Geleneksel medya ile sosyal medya arasında ‘güvenilirlik’ tartışması aldı baş...

  Geleneksel medya ile sosyal medya arasında ‘güvenilirlik’ tartışması aldı başını gitti. Radyo, televizyon ve gazetede sıklıkla rastladığımız sansür (haklı ya da haksız) özellikle Z kuşağı tarafından geleneksel medyaya olan güveni zedeliyor. Hatta bazı gençlere göre ise sıfırlıyor. Sosyal medyadaki özgürlük ise Z kuşağının takdirini topluyor. Ancak ‘yalan bilgi’ ve ‘yalan bilgiyi paylaşmış olmaktan dolayı pişmanlık duymama ve özür dilememe’ rahatlığı, içinde benim de bulunduğum kalabalığı rahatsız ediyor. Güvenilirlik tartışması yumurta-tavuk hikayesine dönse de bir süre daha devam edeceğe benziyor. Şimdilerde yeni tartışmanın adı medya ve sosyal medyadaki üslup… Medya ve sosyal medyada kullanılan ‘iş insanı’, ‘iş adamı’ ve ‘iş kadını’ sıfatlarını mercek altına alan Medya Takip Merkezi’nin araştırma sonucu hayli ilginç… Sizi biraz rakamlara boğacağım ancak bunun gerekli olduğunu düşünüyorum. Medya Takip Merkezi tarafından 10 bini aşkın basın, televizyon ve internet mecralarında yapılan taramalara göre ‘iş insanı’ ifadesi medyada, konuya dair toplumsal duyarlılığın arttığı bu yıl 89 bin 876 kez kullanıldı. Kadınların gerek girişimcilik, gerekse diğer kurumsal başarılara imza atmasıyla ‘iş kadını’ ifadesi de öyle… Televizyon ve yazılı basın mecralarında konu ile ilgili kullanılan dilde değişiklik yaşandığı gözlendi. Televizyondaki ‘iş insanı’ vurgusu bu yıl geçen seneye göre yüzde 57 artış gösterdi. Televizyon kanallarının ‘iş kadını’ ibaresi konusunda hala direnç gösterdiği ortaya çıktı; bu yıl sadece yüzde 13 artış yaşandı. İş adamı’ sıfatının kullanım oranının tüm mecralarda düştüğü dikkatlerden kaçmadı. Centilmen geleneksel medyayı alkışlıyorum. Geleneksel medyanın ‘iş insanı’ sıfatına dair gösterdiği hassasiyet, ne yazık ki sosyal medya kullanıcılarında görülmedi. Son 1 aylık verilere göre, sosyal medyada ortalama 95 bin paylaşım ve yoruma konu olan ve 1. sıraya yerleşen ‘iş adamı’ sıfatını, 36 bin 500 paylaşıma konu olan ‘iş insanı’ ifadesi 2. sıradan takip etti. Aynı dönemde sosyal medyada 2 bin 300 kez yer bulan ve listede 3. sıraya yerleşen ‘iş kadını’ ifadesi ise ‘iş adamı’ teriminin oldukça altında bir konuşulma oranına sahip oldu. Sosyal medya maço bir yapıya sahip denebilir bir ölçüde… İş insanı, iş adamı, iş kadını… Bu terimler elbette koskoca bir iletişim modelinin yapısını belirlemek için yeterli olamaz. Ancak sonuçlara ulaşma konusunda ipucu özelliği taşır diye düşünüyorum. Toplumda ‘üslup’ tartışmalarının devam ettiği günümüzde geleneksel medya ile sosyal medya da sanırım bu girdabın içine çekilecek. Ancak burada asıl cevap bekleyen soru şu: İletişim dünyası içinde seviyeli, saygılı hitaplara, sıfatlara mı ihtiyacımız var, yoksa gerekçesine ‘dobralık’ denen maço hitaplara mı? Ne dersiniz?