Ülkemde ve dünyadaki çöküşe taktım. Sonuçlarını önceden göremediğimiz yaşam biçimi bizi nereye götürüyor. Ülkemizdeki yanlışlar diğer ülkelerdeki yanlışlar neler? Bizi, kendimizi ilgilendiren ahlak e...

Ülkemde ve dünyadaki çöküşe taktım. Sonuçlarını önceden göremediğimiz yaşam biçimi bizi nereye götürüyor. Ülkemizdeki yanlışlar diğer ülkelerdeki yanlışlar neler? Bizi, kendimizi ilgilendiren ahlak estetik ve eğitim üzerinde duracağız. Estetikten ne anlıyoruz ahlaktan ne anlıyoruz. Hiç bir şey anlamıyoruz. Estetikteki incelik ve sanatı bilmiyor her çıplaklığı matah sanıyor veya ‘Aman ahlaksız’ diyoruz. Tabi yanlış diyoruz. Ahlak dendiğinde ise sadece ilişkileri, anadan üryan görüntüleri sanıyoruz. Gelelim eğitime. Oku yaz, yaz, yaz oku. Bunu da eğitim kabul ediyoruz. “Nü” denilen bir sanat var çıplaklığı içeriyor. Ah, vah üflen anlayışında kafanın cinselliğe kaydığı bir anlayışı değil tabi. Yaradanın insan denilen varlığı nasıl bir sanat eseri olarak ortaya koyduğunu anlatan bir görsel. Yani ruh üflenmemiş haliyle maddi görüntünün güzelliği. İnsanı şaşkına çeviren bir muhteşem yaratılmış. Ahlaka gelince doğru dürüst yalansız insancıl yardımsever davranışlar bütünü. Aklı gözü hemen kötülüğe hizmet etmeyen her daim iyi yönleri ile insanları ele alan bir anlayış manzumesi. Bütün bu davranışlar estetik ve ahlak eğitim denilen insanın ve milletlerin yetişmesindeki önemli materyalin temelini teşkil eder. Bütün bu konular insanların ve milletlerin şahsiyetli, onurlu, sağlam ve çalışkan olmalarını, başarılı, zengin, mutlu, huzurlu olmalarını temin eden faktörlerdir. Tabi iyi bir eğitim ile ulaşılacak müreffeh ülke, müreffeh yaşam insanoğlunun doğduğunda başlayan en önemli amacıdır. Bütün bu güzelliklere ulaşmak ciddi bir eğitimi gerektirdiği gibi eğitimi her alanda edinmeye bağlıdır. Ülke olarak en büyük şikayetimiz de eğitim neden kötü. Çünkü eğitim alanı içinde estetikten ve ahlaktan bi haberiz. Eğitim materyallerini kullanamıyoruz kötüye kullanıyoruz. Sinema ve diziler her türlü ahlaksızlıklara çanak tutuyor. Hatta aile içi mide bulandıran ihanetler aşklar konu oluyor. Edebiyatın yok yeni türkü şarkı müzik yok. Caz da yok saz da yok. Çocuk filmleri hepsi yabancı olup kahramanları da yabancı isimler ile. Anne ve baba köpek rolü verilmeye küçümseyici roller ile aile mahvedilmeye çanak tutuluyor. Gençlerin ebeveynlere, “Geri zekalı, artık yeter, bıktım baskıdan, kazansaydınız, ben mi doğurun dedim” gibi ve benzeri yakışıksız hitabetlere yer verilmesi ile ne eğitimi beklenebilir ki. Kafa karıştıran, taraflı geçmişe dair anlatımlar, dünya insanlık yaşamından bi haber yazımlar, doğru düzgün inançları doğrultusunda davranmayı teşvik yerine kafa karıştıran dini fikri dayatmalar ile istenilen noktadaki eğitime ulaşamayız. Şayet her alanda rol modeller yaratamıyorsak işimiz bitik. İşte o zaman resim, roman, müzik, tiyatro, spor, tarih, ekonomi, yabancı ulusların durumlarının bilinmemesi ve önemsenmemesi halinde işimiz zor. İnsan ve uluslararası ilişkilerin tanzimi yoksa, ihmal edilmişse sanayi, ticaret akla ne geliyorsa başarı çok zor. Bunlar eğitimin sonuçları. Biliyor musunuz en hazin sonuç ise sadece satın aldıkları ile öğünen sanal bir dünyada yaşamak ve bunu gerçek gibi algılamak. Sonuçta eğitimsizlik müreffeh yaşamamak refahı tatmamak sömürülmekten kurtulamamaktır. Çok yalan yerine yazımızın içeriğindeki doğruluk payına bakmalıyız. İlk başta demokrasimize bakmalıyız hep birlikte.