıkarılmasının ekosistemi tamamıyla bozacağını ifade ederek son derece sakıncalı olduklarını belirtiyor” dedi.
'ÖNCE DOĞA '
Yaşamsal döngünün devamlılığı ve ekonomik kazançların da sürekliliği için ekoloji dengesinin korunmasının zorunlu olduğunu söyleyen Özgen, “Ekoloji, ekonominin gerisinde olmamalı ve milyonlarca yılda oluşan ve süregelen ekolojik kaynakların korunması önemli. Bunun için de doğadan yararlanmada kar- zar hesaplarında daima ekolojik kayıplar kesinlikle olmamalı. İnsan faaliyetleri kıyı ve deniz ekosistemlerinde daha önce görülmemiş çevresel değişikliklere neden oldu. Projede belirtilen işlemlerin bu kıyılarda uygulanmamasının kıyı ekosistemine zarar vermemesinin mümkün olmadığı gibi denizlerin yaşamın sürekliliğinin, suyun kalitesinin ve kıyısal yaşamda yer alan değerli habitatların kaybolması ve bozulmaması beklenebilir bir durum değil. Bu tür pompajla kum alınıp tekrar ortama konulması, dingin koy özelliğindeki alanlardaki yapının hassasiyeti ve nazikliği göz ardı edilmemeli. Bu mücadele bu nedenle verildi ve başarıya ulaştı. Her anında orada olmak çok önemliydi. Halk tepki gösteriyordu” açıklamalarında bulundu.
‘ALKIŞLAR HALKIMIZA…’
Doğa için verilen mücadelede Ayvalık halkının emekleriyle birlikte başarıya ulaştıklarını söyleyen Özgen “Akademisyenlerin hazırlamış olduğu ÇED dosyasındaki raporların ve dilekçem de bahsi geçen raporların, Çevre Mühendisleri Odası Genel Merkezi, Ortadoğu, Boğaziçi ve İTÜ üniversiteleri veya bakanlıkça uygun görülen üniversitelerden oluşan bilim kurulu tarafından incelenmesini ve arkeolojik kazı yapılan bölgeden tarihe sahip çıkma konuları dilekçelerde gündeme getirildi. Bu mücadelede Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilciliği, Ayvalık Tabiat Platformu, Ayvalık ve Altınova halkının, ADD ve diğer çevre dernekleri ile Ayvalık Belediye Başkanı Sayın Mesut Ergin’in katkıları başarının temelini oluşturmuştur. Seneler sonra şimdi kazandığımız bu mücadelede alkışlar Ayvalık halkına… Bir doğa mücadelesini kazandık” diye konuştu.
Rana Beyza Öztürk / Özel Haber
