Teknolojiyle birlikte günden güne tıbbın imkanları da gelişiyor, değişiyor. Hal böyle olunca da insanlar da teknolojinin nimetlerinden daha fazla yararlanmaya başlıyor. Herkesin hayran olduğu, bakanın...

Teknolojiyle birlikte günden güne tıbbın imkanları da gelişiyor, değişiyor. Hal böyle olunca da insanlar da teknolojinin nimetlerinden daha fazla yararlanmaya başlıyor. Herkesin hayran olduğu, bakanın bir daha dönüp baktığı cilt ve vücuda kim sahip olmaz istemez ki... Bugün sizlere vücudunuzu yeniden şekillendirebileceğiniz bir uygulamadan bahsedeceğim: Karboksiterapi! Öncelikle ‘Karboksiterapi nedir?’ sorusunu ele alalım. Karboksiterapi, cilt altına karbondioksit verilmesi esasına dayanan bir tedavi yöntemidir. Bu metodla birlikte, karbondioksit cilt altında bölgesel doku kan akımını hızlandırarak etki yapmaktadır. Bunun yanı sıra direk yağ kırıcı etkisi de bulunmaktadır. Bu nedenle bölgesel incelme ve selülit tedavisinde çok etkin bir yöntem olarak kabul görmektedir. Yaklaşık 80 yıldır tıp alanında tedavi maksatlı uygulanan karboksiterapi, 1990 yılından beri Amerika, Avrupa ve bir çok uzak doğu ülkesinde cilt ve vücut deformasyonlarında başarılı bir rehabilitasyon yöntemi olarak uygulanıyor. Sorunun türüne ve büyüklüğüne göre değişik miktarlarda verilen karbondioksit gazı dokularda yağların tüketimini hızlandırıyor, ciltte elastikiyeti artırıyor, şişlikleri indiriyor, göğüs ve çene altı, yanak sarkmalarında dokuları sıkılaştırarak yüz ovalini düzeltiyor. Ayrıca erkek hastaların memelerin küçültülmesi ve vücut deformasyonu problemlerinde de son derece kolay bir uygulama seçeneği oluşturmakta. Karboksiterapinin vücuda kesinlikle zararı yoktur. Çünkü karbondioksit vücudumuzda doğal yollardan üretilen bir gazdır. Bu nedenle vücutta herhangi bir reaksiyona neden olmaz. Solunum yoluyla kolaylıkla atılabilmektedir. Birçok uygulama merkezinde işlem sırasında akupunktur noktaları kullanıldığı için kişiler acı duymaz ve bölgesel morarmalar görülmez. ‘Peki, bu uygulama ne işe yarıyor?’ dediğinizi duyar gibiyim... Selülit, bölgesel incelme, doğum sonrası veya hızlı kilo alıp vermeye bağlı oluşan çatlaklarda, liposuction–lipoplasti öncesi ve sonrası cildin toparlanmasında, saç dökülmelerinde, gevşek ve sarkık göğüslerin toparlanmasında, yara iyileştirmede, cilt gençleştirme tedavilerinde destekleyici olarak kullanılmaktadır. Uygulama bölgesinde dolaşımda artış meydana gelir, böylece toksinlerin atılımı artırılır, o bölgedeki ödemler çözülmüş olur, doku yenilenmesi uyarılır, dokuya ulaşan oksijen miktarı arttığı için o bölgedeki yağın yakılması ve cildin tekrar yapılanarak sıkılaşması sağlanır. Tedavi hızlı, rahat, etkili ve cerrahi olmayan bir yöntemdir. Tedavi karbondioksit gazının cilt altı doku içine enjekte edilmesi prensibine dayanır. Enjekte edilen gaz, doku tarafından emilir. Problemin büyüklüğüne ve çeşidine göre haftada bir veya iki seans olacak şekilde toplam 10 ila 20 seans arasında uygulama önerilir. Tedavi başladıktan sonra tedaviye özel nedenlerden dolayı ara verme süresi bir haftayı geçmemelidir. Uygulama sonrasında söz konusu alanda hafif bir yanma ve dolgunluk hissi olabilir. Tedaviden hemen sonra 1 ila 2 saat süren geçici bir ödem olabilir. Tedavi sonrası 4 saat boyunca banyo, havuz veya sauna gibi su ile ilgili aktivitelerden kaçınılmalı ve dar ve bedeni sıkı sıkıya saran giysiler giyilmemelidir. Bu uygulamayı denemek isteyen kişilerin alanında uzman bir hekime başvurmaları ve cihazın CE belgesini sormalarını şiddetle tavsiye ederiz. Herkese sağlıklı bir hafta dilerim...