Trabzonlu bir baba ve Selanikli bir annenin çocuğu Atila Akın… Onun şiirleri “Bir şiir vardıBir ayrılık bir yoksulluk Bir ölüm’ diyordu. Türküsü de oldu. Bu üç şey çaresiz birer dertti. İnsanoğlu hep bunlardan çok çekti Ama bu üç şey hep gerçekti” dizeleriyle akla kazınmıştır belki. Kitaplarından bahseden Akın “Ben kendimi bildim bileli yazdım’ diyor. Uzun uzadıya sohbet ettiğimiz Akın, “Anıları yazmak istedim. Bence en güzeli anılar…” diyor.

  • Kitap yazma serüvenine nasıl başladınız?
Aslında ben kendimi bildim bileli kitap yazıyorum. Hep yazdım. Uzun dönem metin yazarlığı yaptım. TRT’nin gerçekten okul olduğu yılları anımsıyorum. Pek çok arkadaşımla güzel günleri anıyoruz. İzmir Havaları adında iki kitabım yayınlandı. Üçüncüsü ise bir şiir kitabı. Anılar ve portreler adı. Uzun yıllar TRT ‘de haber müdürlüğüyle başladım ve görev yaptım. Yüzlerce sözlü radyo programı yaptım. ‘Dostlar Beni Hatırlasın’, ‘Tatil Sabahı’ gibi… Emekli oldum. İzmir Alsancak doğumluyum. 1943 senesinde doğdum… Cebimde “İzmir Havaları - Muzip Anılar” ve “Bir zamanlar İzmir’de” kitapları bir birinden güzel öykülerle dolu iki kitabım. Geçmiş çok fazla bu öykülerde. Şiir kitabım ise ayrı bir mutluluk.
  • Yazılarınız nelerden beslenerek yazdığınız eserler?
Ben eskiden beri yazardım. İşim icabı yazmaktı. Metinler yazardım. Kitap yazmaya ise 3,4 sene önce karar verdim. Boş geçmemiş bir hayattı, etrafı izleyen gezen bir adamdım… Çok hatıram var dedim ve sergilemekte fayda var dedim. İlk kitabımı çıkardım ve tuttu… Daha sonra devamı niteliğinde kitaplar çıkardım. 1950’lerden günümüze kadar başıma gelen olayları anlattım. 50’lerde çocuktum İnciraltı, Karşıyaka her semte göre pek çok hikaye anlattım. Geçmişinizden pek çok şey bulabilirsiniz. Şimdi 2020’de yayınlandı bu kitaplar.
  • Kitaplardan sonra aldığınız tepkiler nasıl oldu?
Aldığım tepkiler çok güzeldi. Beğenildi… Anılardan herkes kendine ortak bir şeyler buldu… Benim için Muzaffer Beyler ile çalışırdık. Kokteyller, muhabbetler olurdu. Sanatçıları görürdük. Öylesine çok şey gördük ki şimdi arkamıza bakınca anılar kaldı bizler için. Hiçbir anı mübalağa değildir, katkılar vardır fakat olmuş şeyleri yazdım hep.
  • Peki, yazmaya devam edecek misiniz?
Artık yazacak mıyım bilmiyorum. Anılar ve şiirler son kitabım olabilir. İlerleyen süreçte ilginç veya beni çeken bir konu bulursam yazmayı düşünüyorum malumunuz yaşımız bir hayli var. Anılar ve gençliğin güzel hikayeleri yazmaya itti. Rana Beyza Öztürk / Özel Haber