Yağmur Daştan / Özel Haber -  İnsanlık için karşılıksız hizmetler vermek üzere faaliyetlerini sürdüren Uluslararası Lions Dernekleri arasında isminden başarı ile bahsedilen İzmir Pergamon Lions Kulübü Kurucu Başkanı Ömer Yöntem ile çalışmaları ve Lions kültürü hakkında merak ettiklerimizi konuştuk.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Ben Ömer Yöntem. 1970 yılında İzmir’de doğdum. 9 Eylül Üniversitesi İzmir Meslek Yüksek Okulu Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Bölümü’nün ardından da İktisat Fakültesi’nden mezun oldum. İş hayatıma tekstil sektöründe başladım. Lions kulübüyle tanışmam 2008 yılında Kuşadası Lions Kulübü aracılığıyla oldu. 2008 yılından beri Lion’um. 2015 yılında arkadaşlarım ile birlikte İzmir Pergamon Lions Kulübü’nü kurarak, daha geniş katılımlı daha aktif bir kulüp oluşumuna giriştik. Pergamon Lions’un kurucu başkanı oldum. Pergamon Lions, zamanla yaptığımız başarılı çalışmalarla Türkiye’de başarıyla sözü edilen bir kulüp haline geldi. Bununla birlikte ticarette deri sektöründe hizmet veriyoruz. Bir de kentte inşaat ve tadilat üzerine faaliyet gösteren bir şirketimiz daha var. Ayrıca Ömer Yöntem, Alara adında çok tatlı bir kızın babasıdır.

‘ÖZDEŞLEŞEN BİR YAPIMIZ VAR’

Lions Kulüpleri çok köklü bir yapı. Pergamon Lions’un kapsadığı alan nedir? Bununla ilgili neler anlatırsınız?

Biz de tam söylediğiniz gibi geniş kapsamlı bir kulüp kurmak istedik. Bu nedenle Pergamon adını alarak derneğimizi kurduk. Pergamon, Marmara Denizi’nden başlayıp, Toros Dağları’na kadar inen alana sahip çok eski bir krallık. Bu krallığın da merkezi Bergama’dır. Lions’un bugüne kadar tarihte yaptığı hizmetlerle çok özdeşleşmiş bir çalışma odağımız var. Sağlık, eğitim, kültür-sanat, tarım, belediyecilik, bilim ve tıp alanında çok önemli buluşlara imza atmış bir yerden bahsediyoruz. Parşömenin bile ilk bulunduğu yer aslında burası. Psikolojide de Pergamon’da çok önemli adımlar atılmış.

Atık ahşaplar, depremzede vatandaşın gelir kapısı oldu Atık ahşaplar, depremzede vatandaşın gelir kapısı oldu

‘BİRÇOK İLKİ BAŞARMIŞ…’

Aynı zamanda ‘Şifanın başkenti’ olarak biliniyor değil mi?

Evet, ilk büyük hastane, ilk doğal tedavi, ilk farmakoloji... Ayrıca dünyanın en büyük kütüphanelerinden birinin bulunduğu, ilk grev lokavtın, ilk belediyeciliğin, ilk dört katlı tiyatronun kurulduğu yani birçok konuda ilki başarmış bir medeniyetten bahsediyoruz. Biz de derneğimize Pergamon adını tam da bu yüzden vermek istedik. Çalışmalarımız İzmir’den İstanbul’a kadar geniş bir coğrafyayı kapsıyor. İstanbul’da birçok müzik sınıflarımız, eğitim okullarında deri ve ahşap atölyelerimiz var. Güneyde de Antakya’ya kadar elimiz uzanıyor. Bu kadar geniş bir alanda hizmet edebilmemiz için birçok yerde de üyelerimiz olması lazım. O nedenle sadece İzmir’den değil birçok şehirden üyelerimiz var.

‘BENİ ÇEKEN ŞEY ATATÜRK…’

Lions içinde yer almayı esas olarak neden istediniz?

Bugüne kadar birçok dernekte ve sivil toplum kuruluşunda çalışmalarım oldu. Ancak Türk Lions’unda beni çeken şey Atatürk ilke ve inkılaplarına gönülden bağlı olmasıydı. Türk Lionsu’nun şöyle bir felsefesi var; Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlılık yemini ederek üye olunuyor. En önemli hizmetlerinden bir tanesi körlüğü önlemek. Benim de çok önemsediğim konu sağlık ve çevre ile ilgili çok değerli çalışmalarının olması. İşte tam da ben bu nedenle Lion oldum. Yoksa dediğim gibi birçok dernekte çalışmalarımı sürdürüyordum ancak Atatürk ilke ve inkılaplarına bu kadar bağlı bir kuruluş olduğu için Lions’ta yer almak istedim.

İZMİR’E DEĞERLİ İKİ MÜJDE!

Peki, Pergamon Lions’ta ne gibi projeler hayata geçirildi?

Ben derneğin kurucu başkanıyım. Şu an başkan olarak başka bir arkadaşım görev yapıyor. Ama her dönem kulübümüze büyük destek vermeye devam ediyorum. Bu dönem en büyük projelerimiz Avrupa Birliği fonuyla hayata geçireceğimiz projeler olacak. Daha önce Behçet Uz Hastanesi’nde göz kliniği yapmıştık. Yine bu dönem özellikle, diğer STK’lerin hayata geçiremediği hastaneye kazandırılmamış değerli bir eser kazandırmak istiyoruz. Rob ünitesi kuracağız. Yine bununla birlikte ikinci bir göz tembelliği tespit ve tedavi ünitesi daha kuracağız. Bu iki üniteyi de hayata geçirirsek, İzmir’de birçok çocuğumuzu kör olmaktan kurtaracağız. Bu dönem en büyük hizmetimiz bu olacak.

‘EKSİKLERİ GÖRÜYORLAR’

Biraz da sivil toplum örgütleri diyelim mi… Bence hayatın vazgeçilmez bir parçası ama ülkemizde çok da istenen noktada değil. Sivil toplum kuruluşlarında çalışmak, toplum için mücadele vermek neden önemli?

Sivil toplum örgütünde çalışmak öncelikle insanın kendisine çok ciddi bir fayda sağlıyor. Tek başına yapamayacağınız projeleri hep birlikte yapabiliyorsunuz. Bir hastane bir klinik yapmayı tek başına mümkün kılamazsınız. O yüzden STK’ler çok önemli. Gönüllü insanlar ortak akılla bir araya geliyor, bu sayede de çok değerli projelere imza atılıyor. İşte sivil toplum örgütleri bu yüzden var. Yine bölgelerindeki birçok eksiği, yanlış işleri görebildikleri için bunlara karşı yapıcı projeler üretebiliyorlar. Her geçen gün STK’lerin sayısı da çok fazla artıyor. Fayda üreten STK’lerin yanı sıra fayda üretmeyenlerin de sayısı çok fazla artmaya başladı. Tabii bunların da artılarını ve eksilerini zaman içinde yaşayarak görüyoruz. Sivil toplumun her zaman amacına uygun şekilde ilerlemesi gerektiğini düşünüyorum.

‘SEN VARSAN BİZ VARIZ’

Kurucu başkanı olarak derneğin nasıl bir başarıya ulaşmasını isterseniz?

Kulübümüzü 2015 yılında kurduk. Kuruluş tarihimiz Dünya Lions Hizmet Günü olan 8 Ekim ile aynı gündür. Lions’ta takvim 1 Temmuz ile 30 Haziran arası çalışır. 6 aylık dönemde Türkiye’nin en başarılı kulüplerinden olduk. Kulübümüzün en büyük amacı gençleri sivil toplumla buluşturmaktı. Birtakım geleneksel özelliklerimizden kurtularak daha özgün ve özgürlükçü bir yapı kurmayı amaçlamıştık ve mutlulukla söyleyebilirim ki bunu sağladık. Bu da bizim her dönem çok başarılı işler yapmamızı sağladı. Yine 53 kişiyle tarihte en fazla üyeyle kurulan kulüp olduk. Amacımız ilk etapta 100 kişiye ulaştırmak. O dönemin şartlarına göre eksilmeler ve artmalar oluyor ama ana kadroyu yavaş yavaş güçlendirmeyi hedefliyoruz. Bu yolda da emin adımlarla ilerliyoruz. Bundan sonra ne kadar çok hayata dokunursak ne kadar çok ihtiyacı giderirsek başarı tatminimiz o kadar yüksek olacaktır. Sloganımız “Sen varsan biz varız.” Amacımız her zaman daha fazlasına ulaşmak. İlhamımızı adımızdan aldık, birlikte güçlüyüz, birlikte başarılıyız. Tarihi misyonumuzdan aldığımız güçle geleceğe çoğalarak ve insanlara daha fazla hizmet ederek ilerlemek istiyoruz.

Son olarak okurlarımıza mesajınız nedir?

Sivil toplum kuruluşlarına üye olmadan önce kendinize ‘Ben gerçekten gönüllü olabilir miyim?’ diye sormanızı tavsiye ediyorum. Gönüllülük, hizmete hazır, insanlığa değer katmaya hazır olmaktır. Asla kişinin gönlü gelince bir şeyler yapması değildir. O nedenle gerçekten insanlığa hizmet edecek zamanınız ve enerjiniz varsa gönüllü olun… Nerede olursanız olun o zaman başarıya ulaşacaksınız…

Kaynak: EGE TELGRAF