Türkiye ile her alanda uğraşan, Türkiye en güçlü müttefikimiz diyen, ABD ve AB Türkiye ye diz çöktürmeye çalışıyor ama Türkiye eski Türkiye değil. 20 yılda nerden nereye geldi. O eski derelerden çok d...

Türkiye ile her alanda uğraşan, Türkiye en güçlü müttefikimiz diyen, ABD ve AB Türkiye ye diz çöktürmeye çalışıyor ama Türkiye eski Türkiye değil. 20 yılda nerden nereye geldi. O eski derelerden çok daha gür sular akmaya başladı. Sesiz Türkiye’den sesini çıkartan, savunma gücünü kendisi imal edip dış ülkelere silah satan Türkiye var şimdilerde. Bu da ABD ve AB ülkelerinin işine gelmiyor… Özellikle kısa vadede döviz kurlarını tahmin etmek mümkün değildir. Çünkü döviz kurları enflasyon ve faiz oranları başta olmak üzere birçok ekonomik ve siyasi iç ve kontrol edilemeyen dış faktörden aynı anda etkilenmektedir… TL’deki dalgalanma ise Türkiye ekonomisinin dış dünyayla arasında gerçekleşen ihracat-ithalat, fiziki yatırım ve spekülatif yatırımlara bağlıdır. Türkiye ihracatını ve turizm gelirlerini artırdığı ve yapancı yatırımcıyı ülkeye çekebildiği oranda TL’nin değeri olumlu etkilenebilecektir. Bu çerçevede, aşağıda açıklandığı gibi özellikle enflasyon, reel faiz oranları ve ülke riskine bağlı olarak TL değer kaybına uğramaktadır… FED’in faiz artırımı ABD Dolarına olan talebi artıracağından TL üzerinde olumsuz baskı yaratacaktır. (Fed) yükselen enflasyona karşı geçtiğimiz haftalarda 21 yılın en yüksek faizi 50 baz puan yükseltti. Yüksek bir faiz artışı gerçekleştiren Fed, yükselen enflasyon ile mücadele için para politikasında sıkılaşmaya gideceğini duyurmuştu… Politika faiz oranı yüzde 0,25 - 0,50 aralığından yüzde 0,75-1,00 seviyesine yükseltildi. Türkiye'de ise yüksek enflasyona rağmen Merkez Bankası'nın düşük faiz politikası izlemesi, Türk Lirası üzerindeki baskının artmasına yol açmaktadır. Bunun sonucunda ise Dolar/TL kurundaki yükseliş sürmektedir. ABD doları 26 Mayıs'ta, kur korumalı mevduatın açıklandığı 20 Aralık'tan bu yana ilk kez 16,30 TL'yi aştı. Eksi Reel faiz karşısında müdahale de işe yaramadı. Yatırımcılar doğal olarak yüksek reel faiz veren ülkeleri seçmektedir. Artan enflasyona rağmen Türkiye’de reel faiz giderek daha fazla negatif hale gelmektedir… Türkiye'de yüzde 70'e varan enflasyona rağmen Merkez Bankası'nın faizi yüzde 14'te tutması, TL'yi bu risklere karşı kırılgan kılmaktadır. 2022 Nisan itibariyle Türkiye yatırımcılara dünyanın en düşük reel faiz sunmaktadır. Şöyle ki, Türkiye - %40,4 reel faiz oranı verirken Türkiye’yi - %7,4 ile ABD ve -%6,4 ile Avro bölgesi takip etmiştir… Bu durumda piyasaya yapılan müdahaleler pek işe yaramamıştır. Şöyle ki, kamu bankalarının 6 günde 5 milyar dolar satmasına rağmen Dolar/TL kurunun arttığı görülmüştür. Ayrıca, ihracatçılara getirilen döviz gelirlerinin yüzde 40'ını TL'ye çevirme zorunluluğuna rağmen Merkez Bankası'nın piyasalara müdahale etmesinden dolayı Merkez Bankası rezervlerini artıramamıştır… 2022 Ocak verilerine göre Türkiye dünyada en yüksek enflasyona sahip 8. Ülke olarak kayda geçmiştir. Ülke riskinde Türkiye dünya ikincisi Türkiye maalesef 16 Mayıs 2022 Tarihi itibariyle Rusya’dan sonra dünyanın en yüksek ikinci CDS primine sahiptir. Şöyle ki, Rusya: 7417,8, Türkiye: 693,7, Brezilya ise 237,6 CDS ile dünyada ilk üçe girmektedir. Öte yanda Hollanda 10.70 ile dünyanın en düşük CDS’ine sahiptir. Sonuç olarak; TL’yi tehdit eden enflasyon, reel faiz, yatırım iklimi, siyasi risk ve ülke riski gibi yapısal sorunlar devam ettiği sürece TL’nin çilesi de bitmeyecek gibi gözüküyor. ABD – AB Siyasetle yapamadıklarını TL üzerinden mi yapmak istiyorlar…