Aile hekimliği uygulama yönetmeliği ile ilgili üç aydır eylemler yapılıyor. Kasım, Aralık ayında yapılan eylemler ve ocak ayında bu hafta yapılmakta olan eylemler bir yanlıştan dönülsün diye yapılıyor.

Peki yönetmeliğe neden karşı çıkılıyor?

Yönetmelikle hekimlerin yazdığı reçetelere müdahale edilerek farklı yaptırımlar uygulanarak, antibiyotik, ağrı kesici ve mide ilaçlarının yazılması kısıtlanmaktadır. Ortaya çıkan doktoruna güvenmeyen bir bakanlık. Doktor hastanın tıbbi durumu, ihtiyacı neyi gerektiriyorsa  o ilacı yazar. Hastasını tedavi etti diye hekimlerin, sağlık çalışanlarının parasını kesmek nedir?

Yönetmelikle, sorumlu olunan nüfus içinden 6 ay ASM’ye başvurmayan kişiler için ücret kesintisi yapılıyor. Örneğin 20 yaşında bir genç  sağlıklıysa niye hekime başvursun ki? Nüfusuna kayıtlı hasta sağlıklı diye hekimin ücreti mi kesilir?

Sağlık Bakanlığının, 2025 bütçesinde de kaynakların yüzde 50’den fazlasını hastanelere ayrılmıştır. Oysaki koruyucu sağlık hizmetleri, yani vatandaşın sağlığını korumak, vatandaşı hasta etmemek daha önemlidir. Bir bireyin yılda 12 defa doktora başvurmasıyla övünen bir bakanlık olamaz. Önemli olan tedavi edici hizmetlerden ziyade koruyucu sağlık hizmetleridir. Hastaların gerekmediği durumlarda bile 3. Basamak hastanelere, özel hastanelere gitmelerini teşvik ediyorsunuz. Herkesin her istediği zaman, istediği hastaneye başvurmasının önünde hiçbir engel yokken, yılda 7 defadan fazla hastaneye başvuran hastalarımız için aile hekimliği çalışanlarından para kesmek hangi mantığa sığar ki? Aile hekimliğini amacı dışındaki iş yükü ile işlemez hale getirilmiştir.

Öncelikle ASM’ler ticarethane mantığından çıkarmalıdır. ASM’lerin giderleri Aile Hekimleri tarafından devletin verdiği cari giderden karşılanmaktadır. Aile sağlığı merkezlerine verilen cari gider içindeki elektrik su tıbbi malzeme asgari ücret giderleri enflasyon oranının kat ve kat üzerinde artarken cari gideri verilen memur enflasyonu kadar artış cari gideri birçok aile sağlığı merkezinde yapılan giderleri karşılayamaz hale getirmiştir. Birçok aile sağlığı merkezinde aile hekimleri cebinden para harcar duruma gelmiştir.

Bu sistemle ASM’ler de çalışan ebe ve hemşirelerin tavan katsayısı artırılmadığı için ciddi maddi kayıplar yaşanmaktadır. Aile Sağlığı merkezinde çalışan ebe ve hemşirelerin maaşları, ilçe sağlık müdürlüğü ve idari bürolarda çalışanların çok altına inmiş, entegrelerde çalışan aile hekimi, hemşire ve ebelere düşüşün üstüne beşer nöbet eklenince toplu istifalar olmuştur. Bu sorun çözülemediği takdirde ASM’ler de ve entegre ilçe hastanelerinde çalışacak hekim, ebe ve hemşire kalmayacaktır. 

Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği geri çekilmelidir. Hekimlere, ebelere, hemşirelere ve sağlık emekçilerine yeterli puanı alamadı diye sözleşme feshi ile tehdit edilmesi doğru bir yol değildir.

Yapılması gerekenler; kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır.
Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmek için yeterli zaman ve olanak sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar Aile Sağlığı Merkezi sayısı hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır.

 Aile sağlığı merkezlerinde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Ebe ve hemşirelerin maaş ve teşvik ödeme kriterleri; Aile Hekiminin çalışma kriterleri ile değil kendi mesleki sorumluluklarına göre düzenlenmelidir. Aile Sağlığı Çalışanlarının Kanun değişikliği gerektiren teşvik ücreti katsayısı en az iki  katı ve tavan ücreti en az üç katı  oranında artırılmalıdır.
Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerine   emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir.

Sağlıkta şiddeti artıracak düzenlemeler değil şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkarılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır.