‘Herkesin emlak danışmanı olmalı’

PANDEMİ TALEPLERİ ETKİLEDİ

Sektörün daha önce 2001 krizi ve 1994 krizi gibi süreçlerden geçtiğini bu nedenle öngörüde bulunmanın güç olmadığını belirten Güleroğlu, “32 senedir içindeyim. 94 krizi, 2001 krizinde bu süreçleri gördük. En güvenli olan liman olan gayrimenkule geri dönülüyor. Pandemi koşullarında yaşanan sıkıntı aslında artık insanların sıkılmış olması. İnsanlar kendilerine başka yerler arıyorlar. Daha az insanla temas edilecek, bambaşka bir alan isteniyor. İnsanlar artık bu nedenle arazi ve bahçeli alanlara gitmek istiyor. Örneğin, Torbalı, Kemalpaşa, Pancar, Bergama, Seferihisar, Özdere. Burada fiyatlara bakınca iki katın üzerinde. Geçen sene 1 milyona sattığımız bir yeri şimdi 3 milyona satıyoruz. Bunun nedeni talebin yükselmesiyle alakalı” dedi.

EMLAK DANIŞMANLIĞI

Aynı zamanda konut kredi faiz oranlarında yaşanacak gelişmeleri değerlendiren Güleroğlu, “Hükümet tarafından bir atraksiyon yapılırsa hem dövizin ateşinin düşmesi sağlanır hem de piyasaya canlı para akışı olur. Çünkü biri gayrimenkul alıyorsa diğeri da para alıyor. Önceki krizlerde de para el değiştirdi, mülkler el değiştirdi. Sonuç olarak bir sirkülasyon bekliyorum. Özellikle, hükümetin konut faiz oranlarında bir atraksiyon yapmasını bekliyorum. Dövizi doğru değerlendiriyorsanız, sıkı takip ediyorsunuz, anında satıp alma imkanınız varsa sıkıntı yok ama şu an çoğu vatandaşın dövizi çok yakından takip etmesi ve anında satabilmesi için ciddi aşamalardan geçmesi gerekiyor. Şu an dövizin geldiği nokta belli. Kimse bu riske girmek istemiyor. Bu nedenle özellikle artık nasıl bir mali müşavirimiz var ise emlak danışmanınızın olması gerekiyor. Artık Ticaret Bakanlığı onay vermeden ofis olmuyor. Yaptığı işler, yapacağı sözleşmeler kayıt altında olduğu için yetki almış bir emlak danışmanı olmalı her vatandaşın. 23 senedir bu alt yapının oturması için çabalıyoruz” diye konuştu.