Adında 'süper' kelimesi yer alan, dedikodu gürültü ve görüntü kirliğiyle de sıfatının hakkını bir türlü veremeyen ligimize bakıp, hakemlere sallamak moda oldu. Doğru değil bunun öncesi de var. Onları oralara apar topar çıkaranlara, vasıfsız etkisiz yetkili liyakatsiz eğitimcilerine, bol keseden not veren gözlemcilerine, hamili yakini olduğu için habire destek veren İHK'ler, gelen giden MHK'lere laf söyleyin, tabi ki küfür değil asla. Çünkü pişmeden, oralara çıkarıldılar. Niye, niçin, hangi hakla ? Hazır değil ki çoğu. Kural bilgisi, uygulaması, sakinlik, otorite, çoklu karar verme yetisi. Tee en başta gençler liginde, amatör kümelerde kazanılır. Ya bir de kaliteli, karakterli, endişesiz gözlemcilerin varsa, maçtan sonra alır eline kâğıdı kalemi alıp anlatırsa, öğretirse. Ayağa kalkıp da işaretleri aktarırsa üstüne. Kitabi ve de yaşanmışlık karışımıyla. Kırmadan, incitmeden. Gözlemci de hoca da yetiştiren odur. 'Hak etmeyene yüksek not ver, hak edene azıcık dur' de. Olmaz ki. Umutluyum. Liyakatli başkanlar geldi. Umarım düzelir. Spor sanattır, hakemlik, gözlemcilik, eğitmenlik, yetiştiricilik de sanattır. Sanat adildir, adaletlidir. Yetenek yoksa, sanat da yoktur. Tıpkı hakemlik gibi. Hakemlikte jest, mimik, tavır, el kol hareketleri, işaretleri çok önemlidir. Şimdikilerde bu yok. Sahaya adımını attığında belli olur, kale seçiminde de. Kaş çatmak, kasıntılı yürümek değildir, tavır. Peki 'Sen niye çıkmadın Süper Lig'e 1.Lig'de kaldın bu kadar iyi biliyorsan madem' dediğinizi duyar gibiyim. O konulara girmeyelim şimdilik, bu yazı bitmez. Başka zamana kalsın. Konumuz baba-kız Taşdelenlerin yaşamıma kattıkları.

HÜSNÜ TAŞDELEN'DEN AYLA TAŞDELEN'E

Doğum; Osmaniye - 1932, Hakemlik; Eskişehir / 1969 - Lisans No; 2089. Hüsnü Taşdelen hocama, rahmetle şükranla. Yıl 1989, genciz, yolun başında. Alıcılar açık, dinledim, uyguladım, unutmadım, unutamam. Koskoca adam üşenmedi, anlattı, uygulamalı gösterdi. Aynı tavır devam, 35 yıl sonra da. Öğretilmeyenler, öğrenemeyenler mi ? Onlar da devam. Bu saatten sonra, olmaz ki. 'Dik dur, eğilme, bükülme, önce düdük sonra işaret, taçta acele etme bekle, bariz taçlar da hemen yön gösterme hatta çok net çıkanlar da hiç gösterme' ve daha neler. Devamını, soran gençlere aktarırım. Fotoğraf 70'li yıllara ait, Göztepe Gürsel Aksel Stadı. Hakem Hüsnü Taşdelen, yardımcıları Şuayip Şirinkebapçı ile Yavuz Koçak. Tekelspor'dan kaptan Orhan abi tamam da diğerlerini hatırlayamadım, hatırlayan da çıkmadı. İşte hayat böyle. Baba Taşdelen sahada hakem işaretlerini öğretti, şimdi de kızı öğretiyor sahnede. Oyunumuz için. Ancak öğrenen, öğrenme çabası gösteren, aynı. 'Yapamam' dediysem de 'Hakemsin yaparsın, tek farkı burada takdir var, alkış var'. 

TUTAN, TUTMAYAN BİZDENDİR

Gönül Sultanları; Mustafa Necati Kültür Merkezi, 26 Mart 2024 Salı / Oyun saati; 20.30 / İftar - İkram; Saat 19.35 / Tavuklu Pilav, Ayran, Lokma. Komple ücretsiz, çocuklara da uygundur. Yazan, yöneten;  Ayla Taşdelen (Sarı Zeybek Kültür Derneği Başkanı, Sanatçı), Kayıt, ses, ışık; Korkut Alp, Kondüvit; Nurcan Akyürek - Nurhan Kurnaz. Gruplar; İM-DER Semah Grup - İzmir Semazen Grup. Canlandıranlar; Hikmet Durmuş, Zülfikar Kaya, Esat Erçetingöz, Mustafa Erduran, Metin Aydınoğlu, Kemal Dağtekin, İbrahim Kılınç, Harun Cici, Âdem Aslan. Destek olanlar; İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Kent Konseyi, Dokuz Eylül Dernekler Federasyonu, Sivas Yiğidolar Federasyonu, Ege Magazin Gazetecileri Derneği, Yeter ki İyilik Olsun Derneği, HC Life, Grafik İz, ZK Group, ATS. İftarımıza da tutan, tutmayan fark etmez bekleriz. Herkese kapımız açıktır. Bu akşam çıkın çıkın gelin gari, gönül dostlarımız. Aslında hepimiz gönül sultanıyız. İçimizde, dışa çıkma zamanı.