Bugün itibari ile yerel seçimlerin üzerinden tam tamına 2 yıl g...

Bugün itibari ile yerel seçimlerin üzerinden tam tamına 2 yıl geçti. Eğer bir sürpriz olup da, seçimler öne çekilmezse 3 yıl daha bu başkanlarla gideceğiz… Elbette Urla ve Menemen’de olduğu gibi başka fireler olmazsa! An itibari ile koltuklarında oturan başkanlara ve yanındakilere sorsanız, “2 yıl nasıl geçti?” diye, 3 aşağı, 5 yukarı aynı cevabı alırsınız… Eskiler, “Daha yapacak çok iş var”, yeniler ise “Geçmişten kalan sorunlarla boğuşuyoruz” diyecektir eminim. Oysa ki, bugün Büyükşehir dahil İzmir’in pek çok ilçesinde ilginç bir tablo oluşmuş durumda. Belediye yönetimlerinin anlattıkları ile halkın gördükleri arasında hiç de küçümsenmeyecek farklar var. Başkanlar, medya kuruluşlarında ve sosyal medya hesaplarında “destanlar” yazarken, kendilerine oy verenlerin çoğunluğu pişmanlığın zirvesinde kıvranıyor. Nasıl pişman olmasınlar ki? Hayal ettikleri kentler ile yaşadıkları yer arasında öyle uçurum var ki, tarifi mümkün değil. Hepsinden önemlisi, belediye meclislerinde bile seslerini duyurabilecek temsilcileri yok. Anlayacağınız, bugün İzmir’in çoğu ilçesinde belediye meclislerinde neredeyse hiç muhalefet yok. Muhalefet derken, oylamaların kaderini değiştirecek bir yapıdan söz etmiyorum. Yapılan yanlışı yüksek sesle haykıran, bunu halka şikayet eden, gerektiğinde başkanın yaptığı gibi sosyal medyayı kullanarak gerçeği anlatmaya çalışan yapıyı anlatmaya çalışıyorum. Eee. Karşılarında doğru dürüş muhalefet de olmayınca, haliyle en başarısız başkan bile kendisini, “yılın belediye başkanı” ilan ediveriyor. Bu iki yıl boyunca dikkatimi çeken en önemli ayrıntı, yeni model belediye başkanları için “algı yönetiminin” hizmetin önüne geçmesi. Bunun için çuvallar dolusu para harcıyorlar. Hatta çalışanının maaşını takside bağlayıp, kendilerine yakın buldukları gazetecilerin ödemelerini tıkır tıkır yapanları bile var. Bu gerçeği, geçtiğimiz haftalarda muhalefet sıralarında oturan bir meclis üyesinden duydum bizzat. Yazmak üzere ayrıntıyı istedim. Yazacaktım da… Söz verdiği “yarın” hala gelmediği için bir türlü kaleme alamadım ne yazık ki. Zaten o zaman iyice emin oldum belediye meclislerindeki muhalefetin bitikliğine. Dedim ya… Bunlardan kurtulmak için önümüzde, topu topu 3 yıl var. O da geçer. Sonra? Bu sosyal medyanın sahte kahramanları geldikleri gibi giderler. Peki… İki yılın sonunda bir İzmirli olarak yerel yönetimlerin geldiği noktaya şaşırdık mı? Yoo… Adayların nasıl ve kimler tarafından belirlendiğini bilen niye şaşırsın?