Seçim dönemine girilmesiyle siyasi partilerin gündemine öğrenci KYK borçları da girdi. İktidar ile muhalefet arasında tartışma konusu oldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan KYK borç faizlerinin silineceğini açıkladı. Kanun teklifi Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yayınlanmasının da üzerinden aylar geçmiş olmasına rağmen KYK borcu olan mezunlar e-devletlerinde kayda değer bir borç indirimi görmediklerini söyledi. Eğitim Sen İzmir Üniversiteler Şube Başkanı Ümit Akıncı, “Ancak sistem üzerinden borçlarını ve geri ödeyecekleri tutarları inceleyen üniversite mezunları bambaşka bir tablo ile karşılaştı. Anaparaya yansıyan faizler ve gecikme zamları aynen duruyorken silinen sadece endeks faizleri idi. Bu da 8600 TL kredi borcu için 18.000 TL, 6000 TL kredi borcu için için 12000 TL gibi geri ödemelerin ortaya çıkması demekti. Kafa karışıklığını gidermek için 25 Kasım 2022 tarihinde çıkarılan "Tahsilat Genel Tebliği" ile durum açıklığa kavuştu. Silinen gerçekten de kredi geri ödemesinde yer alan endeks tutarına (TÜİK tarafından hesaplanan fiyat endeksleri baz alınarak verilen kredi miktarına bakanlıkça eklenen tutar) işletilen faizdi, ki bu da borcun küçük bir kısmını teşkil ediyor. 2022 Aralık ayında Bakan Nureddin Nebati bu hatayı kabul ederek, KYK'da yeni düzenleme geleceğini, bu meselenin yılbaşında gelecek torba yasayla çözüleceğini ifade etti” şeklinde konuştu. KABUL EDİLEMEZ’ Söylemlerin gerçeğe dönüşmediğini belirten Başkan Ümit Akıncı, “Popülist bazı söylemler ile bu söylemler ardından yaşanan gerçekler arasındaki farkı sadece öğrenim kredi geri ödemelerinde görmedik. "TOKİ eliyle dar gelirliye ev sahibi olma imkanı", "deprem sonrası evi yıkılana bedelsiz konut", zaman zaman duyduğumuz "kredi faizlerinin düşürülmesi" gibi söylemler ardından karşılaşılan "gerçek" tablo hep farklı olmuştur. Hukuk devletlerinde bu tarz yaklaşımlar kabul edilemezdir” ifadelerini kullandı. YILAN HİKAYESİ’ Üniversite öğrencilerin zor bir dönemden geçtiğine vurgu yapan Başkan Akıncı, “Öte yandan, her dönem üniversite öğrenicisinin ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak miktarlarda verilen öğrenim kredilerinin geri ödeme sürecinde karşılaşılan bu durum da kabul edilemezdir. Kendisi zaten ihtiyacı karşılamaktan uzak olan öğrenim kredisi geri ödemesi de yapılan popülist açıklamaların ardından hayata geçirilen uygulama tam bir yılan hikayesine dönmüştür. Bir gecede faizleri silinen büyük şirketlerin olduğu bir ülkede öğrenim kredisi geri ödeme sürecindeki bu uygulama, öncelikle üniversite öğrencilerinde ardından üniversite kamuoyunda devlete karşı güveni yazık ki sarsmıştır. Söz konusu kafa karışıklığının giderilmesi ve kredi geri ödeme sürecinin öğrenci lehine yeniden düzenlenmesi öncelikli talebimizdir” değerlendirmesinde bulundu. Yükseköğretim hakkının tüm öğrencilere sağlanması gerektiğine dikkati çeken Akıncı, “Bunun yanında her dönem üniversiteden maddi imkansızlıklar nedeni ile kayıt sildiren öğrencilerin sayısı artmaktadır. Kendisi kamusal bir hizmet olması gereken yükseköğretim, ivedi yasal düzenlemelerle herkesçe eşit ulaşılabilir niteliğe kavuşturulmalı, bu yönde etkili adımlar yönetenler tarafından hızla atılmalıdır” dedi. Geçici çözümlerler ve anlık söylemlerle sürdürülebilir bir eğitimin mümkün olmayacağına dikkati çeken Veli-Der İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat, “Eğitim politikaları özellikle pandemi sonrasında anlık çözüm ve geçici pragmatist yaklaşımlarla belirlenmekte ve yönetilmektedir. Bu ülkenin geleceği gençlerimiz ve çocuklarımız düzenli olarak değişen günlük politikalar ve popülist söylemlerle hayatlarına dair programlama yapma konusunda umutsuz bir durum içine girmektedirler. Öğrencilerimizin üniversite okuma hakları ve onların temel ihtiyaçlarını düşünmeden akademik gelişimlerine yoğunlaşabilecekleri bir ortam devletin temel görevidir. Bu noktada öğrencilere verilen öğrenim kredilerini bir alacak verecek ilişkisi üzerinden değil de ülkenin geleceğine yatırım olarak görmek önemlidir. Bu noktada 25 Kasım 2022 tarihli yasayla öğrenci borçlarının faizlerinin sileceği ve sadece alınan paranın ana parasının ödeneceği açıklanmış ve kararlaştırılmıştır. İçinde bulunulan seçim döneminde siyaset kurumlar aracılığıyla çeşitli sözler vermektedir. Biz Veli-Der olarak bu sözlerin yerine getirilip getirilmediğini takip ediyor olacağız. Şu anda sistem üzerinden ilk yapılan kanun değişikliği ve cumhurbaşkanın açıkladığı sadece anapara ödenecek rakamlara denk düşmeyen miktarlar ödeme olarak öğrencilerden geri istenmektedir. Hazine ve Maliye Bakanı bu durumun yeni torba yasayla düzeltileceğinin söyleyerek hatayı kabul etmiş durumdadır. KYK borçlarının faizlerinin silinmesi gibi sözlerin bir seçim yatırımı olmaktan çok bu ülkenin yaranlarıyla ilgili önemli konular olduğunu düşünüyor ve gelişmeleri yakından takip ediyoruz” diye konuştu. NİHAT AK- ÖZEL HABER