20 yaş altına sokağa çıkma yasağı kararı alınsa da Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), tüm kademelerde yüz yüze eğitime kapattığı okulları dün ilk kez çalışan anne-babaların çocukları için açtı. 65 bin okul kapalıyken, 24 saat içinde genelge yayınlanarak 3-5 yaş aralığında resmi ve özel 32 bin kreş ve anaokulu eğitime açıldı. Mart ayından bu yana, pandemi sürecinde eğitim koşullarını değerlendiren Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, “MEB'in bu kararı üzerine 1 milyon 629 bin öğrenci ve 98 bin 825 öğretmen, sayılardaki bu artışa rağmen okul yolunda. Bakanlık pandeminin başından itibaren eksik ve kötü bir eğitim öğretim süreci yönetmiştir. Salgın artınca ilk önce okullar kapatılmıştır. Önce tümü dense de 2 gün sonra okul öncesi sınıfların yüz yüze eğitime devam edeceğinin açıklanması bile MEB’in ne kadar plansız bir süreç yönettiğinin en son örneği” diye konuştu.
MİLYONLARCA ÖĞRENCİ…
Salgının yaz aylarında son bulacağına yönelik kanaatler nedeniyle yeni eğitim-öğretim yılına ilişkin hiç bir çalışma içine girilmediğini ileri süren Yıldırım, “Uzaktan eğitime geçildiği mart ayında öğrenci ve öğretmen sayısı 19 milyonken, EBA’nın anlık giriş kapasitesi 40.000, haziran sonuna kadar ancak 300.000 giriş kapasitesine ulaştırabilmiştir. Hem internet erişimi, hem bilgisayar ve tablet eksikliği olan öğrenci sayısı 4 milyon olarak resmî açıklama ile duyurulmuştur. Milyonlarca öğrenci eğitim öğretimden uzak kalmıştır. İşin en kötü yönü ise salgının yaz aylarında son bulacağına yönelik kanaatleri sebebiyle yeni eğitim öğretim yılı için hiç bir çalışma içine girmemiş olmalarıdır. Salgının bitmediği, tam tersi artığı anlaşıldığı andan itibaren eylül ayında seyreltilmiş şekilde eğitim öğretim yönetimini uygulamaya girmişlerdir” dedi.
‘HİJYENE BÜTÇE YOK!’
Okullara yeterli sayıda çalışan dahi alınmadığını bu nedenle hijyen koşullarının sağlanamadığını belirten Yıldırım, “Bu sırada mevzuatını hazırladıkları okullarda ‘Pandemi süreci ne yapılmalı’ raporlarına rağmen hiç bir okula ödenek göndermemiştir. Okulların büyük çoğunluğu hijyen koşullarını kendi eksik bütçeleri ile hazır hale getirmeye çalışmıştır. Okullar açıldığında görünen sonuç ise tam bir felaket olmuştur. Her yıl sözleşme ile aldığı hizmetlileri almadığı için okullarda hijyen ve genel temizliğin yapılmadığı ve sürdürülebilir olarak yapılamayacağı ortaya çıkmıştır. Ne öğretmen ne öğrenci ne de okuldaki görevli yeterince korunamamış, bu süreçte çok sayıda eğitim çalışanı korona virüse yakalanıp hayatını kaybetmiştir” iddiasında bulundu.
‘HANİ EŞİTLİK!’
Eğitimde fırsat eşitliğinin artık tamamen ortadan kalktığını iddia eden Yıldırım, “Resmî okullarda çocuklar okula gidemezken, özel okullarda tüm ara sınıflar yüz yüze eğitime devam etmiştir” dedi. Yıldırım, “Özel okulların öğrenci kaydını doldurması için bilerek müdahale etmediği algısı kamuoyunca kabul edilmiştir. Son aylara gelindiğinde Cumhurbaşkanı tarafından eksik 4 milyon tablet ihtiyacına rağmen 500 bin tablet dağıtılacağı ilan edilmiş olmasına rağmen halen dağıtım olmamıştır. Okulların dışarıdan daha güvenli olduğunu söyleyen Milli Eğitim Bakanına inat salgın artınca ilk önce okullar kapatılmıştır. MEB’in geç olsa dahi sürenin paydaşları ile geniş katılımlı bir süreç yönetimi birlikteliği içerisine girmesi en doğru yöntem olacaktır” diye konuştu.
Rana Beyza Öztürk / Özel Haber
