Dünya genelinde yaşanan virüs salgını tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’yi de olumsuz etkiledi. Salgının getirdiği olumsuz şartları en çok hisseden kesimlerden biri de uzun zamandır direnen esnaf oldu. İzmir ölçeğinde salgın ve arkasından gelen deprem nedeniyle ekonomik olarak ağır bir darbe aldıklarını belirten berber esnafı yaşananların ardından büyük zarara uğradıklarını yeni kısıtlamaların ise ‘ayakta duracak’ güç bırakmadığını söyledi. Henüz yeni yeni yaraları sarılan deprem felaketinin ardından bir çok berber dükkanının da zarar gördüğünü söyleyen İzmir Berberler Esnaf ve Sanatkarlar Oda Başkanı Şükrü Bilgin, “Bizler oda olarak o esnaf arkadaşlarımıza yardım edelim derken yeni bir kısıtlamaya tabi kaldık. Daha fazla direnecek gücümüz kalmadı” dedi.

‘HEP VERDİK, HEP…’

Tedbir alındığı ve hijyen koşullarına uyulduğu halde yaşanan süreçte büyük zarar gördüklerini belirten Bilgin, “11 yıldır görevdeyim. Mart ayından beri sorun yaşıyoruz. 60 gün kapalı kalmıştık. Tüm elektrik, su ve doğalgaz faturalarını ödüyoruz. Bu paralar en azından 2 ay kapalı kaldıysak ödemeyeceğimiz faturalar olsun. Gerçekten hesap yapacaksak, biz bugüne kadar hep veren kesim olduk. Deprem vergisi bir kereye mahsus dendi, devamlı aldılar. Ekonomik dengeye mahsus bir kere para istediler. Hayat standardı dediler, bir kereye mahsus dendi vergi aldılar, vergi ödeyen biziz. Bağ-Kur primlerini ödeyen biziz, KDV ödeyen biziz, peşin vergi ödeyen biziz. En azından tamamen kapatmamalıydılar. Bizler de yemek kadar gerekli olduğumuzu düşünüyoruz” diye konuştu.

‘NE YAPACAĞIZ?’

Berberlerin ve kuaförlerin yaşanan süreçlerde önemli bir ihtiyaç statüsünde algılanmadığını belirten Bilgin, “Berber ve kuaför insanların yanında her zaman olmalı. İnsanların moralini düzelten de bizleriz. Son model kıyafet olsa, tıraşı ve saçı yerinde değilse bir anlama gelmez. Bu sektörün pozitif ayrımcılığa ihtiyacı var. Berber lafı geldiğinde arkamız sıvazlanıyorsa olmaz” dedi. Deprem bölgesiyle ilgili belli konuların gündeme gelmediğini belirten Bilgin, “İki yıl ödemesiz kredi versinler en azından başka türlü bir yol göremiyoruz. Deprem bölgesinde 150 tane berber var. Özkanlar, Balkuyu, Bornova... Esnafın koltuğu binada kalmış, tezgahı kalmış. Oda olarak biz kurmaya çalışıyoruz. ‘Aidat verdim halledin’ diyor. Bu normalde odaların işi mi? Binanın altında kalmış dükkanı, bu insanlara neden yardım edilmiyor? Nereden baksan tutarsızlık... Üzerine yasaklar... İnsanlarımız ne yapacak bilmiyorum” açıklamalarında bulundu.

‘VERGİ ALMASINLAR’

Kısıtlamalar gelirken desteklerin de yapılması gerektiğini ve berberlerin zor durumda olduğunu belirten Bilgin, “Kısıtlamalardan bunaldık. Esnaf teşkilatıyız sonuçta. Sabah 10.00 ile akşam 20.00 arasında ne kadar kazanacağız? Devlet Bağ-Kur primi almak zorunda ama vergileri almama şansı var. Örneğin bizde de aidat ve muhasebe sistemi var. Aidat almamazlık yapamıyorum. Yasal zorunluluk. Fakat muhasebe aidatını almadık. ‘2 aydır kapalısın’ diyerek ödemelerini istemedik. Vergileri almasınlar. KDV ve stopaj alınmayabilir. Ev sahibinin ve kiracının stopajı var. Aksi koşulda ayakta kalan esnaf olmayacak” ifadelerini kullandı. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber