Türkiye’de korona virüs salgını ile mücadele tam gaz devam ediyor. Yaşanan salgından korunma ve tedbir yolları kapsamında Hükümet tarafından sosyal izolasyon vatandaşa önerilirken, ‘Evde kal’ çağrısında bulunuldu. Tedbirler kapsamında ise büyük ve küçük tüm işletmelerin tamamı kapatıldı. Kepenk indiren restoranlar ise zor durumda. Öteleme ve kısa çalışma ödeneğinin yeterli olmayacağını belirten Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu Başkanı Aykut Yenice, “Yaşanan süreçte önce 1 metre mesafe ile başlayan sonra kepenk indirmeye doğru giden bir yol haritası var. Desteğe değil, desteklere ihtiyacımız var” dedi.

‘ESNAF MUZDARİP’

150 bine yakın iş yerinin ve 1.5 milyonun üzerince işçi ve işverenin dükkanlarının kapalı olduğunun altını çizen Başkan Yenice, “Esnaf maalesef şaşkın ve gelişmeleri bekliyor. Hizmet sektörü diğer sektörlere nazaran en çok darbeyi alan sektörlerden biri. Yaşadığımız kente baktığımızda Kordon’da 110 dükkanın 100 tanesi bar, birahane, restoran veya kafeterya yüksek kira ödeyen, yüksek maliyetli dükkanlar işleten sektörlerin temsilcisiyiz. Yüksek kira ve işçi bedelleriyle en çok muzdarip olan kesimiz” ifadelerini kullandı.

‘ÇALIŞANLAR NE OLACAK?’

İstihdamın düşmemesi için ciddi bir gayrette bulunduklarını söyleyen Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyon Başkanı Aykut Yenice, kısa çalışma ödeneğinden faydalanabilmek için başvuruda bulunduklarını, buna rağmen henüz inceleme sürecinde olduklarını belirtti. Aynı zamanda diğer bir destek olan Halk Bank kredisine başvuran esnafın netice almadığını belirten Başkan Yenice, tüm sıkıntılar göz önüne alındığında işletmelerin büyük sorunlar çektiğini dile getirdi. Bu durumda on binlerce iş yeri olduğunu vurgulayan Yenice, “Kentin her bulvarında, her sokak arasında var olan esnafız bizler. Yaşayan ve dinamik bir sektörüz. Hizmet sektöründe günlük hizmet ile çarkını döndüren insanların olduğu küçük esnaflarız dolayısıyla bizim bankada kenarda birikmiş yatırıma dönüşmüş bir işletme sermayemiz yok. Bu sermaye kendi koşullarımız içinde oluşturduğumuz kazançlarımızdı. Berber, terzi, ayakkabıcı kapandı elbette üzücü fakat bu meslekler iki üç kişi ile yapılır. Oysa en ufak lokantada 5 veya 10 kişi var. Daha orta ölçekli işletmede 20 kişi çalışıyor. Usta, dönerci, komi, garson, pideci... Muhakkak kayıt dışı ekonominin de varlığı söz konusudur. SSK’lı olmayan onca çalışan ne olacak? Bu zor günleri umarım aşacağız ama aşmak için büyük destekler olmasını bekliyoruz” diye konuştu.

‘KALICI DESTEK ŞART’

Yaşanan süreçte dükkanlara ait ödemeleri ötelemenin bir çare olmadığını belirten Yenice, “Dolayısıyla ciddi anlamda desteğe değil, desteklere ihtiyacımız var. Evet, kısa çalışma ödeneği bir çare olabilir ancak elektrik, su, doğal gaz ve kiralar ile ilgili düzenlemelerin ivedi bir şekilde gerçekleşmesi gerekiyor. Öteleme hiç bir şekilde sıkıntılarımıza çözüm olmayacak gibi gözüküyor. 25 bin lira kirası olan dükkanın zaten kirasını ertelediğimizde 75 bin lira gibi bir rakam çıkıyor ortaya. Çalışamayacak ve hayat normale döndüğünde ne olacağı belli olmayan bir ekonomik çark içerisinde; işçi borcu, elektrik, su ve doğal gaz borcu birikmiş bir işletmenin üstüne üstlük kira bedellerinin altından nasıl kalkacağını hiç birimiz bilmiyoruz. Öteleme bir çare değil, bir günlük pansumandır. İzmir’de bütün büyük kira ödemesi olan restoran ve barlar... Bizim işletmelerimiz yani. AVM’de bulunan lokantalar ciddi kiralar ödüyorlar. Salgının bitme süreci belli değil. Elektrik ödemesi ötelendi. Kapalı dükkanlarda geçmişe dönük değerlendirme yapılacak. Eğer 5 bin elektrik faturası ödüyorsa, o fatura üzerinden ödeme yapılacak. Böyle bir şey mantıklı olacak mı? ” açıklamalarında bulundu.

DOMİNO ETKİSİ

Böylesine hacmi büyük bir sektör olarak daha fazla destek beklediklerini belirten Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyon Başkanı Aykut Yenice, “İsyan etmiyoruz ama çare öteleme değil. 81 ilde milyonlarca insandan bahsediyoruz. Turizm ve yiyecek- içecek sektörü en çok yara alan sektörler. Çeşme’de aktiviteler olmayacak, Kordon yazın bomboş olacak... Sektörün hacmi çok büyük. Yemek yedikten sonra elimize aldığımız kolonyalı mendil, kürdan, peçete, kağıt havlu derken bir sürü sektör daha iç içe. Milyarlarca lira değerinde iş aş yaratan sektörler. Tüm sektörün bir biri ile ilişkisinin ekonomik anlamda domino etkisi yapacağı göz önünde bulundurulmalı” diye konuştu. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber