Ekonomik krizin etkilerini iyice hissetmeye başlayan Türkiye, enflasyon oranının yıllık bazda yüzde 80,21’e yükselmesinin, dünyada enflasyonun en yüksek olduğu ilk 5 ülke arasına adını yazdırdı. Öyle ki, İran, Arjantin ve Etiyopya gibi ülkeleri de geride bıraktı. Peki, dünyada gıda enflasyonunun en yüksek olduğu ülke hangisi? Türkiye, gıda enflasyonunda kaçıncı sırada?RUANDA’YI DA GEÇTİK Dünya Bankası, dünyada gıda enflasyonunun en fazla olduğu ilk 10 ülkeyi açıkladı. Listede Türkiye de yer alıyor. Listenin ilk 10 sırasında Türkiye, birçok üçüncü dünya ülkesini geçti. Dünya Bankası’nın verilerine göre, dünyada gıda enflasyonunun en yüksek olduğu ülke Zimbabve oldu. Ağustos ayı verilerine göre, Lübnan’da gıda enflasyonu yüzde 353 olarak gerçekleşti. Lübnan’da ağustos ayındaki gıda enflasyonu yüzde 240 olarak gerçekleşti. İlk 5’te yer alan bir diğer ülke ise yüzde 131’lik oranıyla Venezuela oldu. Gıda enflasyonunun dünyada en yüksek olduğu beşinci ülke ise Türkiye oldu. Türkiye’de ağustos ayındaki normal enflasyon yüzde 80,21 olarak kayıtlara geçerken gıda enflasyonu yüzde 90 seviyelerinde gerçekleşti. Türkiye, bu alanda İran, Arjantin, Moldova, Etiyopya ve Ruanda’yı geride bıraktı. Hatta, 10. sıradaki Ruanda’yı 3’e katladı. Ruanda’da gıda enflasyonu yüzde 34 olarak gerçekleşti. DAR GELİRLİ ZORDA Vatandaşın ciddi sorunlar yaşadığını ve bu nedenle döviz fiyatlarının büyük olumsuzluklara neden olduğunu ifade eden TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak, “Yükselen döviz fiyatları ve artan işsizlikle birlikte gıda enflasyonundaki artış vatandaşın alım gücünü büyük ölçüde azaltıyor. Bu durum vatandaşın gıda alışverişinde öncelikli olarak fiyat kriterini baz almasına ve hangi ürün, nerede ucuzsa oraya yönelmesine neden olmaktadır. Enflasyon dar gelirli aileler için önem arz ediyor. Sonuç olarak rahatlıkla diyebiliriz ki; enflasyon, sabit bir geliri olan ve emek gücüne dayanan kesimler için yıkıcı sonuçlara neden oluyor” dedi.KURU EKMEK YENİYOR’ Vatandaşın yoksulluk nedeniyle kuru ekmek ile yaşamını sürdürmeye çalıştığını ifade eden DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Bir önceki bakan her gün televizyonlara çıkıp enflasyonun ‘Ağustos, eylülden iyi olacak’ diyordu. Çalışanların, emekçilerin ve bu halkın derin yoksulluğa itilmesine sebep olan bu Hükümet’in bakanları ve yetkilileri bize bir atasözünü hatırlatmaya başladı. Eskiden ebeveynler çocuklarını bir iş yerine verirken, ‘Eti senin kemiği benim’ derdi. Artık sadece çocuklara değil, çalışan işçi ve emekçinin etini ve kemiğini sömüren bir yaşam ile mücadele etmek zorunda kalıyorlar. Çünkü ekonomik göstergelerin getirmiş olduğu yoksulluk derinleştikçe bu ülkedeki insanlar sadece yaşamak adına kuru ekmekle yaşamlarını sürdürmeye başladılar” dedi. MB KARARI VE DOLAR İthalat dengesinde döviz dalgalanmalarının Türkiye ekonomisine olan etkisi aşikar. Merkez Bankası (MB) politika faizini yüzde 12 seviyesine indirdi. Kararın ardından dolar/TL 18,40’ı aştı. Daha sonra MB, ağustos toplantısında yüzde 80’i aşan resmi enflasyona rağmen uzun bir aradan sonra politika faizini 100 baz puan indirerek yüzde 13’e çekmişti. Banka bu indirimi ekonomik aktivitede yavaşlamayı neden göstererek yapmıştı. Son açıklanan verilere göreyse sanayi üretimi, temmuzda bir önceki aya göre yüzde 6,2’yle beklentilerden hızlı daraldı. Ekonomistler bu verilere bakarak eylülde de faiz indirimi olabileceği ihtimalini tartışıyordu. Para Politikası Kurulu açıklamasında da faiz indirimine sebep olarak büyümedeki yavaşlamaya dikkat çekildi. Bu anlamda şu an enflasyon tahminlerinin yukarı doğru hareketine devam edeceğini ifade eden ekonomist Uğur Civelek, “Yıl sonu ve 2023 yıl sonu enflasyon tahminleri de yukarı doğru revize edilecek. Piyasalar son bir haftadır zaten sıkışık. Bankalarda sorunlu kredi hacmi anormal artacak. Yakında finans sektörü komaya girmek üzere. Piyasalar çalışmıyor. İtibarı her geçen gün düşüyor. Fiyatlara bakıp hayal kuran ise sadece ekonomi yönetimi... Gerçekler sokakta kendini gösteriyor” diye konuştu. RANA BEYZA ÖZTÜRK/ ÖZEL HABER