Türkiye ile Yunanistan arasında yapılan Mübadele Sözleşmesi’nin 100. yılındayız. İzmir gibi Mübadele’nin en önemli tanıkları arasında olan şehirlerde 100. yıl dönümü nedeniyle birçok farklı etkinlik d...

Türkiye ile Yunanistan arasında yapılan Mübadele Sözleşmesi’nin 100. yılındayız. İzmir gibi Mübadele’nin en önemli tanıkları arasında olan şehirlerde 100. yıl dönümü nedeniyle birçok farklı etkinlik düzenleniyor. 30 Ocak 1923 tarihinde imzalanan sözleşme ile bir buçuk milyona yakın insan yer değiştirmek zorunda kaldı. Yıllar boyunca devam eden ‘zorunlu göç’ ile dilini bilmediği topraklarda yeni bir hayata başlama mücadelesi veren kişilerin travmaları çocuklarına, torunlarına miras kaldı. Dokuz Eylül Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Arı, mübadele konusunda ilk akla gelen isimlerden biri. Mübadelenin suyun her iki yakasında yarattığı karmaşa ve büyüyen sorunların daha büyük karışıklıklar yarattığına dikkat çekiyor. VOA Türkçe’de geçen yıl yayınlanan röportajında Mübadele Anlaşması’na giden zorunlu süreci anlatan Prof. Dr. Arı, ‘O tarihlerde Türk-Yunan savaşı yeni bitme aşamasında ve kendiliğinden büyük bir göç ortaya çıkmıştı. Özellikle Türkiye’den bir milyona yakın Ortodoks 1-1,5 aylık süre içinde Yunanistan’a göç etmişti. Yunanistan bir anda bu insanlara barınma ortamları yaratamadı, istihdam yaratamadı. Büyük sağlık problemleri, temel gıda ihtiyaçlarının bulunamaması gibi problemler ortaya çıktı. Yunanistan, siyasi karışıklıkların içine girdi.’ DİNİ ESASLI ANLAŞMA Lozan Anlaşması hükümleri uyarınca Mübadele Sözleşmesi’nde Batı Trakya dışındaki Yunanistanlı Müslümanlar ile İstanbul dışındaki Türkiyeli Ortodokslar, zorunlu olarak göçe tabi tutulacaklardı. Anlaşmada Türk ve Rum ifadeleri yerine Müslüman ve Ortodoks ifadelerinin kullanılmasının etkisini hala hissettiren sıkıntıları da beraberinde getirdiğini ifade eden Prof. Dr. Arı, ‘500 bin Müslüman Yunanistan’dan Türkiye’ye, 1 milyon 200 bin Ortodoks Türkiye’den Yunanistan’a gitti. Ancak anlaşma, Birinci Balkan Savaşı’ndan itibaren göç edenleri de kapsamına aldığı için, toplamda 3 milyon insanın mübadeleden etkilendiği hesaplanıyor. O zaman Türkiye, 11 milyonluk bir ülke. Yunanistan, 3,5 milyonluk bir ülke. Dolayısıyla bu nüfus yapısına orantılandığınızda bu göç etmiş ya da göç ettirilmiş nüfus, oldukça önemli bir orana denk geliyor.’ Mübadele denildiğinde İzmir’de kimse sorsanız Mübadele ile ya bağı ya da bağı olan bir tanıdığı olduğuna tanık olabilirsiniz. Bu noktada tam da Mübadele’nin 100. yılı dolayısıyla İzmir’de ziyaret edebileceğiniz mekanlar ve farklı etkinliklerden bahsetmek isterim. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Buca Işılay Saygın Meydanı’nda yer alan Göç ve Mübadele Anı Evi, Mübadele konusunda her ziyaretimde beni etkilemeyi başaran bir mekân. Ahmet Piriştina Kent Arşivi Müzesi (APİKAM) bahçesinde açılan “Koridor” enstalasyonunu da ziyaret listenize ekleyin. Ahmet Güneştekin’in Kültürpark Atlas Pavyonu’nda 5 Mart’a kadar devam eden ‘Gavur Mahallesi’ sergisi ise Mübadele için apayrı bir önem taşıyor. Ücretsiz rehberli turlarla ziyaret edilebilen serginin 1 milyon ziyaretçi bandını aşması bekleniyor.