33 katlı yapısıyla şehrin en yüksek binalarından Hilton Oteli, 16 Ekim 2020’de kapatma kararı aldı. Kararı ilk Ege Telgraf’tan öğrenen İzmirliler büyük şok yaşadı. Hilton Oteli tarafından yapılan açıklamada ise şirketin Alsancak, Bayraklı, Aliağa ve havalimanındaki işletmelerindeki faaliyetlerin devam edeceği ifade edildi. Şirket ayrıca, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: Hilton İzmir’in şu ana kadar gösterdiği örnek misafirperverlikten gurur duyuyor ve bu süreçte emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.

ORTAK AKIL VURGUSU

İzmir iş dünyasının temsilcilerinden açıklama üstüne açıklama geldi. Hilton Oteli’nin kapanışının ekonomik olarak olumsuz bir etki yaratacağını söyleyen Küçük Kulüp Yönetim Kurulu Başkanı Emre Sarıgedik, “Yazık oldu. Amerika’nın kararı; orayı ne yapmak olur bilmiyorum ama İzmirliler olarak elimizi taşın altına koymamız lazım. Kimsenin alacağı kalmayacak bildiğim kadarıyla fakat bunca insan işsiz kalacak, Hilton’la iş yapan tedarikçiler var. Çok büyük bir kitle ekonomik olarak yararlanamayacak. Ekonomiye ne kadar kazancı olur tartışılır. İzmirli iş adamları olarak gereken yapmalı ve Büyükşehir Belediyesi ile birlikte el ele vermeliyiz” diye konuştu. İş insanı Nail Özkardeş ise “Üzüldüm kapanışına. X grubu gelecek, işletecek... Kısa süre sonra yeniden işletileceğine eminim. Otel olarak kapanacak değil. Belediye’nin ortak olması da önemli bir etken” dedi.

KENTİN PRESTİJİ

İş insanı Kemal Çolakoğlu ise, “Hilton bir marka ve İzmir için önemli. Bugün gider yarın gelir. Uygun yatırımcı bulursa Hilton da İzmir’den vazgeçmez. Burada esas olan otel gayesiyle yapılan binanın boş kalmaması. Aynı Basmane çukuru kadar prestij kaybına neden olacak bir durum olur. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yüzde 23 hissesi var. Büyükşehir’in ortak akıl bularak yeniden düzenlenmesi ve açılması için hamle yapması gerekiyor. Bütün cephesi inşaat iskeleleri ile kaplanmış bir otelin işlevini sürdürmesi mümkün değildi. Kaçınılmaz son geldi. Bu nedenle mutlaka ve mutlaka bu otel binasının yeniden otelciliğe kazandırılması İzmir’in prestiji için çok mühim” diye konuştu.

‘SOYER’E ÇAĞRIMIZ…’

Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler Hilton’un turizm açısından bir ‘mabet’ olduğunu belirtti. İşler, “Son 5 yıldır ticari kazançlar uğruna 16 Ekim’de son misafirini ağırlayarak kapanacak, turizm mabedi sona erecek. Başka yatırımcının yapacağı yatırım ile İzmir’de devam edecek. Türkiye’nin turizm ordusuna yetişmiş eleman kazandıran, herkesin hatıralarının olduğu Hilton’un turizm amacı dışında kullanılmasına karşıyız. Rezidans olmasına karşıyız. Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’in izin vermeyeceğine eminiz. ‘Sen olduğun sürece burası rezidans olmayacaktır’ diyoruz ona. Turizme katkısı olan, şehrin ekonomisine can suyu olan bir hal olacak. Sayın Başkan bu konuda hassas. 54 yan sektörü besliyor, taksicisi, restorancısı, ev satanı, Buranın bir rezidans olmasına asla izin vermeyeceğine inanıyoruz” açıklamalarında bulundu. İşler bu açıklamayı yaptığı sırada İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’den yüreklere su serpen açıklama geldi. Soyer şöyle konuştu: Hilton İzmir'in ayrılması, üzücü tabii ki. Boşaltılan binanın nasıl değerlendirileceği konusunda bir şey söylemek için çok erken. Mal sahibi Ata İnşaat ile oturup müzakere edeceğiz. Herkes şunu bilsin ki, o görkemli binanın rezidansa dönüştürülmesine asla müsaade etmem. Turizm dışında kullanılarak İzmir'e yapacağı prestij kaybına asla izin vermem. Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar, “Hilton gider yerine başka bir zincir gelir. Buradan çıkması, Hilton’un İzmir’den çıkması anlamına gelmez. Dolayısıyla burası otel olarak planlanmış ama başka bir zincir daha verimli hale getirebilir. Hem İzmir kazanır” derken Kilim Otel ve İzmir Palas Genel Müdürü Ahmet Kilimci de, “Belediyenin devreye girip yatırım şirketi ile konuşup arabuluculuk yapması doğru olurdu ama uzun bir geçmişi ve süreci var.” ifadelerini kullandı.

ESNAF ÜZGÜN

Hilton Taksi Durağı Başkanı Ali Aydıner ise, “30 yılı aşkın zamandır buradayız. Anılarımız var, üzgünüz. Bir burukluk var. Kapanacağı belliydi. Ekonomik kriz de gelince anlaşmazlıklar bu hale getirdi.” derken 25 senedir otelin altında büfe işleten Mustafa Durmaz, “Bu bölge için büyük kayıp. Önemli bir potansiyeldi. Kaybı geniş düşünürsek İzmir için çok kötü. Tüm dünyada zinciri olan bir marka. Ama artık İzmir’de yok” diye konuştu. Rana Beyza Öztürk - Aydın Çetinkaya / Özel Haber