İstanbul, İzmir ve Ege Bölgesi başta olmak üzere yazlık konutların çoğaldığı deniz kenarlarındaki şehirlerde, bölge bölge değişim gösteriyor, bir apartman dairesi 30 milyondan başlayan fiyatlar ve leblebi alır gibi alıcı buluyor. Kim derdi ki böyle bir gün gelecek ve İzmir, Çeşme ilçesinde, Foça’da konutlar bu kadar para edecek. Bu yaz bölgede tatil yapmak için ben de bazı yerleri dolaştım. Ve orada ki yapılaşmaya şahit oldum ama 30 milyondan başlayıp yukarıya çıkan fiyatları edecek yapıları görmedim ama bu paralar nasıl ödenip de buralardaki konutlar satın alınıyor. Şaşırtıcı değil mi?
       Biz konumuza dönelim. Gazete manşetlerini, televizyon haberleri devamlı Polat ailesini ve bir de fenomen iki kız kardeşin kara para aklama haberlerini veriyor.
       MİT (Türkiye Milli İstihbarat Teşkilatı) bir yandan terör ve teröristleri yurt içinde ve yurt dışında takibe alırken, şimdide bu kara para aklayanlar ve çok yüksek fiyatlara satılan bu konut alıcılarının takibe almaya başladı. Bana göre de son derece önemli bir konudur.
Emlak piyasasında ciddi paralar dönüyor ve birileri milyoner değil milyarder oluyor. Milyarder görüntüleri veriyorlar...
       Hükümet TOKİ’den konut yapıp insanları ev sahibi yapacaktı. 500 TL yatırıldı. TOKİ tarafından şehirlerde kuralar çekildi. Fakat sözleşmeler yapılmadı. Kuraları çıkanlar sözleşme yapılmasını beklerken, inşaat birim fiyatları devamlı artış gösteriyor. TOKİ konutları da olsa insanların ev sahibi olması hayal olmaya başladı. Artan hayat pahalılığı, ev sahiplerinin astronomik kira istemeleri, ödeyemeyen kiracılar yıkında şehirler boş buldukları arazilerin üzerine çadırlar kurup çadırlarda yaşamaya başlayacak. Durum bu yöne gidiyor. Ev sahiplerini, Hükümet ve çıkarılan kararlarda durduramıyor…
       Bu sosyal medyalar, fenomenler, birileri filmi döndürüyor, yerli firmaların yabancı ortakları olduğu söyleniyor. Marketler kuruldu şimdide çoğunluğu yabancı ülke firmalarına satıldı.
       Zaten bu kadar büyük projeler dış finansman olmadan yapılamaz. Bir sözleşme yapılıyor ve bunun üzerinden emlakları satılıyor. Belli bir kesim zengin oluyor, toprağını satan ise kaybediyor. Bölgede arsa kalmadı ve tarımsal araziler satılıyor diye kaç kez haberler yaptık, Yazılar yazdık, kimsenin umurunda değil…
       Son zamanlarda olayların ayyuka çıkmasıyla, gerçekten bir yandan da kara para aklanıyor mu? Sorusu insanın aklına gelmiyor değil. Her şey olabilir. Bakıyoruz da bazı film dizileri gibi kimin eli kimin cebinde belli değil. Biz işin halen eğlencesindeyiz. Emlak sektörü dursun inşaat yapmasın mı diyenler de var…
       Peki, ama bu kadar kontrolsüz satışın yapılması ve bu kadar kontrolsüz emlak satışının yapılması da normal değil ve hükümetin buna bir dur demesi gerekiyor. Gerekiyorsa TOKİ devreye girmeli ve yapılan emlakları TOKİ mühendisleri kontrol altına alıp fahiş fiyatları hükümet eliyle kontrol altına almalıdır. Bazı insanların iştahlarını kabartmadan içlerinde bırakmalıdırlar. 6 Şubat depremlerinde 11 şehrimizde meydana gelen depremde gördük. O kadar lüks ve paha biçilmeyen konutların kâğıttan karton gibi yerle bir olduğunu ve insanların konut değil kendilerine mezar aldıkları görüldü. Bunun önüne geçilmesi gerekir. Bu aşırı rakamlara satılan, aşırı rakamlara kira istenen satış ve kira çılgınlığını kim durduracak? Ama TOKİ ama MİT istihbaratları kimin ne olduğunu meydana çıkarsınlar. Hiç kimse kanunların üstünde olmadığını görmelidir…